A' B E L +18

B Ö L Ü M 8 : GÖNÜL DAVASI

Bölüm Şarkısı: Medya

YILDIZI PARLATMAYI VE MİNİK BİR YORUM YAPMAYI DA UNUTMAYINIZ LÜTFEN.

HER YORUM +50 KELİME UNUTMA:)

B Ö L Ü M 8 : GÖNÜL DAVASI

Son belgelerimi de imzaladıktan sonra derin bir nefes vererek rahatça arkaya doğru koltuğumda uzandım.  Dudaklarımda gelişigüzel bir tebessüm hakimdi. Gözlerim heyecanla duvarda ki saate kaydı.

"6:10!" dudaklarımda ki kısık mırıltıya engel olamamıştım. Kısık da olsa,sesimden heyecanım anlaşılıyordu.

Şimdi çıksam saat yediye doğru Gözde'nin attığı adresde olurdum. Dakikalarca dil döktükten sonra onu evinden almama ikna olmuştu.

Daha fazla yerimde bekleyemeyerek hızla koltuğumdan kalktım ve arkasına astığım ceketimi giydim. Gerekli eşyalarımı da ceketimin cebine koyduktan sonra,dudaklarımda neşeli ıslığım ile odamın kapısını kilitledim.

Asansör düğmesine basıp,asansör geldiğinde hızla bindim.  Serhat'ın da işleri bitmiş olmalıydı ki o da asansördeydi.

"Hayrola Akın,niye bu kadar mutlusun?"

Göz ucuyla, konuşan Serhat'a baktım ve dudaklarımdaki tebessüm, sırıtışa dönerken konuştum.

"Gönül davası kardeşim,sen anlamazsın." dedim ve göz kırpmayı da unutmadım.

"Hadi lan ordan! Sen ve gönül işleri? Hayatta inanmam. Sen demiyor muydun, rüyalarımdaki kızıl kadından başkasına kalbim kapalı diyen,ne oldu da unuttun?"

Serhat'a alaylı bir bakış atıp,gözlerimi devirdim.

"Rüyalarımda ki kadınımla görüşmeye gitmediğimi sana düşündüren ne kardeşim?" diyerek kalkan tek kaşımla ona bakmaya başladım.

Serhat'ın ise kaşları şaşkınlıkla havaya kalkmış gözleri iri iri açılmıştı. Cevap vermesine izin vermeyerek açılan asansör kapısından çıktım ve onu asansörde şaşkın bir şekilde bıraktım.

"Hadi lan oradan! Daha  üç gün önce bulamıyorum diye ağlıyordun başımda. Lan! Akın nereye gidiyon oğlum,cevap versene!"

Arkamdan bağırmasını umursamayarak şoförümün getirdiği arabama bindim.

^w^

"Ziya bekle sen,ayrılma bir yere." dedim ve kafasını onaylarcasına salladığında, omzuna elimle vurarak diğer elimle kapıyı açtım.

Arabadan hızla inerken yavaşça etrafı incelemeye başladım. Lüks bir siteye gelmiştim. Benim oturduğum gibi bir yerdi fakat benim oturduğum site biraz daha cansız ve ruhsuzdu. Burası ise garip bir şekilde huzur veriyordu insana.

Belki de o burada yaşadığı için bana öyle geliyordu,bilemiyordum.

Kol saatime baktığımda yediye beş dakika olduğunu gördüm. Heyecanla yerimde duramazken kuruyan dudaklarımı yalayarak ıslattım. Ellerim saçlarıma giderken,arabamın camına eğilerek parmaklarım ile dağılan kısımlarını düzelttim.

Arkamdan gelen topuklu ayakkabı sesi ile kalbim daha hızla atmaya başladı, yavaşça doğruldum ve dünyanın en özel kadınına doğru döndürdüm bedenimi.

Derin bir nefes alarak yüzümü ona doğru çevirdim ve gözlerim ilk gözlerine değdi. Daha sonra yavaşça aşşağı doğru indi. Onu inceliyordum,onun gözleri ise beni.

Açık mavi,saten bir elbise giymişti fakat elbise o kadar yok gibiydi ki,huzursuzlukla kaşlarım çatıldı. Daha sonra gözlerim üzerine aldığı kabanına kaydı. İçim rahatlarken,kabanın uzun olmasına şükür ettim.

Çok güzeldi, rüyalarımdaki gibi.

Çatılan kaşlarım normal halini alırken dudaklarımda ki minik tebessümümle yanına doğru adımladım. Ellerim ince belini buldu ve hızla  bedenini,bedenim ile buluşturdum. Kokusu her bir zerremi talan ediyordu,boynuna eğilerek derin bir nefes çektim ciğerlerime.

Bu ne güzel bir kokuydu böyle!

Boynundan çekildiğimde,gözlerim hayranlıkla yüzünü inceledi. Hafif bir makyaj vardı yüzünde. Fakat o kadar güzel görünüyordu ki, bu kadına her şey yakışırdı.

Ellerimi sıkıştırıp,kızıl kadınımı daha çok kendime çekerken hayranlıkla fısıldadım.

"Sevgili olmak gibi önemli bir durumumuz var güzelim."

O şaşkınlıkla suratıma bakarken,dudaklarımda ki çapkın gülümsemem ile konuşmama devam ettim.

"Ve inan bana kızıl meleğim,bu gece sevgilim olmadan seni bırakmayacağım!"

B Ö L Ü M S O N Ü

Bölüm nasıldı?

Size şu kadar söyleyeyim güzelliklerim,

" Gece daha yeni başladı,uykundan uyan günaydın!"

O kadar yani!

Hebelehübelehebeheneje