Defne: Savaş
Defne: Bir şey soracağım
Savaş: Tabii
Defne: Abim bana bir şey anlattı ama
Defne: Ben hatırlamıyorum
Defne: Sen abimin şarj aletini almak için odama mı gelmişsin?
Savaş: Evet
Defne: Allah Allah
Defne: Ben niye hatırlamıyorum bunu ya?
Savaş: Uyuyordun
Defne: Ben uyurken mi girdin odama?
Savaş: Hayır, saçmalama
Savaş: Kapında dikilip seslenerek seni uyandırdım
Savaş: Sen de 'gel' demedin ama
Savaş: 'Hıııııı' diye homurdandın sabırsız sabırsız
Savaş: Hem de iki kere
Savaş: Öyle olunca ben de girdim odana, şarj aletini sordum
Defne: Ay bir saniye
Defne: Biraz hatırladım
Defne: Ayağa kalkıp sana abimin şarj aletini verecektim
Defne: Ama gerisi yok
Defne: Kafayı yiyeceğim ya ne kadar unutkan oldum
Savaş: Gerisinin olmaması çok doğal
Defne: Nasıl?
Savaş: Uyudun kaldın da o yüzden
Defne: Nasıl?
Savaş: Bildiğin, uyudun kaldın
Defne: Uyumamışımdır ya
Defne: Uyumam yani
Defne: O kadar uyandırdım diyorsun, beni uyandırmak zor iştir
Savaş: Evet, biliyorum
Defne: Biliyor musun?
Defne: Nasıl biliyorsun?
Defne: Nereden biliyorsun?
Savaş: Sen uyurken odanda olduğum için kendimi kötü hissettim
Savaş: Öyle uyandırmaya çalıştım ama
Savaş: Bana susmamı söyledin
Savaş: Çok gürültülü bir duvarmışım
Defne: Duvar?
Defne: Hem de gürültülü?
Defne: Hiçbir şey hatırlamıyorum
Defne: Kafamı bir yere mi vurdum uyurken acaba?
Savaş: Yok, yok
Savaş: Ben tuttum seni
Defne: Ben seni tuttum derken?
Defne: Bir saniye, niye tuttun?
Defne: Ben bir de yataktan mı düştüm?
Savaş: Defne, yeniden uyuduğunda yatağında değildin
Savaş: Ayağa kalktın, şarj aletini almak için birkaç adım attın
Savaş: Sonra uyudun