46- Engel Olabilseydim, Olmazdım

44.8K 3.4K 1.4K
                                    

Pera - Sevemezsin

İyi okumalar...

Savaş

"Nasıl yaparsın bunu, Savaş?" Yiğit'in kızgın yüzüne bakarken başımı utançla eğdim ve ağzımın içinde "Özür dilerim," diye mırıldandım.

"Özür mü dilersin?" diye sordu sertçe. Beni ittirdiğinde bir adım gerilemiştim. "Ulan ben sana güvendim be, güvendim! Evime çağırdım, en yakın dostum dedim. Ya sen? Sen ne yaptın?" Yüzüme sinirle baktı, yumruklarımı sıkıp bu andan kurtulmayı, buradan yok olmayı diledim.

"Girip çıktığın evin kızına göz diktin!"

"Engel olmak istedim, Yiğit. Nasıl olduğunu ben de anlamadım. Güvenini zedelediğimin farkındayım."

"Zedelemek mi? Sen ortada hâlâ bir güven kaldığını mı düşünüyorsun?" Bu sefer sesi sinirli veya sert değildi, aksine kısık bir tonda konuşmuştu. Sesindeki duygunun kırgınlık olduğunu anladığımda omuzlarım çöktü. Yiğit, konuşmaya devam ettiğinde en yakın arkadaşımı sonsuza dek kaybettiğimi anlamıştım.

"Defne konusunda güvendiğim tek insan sendin, Savaş. Bunu nasıl yaptın?"

Yerimde sıçrayarak uyandım ve etrafıma şaşkın şaşkın baktım. Evimdeydim, odamdaydım ve yerde, Şekerim'in yatağının ucunda uyuyakalmıştım. Elime telefonumu alıp saate bakarken 19'a geldiğini görmüştüm. Doğrulup elimi yüzüme kapattım ve parmaklarımla alnımı sıvazladım.

Son birkaç gündür aklım çok doluydu. Sürekli Defne'yi düşünüyordum. Gözyaşları içerisinde bana olan hislerini dile getirdiği anı... Ne yapacağımı bilememiştim, onu ağlarken görünce içim gitmişti. Kalbine habersiz girişime bile sevinememiştim bu yüzden.

Nefret ettiğim o adamı düşündüm. Defne'ye bunca acıyı çektiren kişiyi... O, bendim.

Gözyaşı tanesiyle bile içimi yakıp kavuran kızı hıçkıra hıçkıra ağlatmıştım.

O an onu kollarımın arasına alma isteğiyle yanıp tutuşmuştum ancak benim hislerimi öğrenmek için açılmamıştı, Aylin konusunda kendini suçlu hissediyordu ve bunu anlatmak için açılmıştı. İrademe yenilip onu kollarımın arasına alsaydım ve canına nasıl yandığımı anlatsaydım Aylin'in söylediklerini doğrulayacak, Defne'nin suçluluğunu artıracaktım.

Bu yüzden önce ona anlatmam gerekiyordu. Onu nasıl sevdiğimden önce ne zaman sevdiğimi öğrenmesi gerekiyordu. Dudaklarımı bunun için aralamıştım ancak telefonum aramıza girmişti ve annem, bana kötü bir haber vermişti. Ne yapacağımı bilemeyen halime geri dönmüştüm böylece. Defne'yi bırakıp gitmek istemiyordum ancak Şekerim de benim sorumluluğumdaydı ve veterinere benden başkasıyla gitmiyordu.

Yiğit'in doğum gününe döndüğümde uygun zaman olmasa dahi Defne'yi yalnız yakaladığım ilk an ona her şeyi anlatma isteğiyle yanıp tutuşmuştum. Ve o sırada Yiğit gelmişti. Arkasından iş çevirmeyeceğime dair bana güveniyordu. Kardeşi konusunda bana güveniyordu.

Arkadaşları ve kardeşi arasındaki köprüyü sağlam kurardı. Defne'yi arkadaş ortamına sokmazdı çünkü arkadaşlarından birinin Defne'den hoşlanması aralarındaki ilişkiyi tuhaflaştırırdı. Bu konuda bir tek bana güvenmişti. Benim Defne'ye o gözle bakmayacağıma güvenerek beni evlerine almıştı, defalarca onlarda kalmıştım ve Yiğit'in ihtimalini bile vermediği şey, en sonunda gerçekleşmişti.

RÜYALARIMDA | Yarı TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin