1,5 saat sonra yuvaya gelmiş, 2 saat etrafta dolanıp yeni yaratıklarlar tanıştıktan sonra yuvaya çıkmış ve ayaklarımı uzatıp gözlerimi kapatmış bir vaziyette 1 saattir dinleniyordum ama daha fazla dinlenmem tabii ki mümkün değil.
Yanıma Shinex gelmişti. Evet adı Shinexmiş. Kendisi buraya geldiğimde söyledi.
"Lord'um bölgenizde izinsiz dolanan biri nöbetçi yaratık tarafından yakalanmış ve buraya huzurunuza getiriyorlar."
"Tamam Shinex." Dediğimde kendi yerine uçup etrafı gözleme işine devam etti.
Ben de yattığım yerden kalktım. bu davetsiz misafir kim acaba? Yuva da beklemekten sıkalacağımdan aşağı inmek için Ay atına baktım ama yerinde yoktu onun yerine gece atlarının olduğu tarafa baktım ve bir tanesinden yanıma gelip beni aşağa indirmesini istedim. Bu atlarla da 2 saatlik gezintimde tanışmıştım. İlk geldiğimde onların bölgesini fark etmemiştim ama fark ettiğimde çok şaşırmıştım.
Böyle mükemmel atları nasıl daha önce fark edemedim diye kendime bile kızmıştım hatta.
Simsiyah renkleri ve upuzun kuyrukları ile asillik akan görünüşlerine bir de kanat eklenmiş ama en önemlisi ise yıldızlar ile süslenmiş vücutları. Kanatlarında, gövdelerinde, boyunlarında, kuyruklarında, yeleleri ile bacaklarında ufacıkta olsa varlığını koruyan ve alınlarının tam ortasında bulunan bu mavi ışıltılar aynı geceyi süsleyip güzelleştiren yıldızlar gibi ve bu da onların neden gece atları olduğunu o kadar güzel açıklıyor ki. Çıkıpta: 'hayır, bunlar gece atı olamaz' demeye kalkamazsınız bile.
Ben onların güzelliğini anlatırken çağırdığım gece atı yanıma çoktan varmış ve siyah irisleri ile benim üzerine binmem için bana bakmaya başlamıştı bile. Ben de onu biraz geç fark ettiğimden onu yormuş olduğumu düşünüp özür diledim ve hızla üzerine binip boynunu ve yelesini sevmeye başladım.
"Tekrar özür dilerim güzelim." Gerçekten de çok güzel bir attı ve ben güzelim demekten kendimi alıkoyamadım. Sonuçta gerçekler...
"Yorulmamıştım lord'um. Sorun değil." Dediğinde gülümseyip boynunu sevmeye devam ettim.
Yere indiğimizde üzerinden inip önüne geçmiş ve anlına elimi koyup kafamı da elime yaslamıştım. Bu haraketimle o da gözlerini kapatıp memnun olduğunu belli etmişti. Bir kaç saniye daha o şekilde durduktan sonra geri çekilmiş ve burnundan anlına doğru kafasını okşayıp, "Teşekkürler." Dedikten sonra geri çekilmiştim.
Benim geri çekilmem ile havalanıp bölgesine gitti ve ben de nerede bekleyeceğimi düşünmeye başladım.
Yanında olmama sinirlenmeyecek uysal bir yaratık bulup yanında bekleyebilirim aslında.
Kendi fikrimi sevdiğim için hemen etrafıma bakıp hangi yaratığın yanında bekleyebilirim diye düşünmeye başladım ve yaratıkları eleye eleye en sonunda 2 saat önce tanıştığım Xyuan _ama benim ona taktığım isimle giamor_ da karar kılıp gülümseyerek yanına gittim.
Uzaktan bile göz alıcı bir mavi ışık saçtığı için ona Giamor demiştim. İngilizce de giamour olarak geçen bu kelime: göz kamaştırıcılık, sathi cazibe gibi anlamı olduğu için ve ben de ona tam uyduğu için bu ismi koymuştum ona.
Bu yaratığı nasıl tarif edebilirim bilmiyorum. O kadar karmaşık ve o kadar güzel ki ona anlatmaya dilim varmaz ama biraz deneyebilirim.
Kafası az da olsa atı andırıyor ve tam anlından 1 metre gibi bir boyu olan beyaz, parlak bir boynuz uzanıyor. Boynuzun çıktığı yerden ise mavi bir duman çıkıyor. Ensesinin iki yanından çıkan tüyler ise garip bir şekilde onu mükemmel gösteriyor. Bu tüylerin 40 cm civarlarında uzunluğu var gibi ve tavus kuşu tüylerini andıran şekli var. En önde iki tane ayrı tüy var ve bu tüyler 40 cm den büyük yani 50-55 cm civarı. Aynı mavi tüyler kanat uçlarında da bulunuyor ve ayrıca sırtından uzanıp neredeyse kuyruğu ile aynı mesafeye gelecek şekilde de bulunuyor. 4 patisi var ama arka iki patisi normal patilerden biraz farklı: Pati yerine yüzgeç gibi tüyleri var. Kuyruğu ise normal aslında sadece ucu balık kuyruğunu andırıyor ve ordanda parlak mavi dumanlar çıkıyor. (Anlamayanlar için sonda resmi var ilk önce bakıp öyle devam edebilirler :)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dark Lord Cyrus || TaeKook
Fantasygörülmesi imkansız iki olay gerçekleşmişti; delta ve alfa bir beden de birleşmişti, omega ve karanlık lordu cyrus bir beden de birleşmişti. *Tüm hakları Anka'nın Ateşinde saklıdır.