"Sevmek yerinden yurdundan etmek midir muallim?"dedi ihtiyar azarlar tonda. "De bana parmağına halkalı bir altın geçirmekle sevda mıdır?"
"Yok bey amca."dedi Yaşar utançla. "O ne demek ben asla..Asla İbrahim'e zorla..Zorla demedim ki."
"Saadetiniz bozulmasın muallim."diye gülümsedi ihtiyar.
"Bozulmasın bey amca."diye yutkundu Yaşar acıyla. "Kimim kaldı onun kara kaşı kara gözü haricinde derin sevdası olmadan.."
"Buradaki herkes sen gibi toydur. Körpedir."dedi masalara bakınan ihtiyar. "Bir ihtiyar demir baş benimdir ; istersen ceza istersen lütuf gibi sunayım sana hayatımdan tecrübeyi. Dinler misin beni Muallim Yaşar. Ben de sana öğreteyim mi mektepte öğretilmeyen sevdanın derin sızısını ? Benden dinler misin sevdanın altın kuralları olan kitabını?"
"Sevmenin kuralı olur mu bey amca?"diye yutkundu muallim telaşla.
"Olmaz mı...Kuralsız sevilir mi be Yaşar'ım."diye gülümsedi ihtiyar. "Aç körpe kulaklarını iyi dinle beni."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kadehlerce Aşk
Acak"Kadehimdeki alkol gibisin sevgilim baktıkça beni sarhoş ediyorsun.."
