Hayranlıkla kucağında ki kızıl kadını süzdü genç adam.
Zevkten koyulaşmış gözleri ve ısırılmaktan koyulaşmış dudaklarıyla kendisine kusursuz bir manzara sunuyordu.
Elini uzatarak parmakları arasına genç kadının kızıl saçlarını aldı.
Avuçları arasınd...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Arabada şöyle bir güzellik var arkadaşlar Akın hayran olmasın da ne yapsın:))
YILDIZI PARLATMAYI VE BOL BOL YORUM YAPMAYI UNUTMAYIN
B Ö L Ü M 12
"Gökhan bu dosyalara gözün gibi bakıyorsun. Söylediğim gibi bu özel bir dava. Eğer bu dosyaların başına bir iş gelirse yakarım stajını. Anladın mı beni?" dedim ve sertçe dosyaları uzattım.
Bu dosyalar çok önemliydi. Uzun zamandır üzerinde çalıştığım bu dava, başarılı olduğum anda tüm hayatımı etkileyecek ve emeklerimin karşılığını verecekti. Çok az kalmıştı sonuca ulaşmama ve davanın en kritik yerindeydim. Gökhan beni onaylayarak odamdan çıktığında derin bir nefes verdim. Ve gözlerim kol saatime kaydığında kocaman gülümsedim. Öğle saatine yarım saat kalmıştı. Sevgilimi öğle yemeğine çıkarmak için ofisten beş dakika içerisinde çıkmam gerekiyordu. Gamze'yi ilk günden bekletmek istemiyordum.
Sevgilim... Dile getirmesi bile o kadar güzeldi ki! Dün geceden bu yana aklıma geldikçe sevinçten kalp krizi geçirecek gibi oluyordum.
Hızla ceketimi giydim ve masamı düzenleyerek eşyalarımı ceketin cebine koydum. Ofisimin kapısını kilitleyerek park yerine vardım ve arabayı çalıştırdım.
Okula geldiğimde arabayı park ettim ve beklemeye başladım. Heyecanla derin bir nefes aldım. Onu görmeyeli saatler geçmişti. Daha bir gün dahi olmamıştı fakat özlem iliklerime kadar işlemişti. Güzelliği ,kızıl saçları, sol yanağında ki benleri, gülüşü...Her şeyi ile çok güzeldi, özeldi.
Ömrüm boyunca benim olsaydı, onun olsaydım. Onunla olsaydım. Göz kapağında ki o minicik bende yaşasaydım. O hayran olunası gözlerinde bir ömür kendimi kaybetseydim. Minik bir tebessüm ettim. Hayali dahi o kadar güzeldi ki! Bu kadın beni öldürecek, kalbimi sevgisiyle kurutacaktı.
Düşüncelerimden uzaklaşmam okulun çalan zili ile oldu. Ve gözlerimi heyecanla okulun çıkış kapısına çevirdim. Dakikalar ve belki de saniyeler kalmıştı kızılımı görmeme. Birazdan bu kapıdan o hayran olunası güzelliği ile çıkacak ve beni büyüleyecekti. Kalbim hızlı hızlı çarpmaya başladığında bu halime alayla tebessüm ettim. Gözlerim kapıdan bir saniye dahi ayrılmadı.
Ve işte çocukların arasında tüm güzelliği ile karşımdaydı. Dudaklarında ki kocaman gülümsemesini ve gül kurusu elbisesinin omuzlarına dökülen kızıl saçlarını görünce kalbim tekledi.
Nefesim kesildi, derin bir nefes çektim içime, sıkışan ciğerlerime inat. Gözlerim gözlerini aradı. Öğrencilerinde dolanan gözlerini kıskandım, bana değmeliydi o gözler. Gözlerime hapsolmalı ve bir ömür ayrılmamalıydı. Ve dakikalar sonra öğrencileri yavaş yavaş ayrıldılar yanından. Hepsini o sarhoş eden tebessümü ile uğurladı. Ben ise sadece onu seyrettim hayranlıkla.
