"anlaşma şeklimiz bu."
" hadi git artık. İyi geceler. Teşekkür ederim Buğra. Burada olmana çok sevindim."
" Bi cim cım yok. Buğracım de bari. İnsafsız."
" çıkarken şu tepemde yanan lambayı kapatabilir misin? Şu kenardakiler kalsın sadece lütfen. Yarın görüşürüz. "
" tamam tabi , iyi geceler canım "
Yüzü Özge'ye dönük olarak çıktı. Ayakları geri geri gidiyordu. Kapıdan çıktığında, Eray kaş göz yapmaya başladı. Ailesi kahve faslını bitirmiş geliyordu. Hemen rahat bir tavır aldılar. Annesi ve Buğra göz göze geldiklerinde, Buğra minnet ifadesi ile gülümsedi.
" Gülten teyze, Metin amca! İsterseniz arabayı açayım size, koltukları da yatıralım biraz dinlenin. Klimayı da açarım, üşümezsiniz."
" Metin ?"
" kahve içtim, uyuyamam. Sen git uyu hanımım."
"tamam, ben gelince de sen gidersin"
"bakarız gülüm."
Buğra
"ben sizi arabaya götüreyim öyleyse Gülten teyzecim."
Oradan uzaklaşınca
" Çok teşekkür ederim Gülten teyzecim. Özge çok değer verdiğim bir arkadaşım da."
"rica ederim oğlum. Özgem de sevinmiştir seni gördüğüne. Görüntüleme odasına gittin mi sen?
" şey..
"senin sesini duyduğunu söyledi de."
"evet efendim, bendim. Duymuş demek."
"bende burada olduğunu söyledim. Görmeme izin verir misin? Dedi. Nasıl vermem oğlum. Az daha elimden kayıp gidiyordu güzel yavrum. Mutlu olsun istedim bende tabi."
"üzülmeyin artık. Çok iyi gördüm ben Özge'yi. Daha da iyi olacak inşallah."
"İnşallah oğlum. "
" biraz bekleyin ben koltuğu yatırayım. Klimayı da açıyorum. Sıcak ya da soğuk gelirse burdan yükseltip alçaltabilirsiniz. Geleceğiniz zaman, kontağı kapatıp anahtarı alırsınız, şu düğmeye basınca kapılar kilitlenir."
" tamam çocuğum. Gir içeri sen. Hava buz buz. "
" evet, gerçekten öyle teyzecim. Öyleyse ben gidiyorum. "
" bir şey olursa..
"olmayacak inşallah"
Buğra , Eray'a Özge ile olan görüşmesini anlatmak istiyordu.
"Metin amca, biz içecek bir şeyler alalım. Size ne içmek istersiniz?"
"siz durun, ben ne istiyorsanız alayım."
"öyle şey olur mu hiç? Salep alalım size içiniz ısınsın. Sever misiniz?"
" zahmet olmazsa."
" on dakikaya geliriz biz"
"bakın rahatınıza oğlum."
Çay ocağı kapalıydı. Kantine gittiler. İki salep alıp oturdular.
" ay Eray sana bir şey söyleyeceğim ama dalga geçmeyeceksin tamam mı?
" ne söyleyeceğine bağlı. Şaka şaka, söyle"
" ya kendimi damat gibi hissettim. Özge, ailesi ve ben dip dibe. Rüyamda görsem inanmazdım."
" seni baya sevdiler, olur mu olur."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜSTÜM ÇİÇEĞİ (tamamlandı)
Lãng mạnDaha ne yaşamışlardı ki? Kışı burada geçirip, okullar kapanınca çocukları alıp yazlığa gideceklerdi. İlk elmaları birlikte toplayacaklardı. Mutfaktan yayılan limonlu kurabiye kokusuna koşacaktı hepsi. Her sabah erkenden uyanıp balıkçı teknelerine...