6

1.1K 65 13
                                    

Bu bölüm Özgür-Bar bölümünde Karan ve Özgür'ün mekandan ayrıldığı kısımdan başlamaktadır

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Bu bölüm Özgür-Bar bölümünde Karan ve Özgür'ün mekandan ayrıldığı kısımdan başlamaktadır.

Yorum yapmayı ve vote vermeyi unutmayın iyi okumalar 🐢💘

2021(kitabın orjinal zaman dilimi) -Deniz

Karanlar gittikten sonra diğer herkes sessizleşmiş bir şekilde oturuyordu. Ta ki Kerem konuşana kadar.

"Abimle Özgür'ün arasında ne var?"

"Sence ne olabilir? Abin çocuğu koruması altına aldı."

"Savaş oradan bakılınca ben salak gibi mi duruyorum?"

"Abin , Özgür 'e aşık."

Dediğimle beraber Kerem kahkaha atmaya başladı. Sadece kendisinin güldüğünü ve bizim ciddi bir şekilde ona baktığımızı fark edince gülüşü yavaşça söndü.

"Şaka, yapmıyor musun?"

"Yapıyor gibi bir hali mi var Deniz'in?"

"Ben sadece sevişiyorlar sanıyordum. Abim aşık olmaz ki."

Oturduğum yerde biraz öne doğru gelip tam gözlerinin içine bakarak "Herkes bir gün aşık olur, Kerem. Ne zaman kime olacağını bilemezsin ama olursun." dedim.

"Ben hariç herkes. Aşk saçmalıktan başka bir şey değil. İki kişinin aynı anda birbirini sevmesi özellikle. Ona inanan salaktır. Biri seviyordur öbürü de onun sevgisini seviyordur. Bu kadar."

Onun düşüncelerini biliyordum. Ama ondan duyduğum her seferinde kalbim daha fazla acıyordu. Biz olmayız, bunu da biliyorum. Yine de umut eden bir tarafım vardı ve o tarafım bu sözleri kaldıramıyordu.

Kerem içkisini kafasına dikip yerinden kalktı.

"Sizinle bu kadar eğlenmek yeter. Bana ayrılan sürenin sonuna geldik."

"Çok bile kaldın."

Kerem, Arda'ya öpücük atıp yanımızdan ayrıldı. Gözlerimle kısa süre onu takip ettim. Dışarı çıkmadığını görünce yerime iyice yayıldım.

"Biz de kalkıyoruz Deniz."

"Tamam. Ben biraz daha kalacağım burada."

İkisi de kafa sallayarak beni onayladılar ve uzaklaştılar. Şimdi rahatça Kerem'i izleyerek onu güvende tutabilirdim.

Evet biliyorum. Çok acınası duruyorum. Ama elimden başka bir şey gelmiyordu. Onu unutmaya çalışmıştım. Cidden bunu denedim. Ama döndüğüm yer yine onun yanı oldu.

Unuttuğumu düşündüğüm bir anda telefonum çalıyor ve ben Kerem'in yanına gidiyordum. Her seferinde aynısı oluyordu.

Unutmaya çalışmayı da bıraktım. Onsuz olmuyor. Sorun şu ki onunla da olmuyordu.

Kerem, bir süre sonra gözden kaybolunca yerimden kalktım. Nereye gitmişti bu şimdi?

Mekanın oturduğum yerden görünmeyen kısmına doğru yürümeye başladım. Kalabalıktan uzak bir köşede tahminimce otuzlarının sonlarına yaklaşmış bir adamla onu görünce beynimden vurulmuşa dönmüş bir şekilde olduğum yerde durdum.

Şu zamana kadar onu birçok kişiyle görmüştüm. Ama bu sefer yanındaki tip pek tekin birine benzemiyordu. Birkaç yıl önce kalkıştığı şey aklıma gelince hızla yanlarına yürüdüm.

Yanlarına gittiğimde Kerem'in kolundan tuttum ve kendime çektim.

"Ne yapıyorsun?!"

"Benimle geliyorsun."

Kerem kolunu benden kurtarmaya çalışırken adamda diğer kolumdan tuttu.

"Gördüğün üzere seninle gelmek istemiyor."

Adama biraz yaklaşıp "Şiddetten hiç hoşlanmam ama o elini çekmezsen şiddetin en alasını göstereceğim sana." dedim.

Adam gülerek kolumu daha sert tuttu. Kerem'in kolunu bırakırken sadece onun duyacağı şekilde "Bir yere ayrılma." dedim.

Adama geri dönüp burnuna kafamı geçirdim. Kolumu bırakıp geriye doğru sendelerken tekrar Kerem'in kolunu tutarak oradan Kerem'le beraber oradan uzaklaştım.

Mekandan çıktığımızda Kerem kolunu hızla çekerek benden kurtardı ve durdu.

Bağırarak "Ne yaptığını sanıyorsun lan sen?!" dedi. Onun bağırmasına karşılık ben de ses tonumu yükseltmiştim.

"Seni korumaya çalışıyorum."

"Senden böyle bir şey isteyen mi oldu?"

"Sen adamı görmedin herhalde Kerem. Yaşını geçtim. Adam resmen ben belayım diye bağırıyor."

"Ben ne diye bağırıyorum Deniz? O adam belaysa ben neyim? "

Daha deminki bağırarak konuşmamıza karşılık bu sefer daha sakin bir şekilde "Vurdum duymaz olman seni kötü biri yapmaz." dedim.

"Ben kötü biriyim Deniz. İnsanları üzerim ve bu umrumda bile olmaz. Kendim dışında kimseyi düşünmem ben. Seni bile."

Ellerimi havaya kaldırdım, teslim olma şeklinde.

"Benden bu kadar Kerem. Artık başını ne kadar belaya sokarsan sok gelmeyeceğim. Kendin girdiğin çukurdan kendin çıkacaksın. Çıkamazsan da orada yalnız kalmaya alışmalısın. Çünkü artık ben yokum."

Ellerimi hızla indirip ona arkamı döndüm ve yürümeye başladım.

Sanırım dayanma sürem dolmuştu. Her zaman onu düşünmeme rağmen onun gözünde diğer insanlardan bir farkım yoktu, hiçbir zaman da olmayacaktı.

Eğer o günden sonra olacakları bilseydim bunların hiçbirini söylemez ve onu orada yalnız bırakmazdım. Nereden bile bilirdim ki hayatını asıl o andan sonra karartacağını?

Aşk konusunda ben de Kerem gibi düşünüyorum ve aşk kurguları yazıyorum!?

Sonunda can alıcı kısımlara geliyoruz.

Birkaç bölüm Özgür kitabına bağlı gideceğiz. Ben yine bölümleri başta söylerim.

Bir dahaki bölümde görüşmek üzere minik kaplumbağlarım 🤍🐢

Deniz&Kerem//bxb Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin