ELA BAŞABELA (GÜÇLÜ KADINLAR-1)

14-BAKLAVA MI O ?

Sabah mutfaktaki gürültülerle uyanmıştım. Birkaç saniye düsündükten sonra Erdi'nin evde olduğu aklıma geldi. Uzun zamandır sessizliğe çok alışınca tuhaf gelmişti.
Uyanıp yüzümü yıkadım.saçımı toplayıp mutfağa gittim.
Erdi krep yapıyordu. Kahvaltı sofrasını donatmıştı.
" Günaydın " deyince bana döndü.

" Günaydın . Baktım senin uyanacağın yok ben bir şeyler hazırladım."

" Maşallahın var Erdi. Donatmişsın sofrayı"

" Tabi kızım ne sandın "

" Tam evlenilecek adamsın valla" dedim

" Öyleyim değil mi ? O zaman bul birini evleneyim. Annem yıllardır söylenip duruyor zaten "

" Kendin bul banane be . Ben senden bana koca bulmanı istiyor muyum?

Ters ters yüzüme bakıp önüne döndü. Az sonra kreplerde hazırdı.

Yemek yerken Erdi çayı elinde bana bakıyordu.

" Ne oldu yesene ?"

" Ela sen ne iş yapıyordun tam olarak ? Bu evi hangi parayla aldın ?"

" Ben yatırımcıyım. Beş yıl önce garsonluk yaparken elimde bir miktar para vardı. Yatırım yaptım katladım. Şimsi de hisse alıp satıyorum. Kirada olan bir kaç evim var . Yani merak etme param tamamen helal. "

" Bir anda bu eve taşınınca sen de mafyasındır diye şüphe ettim bir an "

" Ben vatanına milletine hayırlı bir vatandaşım. " dedim

Ev alıp kiraya vermek yapabileceğim en mantıklı şeydi. Arda'nın şirketindeki hisselerimi de satıp başka yatırımlar yapmıştım. Daha önce bir çok işte çalışmıştım ve pek çok eğitimle kendimi geliştirmiştim.

" İşin yok mu senin ?"

" Yok bugün izinliyim. "

" Peki o halde bana yardım edersin . Esyalari yerleştiririz. "

" Başka işlerim var. "

" Peki bugün kalan eşyalar bir de birkaç eksik için adamlar gelecekti. Ben hallederim madem"

" Adamlar mı? Öyle herkesi eve sokamazsın Ela. Hem ben bir iki saate gelirim"

Kahvaltıdan sonra Erdi çıkarken ben evi toplamaya devam ettim. Bir saat sonra siparişler gelmişti. Adamlar eşyaları içeri taşırken ben özel sparişlerimi bekliyordum. Sonunda onlar da geldiğinde iceri taşıdım.
Bodrumda işlerim yeni bitmişken Erdi ve Ebru geldi.
Gün boyunca beraber evi yerleştirdikten sonra Erdi icın özel karnıyarık yapmiştım. Normalde mutfakla uğraşmayı pek sevmezdim ama onun için yapmıştım.
Aksam hem Erdi hem Ebru benimle kalmiştı. Gülsüm hanımın kardeşi gelince Ebru teyzesiyle annesini yalniz bırakmak istemişti.
Gece uyumadan önce aşağı indiğimde Erdi mutfaktaydı. Belli ki onu da uyku tutmamiştı. Bitki cayı içerken sütümü alıp karşısına oturmuştum.
" Yarın göreve gidiyorum" dedi Erdi

Tanıştığımızdan beri ilk kez göreve gideceğini duymuştum. Asker olduğu gerçeğini ilk kez bu kadar derinden hissediyordum.
" Zor mu ? Ne kadar sürecek ? "

" Belli değil belki bir hafta belki bir ay annemleri yalnız bırakmak istemiyorum. Tabi seni de . Gel inad etme annemlerde kal . Aklım sende kalmasın"

" Erdi benim evim zaten yeterince güvenli beni merak etme "

" Ne inatsın sen böyle "dedi

" Ne olmuş yani , ayrıca.."

Elim aniden Erdinin caýina çarpınca çay tişötüne dökülmüstü. Ani bir hareketle tişötü çıkardı. Karnı hafiften kızarmiştı ve karın kasları fazlasıyla belirgindi.

" Oha baklava mı o "

Ben ona bakarken tişörtü ile üstünü kapatmaya çalışıyordu. Utanmıştı ve kızarmıştı. Oysa utanması gereken bendim. Ne var yani bende karın kaslarına sahiptim. Bardak yere düşünce Ebru da merak edip gelmişti . Abisini o halde görünce

" pardon" deyip gitti. Erdi arkasından bağırıp açıklama yapmaya çalışıyordu.

" Kesin yanlış anladı " dedi erdi
Ben bu haline gülerken hızla odasına gitti.
Birkaç dakika sonra geldiğinde ben mutfağı temizleyip toplamıştım.
" Iyi misin ? Yandın mı ?"

" Yok yanmadım. Yani kusura bakma aniden yanınca tişörtü çıkardım. Farkında bile değildim" dedi ve ben daha konuşamadan odasına gitti.

Sabah Erdi'den önce uyanıp kahvaltı hazırladım. Gitmeden önce güzel bir kahvaltı yapmasını istiyordum.
Ebru da uyandığında hep beraber sofradaydık. Kahvaltıda Ebru imalı imalı bakıyordu.
Kahvaltıdan sonra Erdi kıslaya gitmek için araç çağırırken Ebru abisine sarılıyordu.
Sevdiğin birini kaybetmenin ne demek olduğunu iyi bilirdim ve Ebru sürekli bu korku ile yaşıyordu.
Araç geldiğinde Erdi son kez bana baktı

" Başını belaya sokma tamam mı ?"

" söz veremem " dedim ve gülümsedim
Araca bindiğinde gözden kaybolana kadar arkasından baktım.