1.4

2.7K 319 199
                                    

"Bir bakalım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Bir bakalım." Keisuke oğlanın ağzından çektiği dereceyi eline aldı. "Otuz sekiz derece. Hiç düşmemiş."

Chifuyu birkaç kez öksürdü. Yatağının örtüsüne sıkıca sarılırken gözlerini kapayıp garip sesler mırıldandı. "Bu kadar hasta olmak için ne yaptın söylesene?" Keisuke onun alnına ıslak bir havluyu katlayıp koyarken oğlan cılız bir sesle inledi.

"Bilmiyorum. Genelde her sene bu zamanlar hastalanırım." öyle zor çıkıyordu ki sesi, söylemek istediği şeyler için üstün bir çaba göstermesi gerekiyordu. Her bir kelimesinde oldukça acıyordu boğazı. Canı her yandığında gözlerini kısıyordu sıkı sıkı.

Keisuke derin bir iç çekti. Şimdi annesi ve babası evde olmadığı için hasta olmuş Chifuyu ile güzelce ilgilenmesi ve iyileşmesine yardımcı olması gerekiyordu. Annesine söz vermişti ona iyi bakacağına dair. Gözü arkada kalmasın diye oldukça güven vermeyi de başarmıştı kadına.

Gerçi Chifuyu bu durumdan fazla hoşnut değildi. Keisuke'nin ona bakmak zorunda kalması kendini rahat hissettirmiyordu.

"Acıktım ben." dedi yorganını kafasına kadar çekerken. Keisuke saçlarını topladı ve ayağına bir çift terlik geçirdikten sonra geri döndü yanına. "Annen yemek yapıp bırakmıştı. Isıtayım onu." dedi odadan çıkarken. Chifuyu kafasını sallayarak onayladı onu ve yorganın altında ısınmaya devam etti.

"Ayrıca eğer o kadar çok örtünürsen ateşin asla düşmez." diye tembihledi oğlanı kapının önünden geçerken. Chifuyu ise onu asla duymamış gibi yaparak örtünmeye devam etti.

Hanma'nın, parasına kavuşmasının üzerinden yaklaşık iki gün geçmiş ve bu süreçte asla rahatsız etmemişti kimseyi. Yine de oğlanlar önlemi elden bırakmıyordular, her şeye karşı hazırlıklı olmak en iyisiydi.

Mitsuya bir gece onları bu konu hakkında konuşurken yakaladığında kimseye söylemeyeceğine söz vererek teselli etmişti Kazutora'yı. Yani, o da biliyordu şimdi. Bu da Kazutora'nın kendini daha az yalnız hissetmesine neden oluyordu. Son günlerde onu gerçekten gülerken görmek oldukça mümkündü.

Mutfakta mikrodalgayı çalıştırmış, başında Chifuyu'nun yemeklerinin ısınmasını beklerken telefonu ile oyalanıp duruyordu Keisuke. Ardından koridordan büyük bir tangırtı geldiğini duyunca koşarak çıktı mutfaktan. Chifuyu neredeyse düşmek üzereyken hızlıca gidip yakaladı onu ve koluna girdi.

"Ödümü patlattın civciv! Ne yapıyorsun manyak mısın sen? Yatsana oğlum."

"Tuvalete gidiyorum ya." gözlerini ovalarken mırıldandı Chifuyu. Ayakta bile duramıyordu, kendi kendine yürümeye çalışması saçma gelmişti. Keisuke koluna girip doğrulttu onu ve lavabonun önüne kadar gitmesine yardım etti. "Dikkat et orada düşersen yardım edemem."

[✓] ꜰᴇᴀʀʟᴇꜱꜱ » 𝘣𝘢𝘫𝘪𝘧𝘶𝘺𝘶Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin