(kül şarkısını buraya başlarken dinlerseniz çok güzel bir duygu hissettirir)
Vücudumu saran elektrik dalgası her yerimi uyuştururken, omuzuma dokunan el ile kendime geldim. Kim olduğunu bilsem de yönetmene karşı kısık bir sesle müsaade istedim ve lavaboya doğru kaçar adımlarla ilerledim.
Lavaboya girdiğimde kendimi zar zor lavabo taşına dayanarak durdurdum. Aynadan kendime baktığımda renginin kül gibi olduğunu gördüm. Ardımdan Hande girdiğinde yanıma geldi hemen. Bir hışımla ona döndüm.
"yemin ederim bilmiyordum. Bana casti açıkladılar. Sadece 2.erkek belli değil dediler. Şarkılar falan yemin ederim haberim yoktu Burcu. Olsa kabul eder miyim. Sana söylemem bile"
Hande'nin açıklamasına yorum yapmamıştım sadece dinliyordum onu.
"bana inanmıyor musun. Yemin ederim haberim yoktu güzelim."
"ben onunla karşılaşırım korkusuyla ülkeme gelmedim. Şimdi bu olanlar ne böyle. Değil karşılaşmak bana diyor ki onunla aynı dizide oynayacaksınız. Olacak iş mi bu Hande."
Gözyaşlarım pıtı pıtı akarken ben sağ sola yürüyerek kendi kendime söyleniyordum.
"yok yok hayır olacak iş değil. Gideceğim ve anlaşmadan vazgeçtiğimi söyleceğim ve geldiğim gibi döneceğim. Bir daha gelmemek üzere hatta"
Kendi kendime konuşup kararımı vermiştim. Tam gitmeyi planlıyordum ki arkamdan Hande'nin söyledikleri ile olduğum yerde kaldım.
"o senden kariyeri için vazgeçmişti ama. Sen neden onun için kariyerinden vazgeçiyorsun"
Geçmişi, en büyük hayal kırıklığımı tekrar yüzüme vurması kalbimi sıkıştırmıştı. Resmen boğazıma bir düğüm oturmuştu. Gözlerim tekrar sızlamaya başladı. Hande önüme gelip omuzlarımdan tutmuştu.
"o kariyerini seçti. Sende şimdi öyle yapacaksın. Buradan beraber çıkacağız hiç bir şey olmamış gibi. Onu tanımıyormuş gibi. Unutma sen değil, o böyle olmasını istedi."
Kafamı olumsuz anlamda sallıyordum ama Hande bana öyle bir güç veriyordu ki. Yapabileceğime inandırmak istiyordu.
"şimdi buradan çıkıyoruz. Anlımız ak omuzlarımız dik bir şekilde. Ve sen partnerin ile muhattap olacaksın. Onun bir rolü olduğunu düşünmüyorum. Muhtemelen şarkılarının reklamını yapacak. Ki ne olursa olsun umrunda olmayack. Duydun mu."
Hande bir eliyle gözyaşlarımı siliyordu. Yüzüne güzel bir gülümseme kondurdu.
"yeterince üzüldün be kızım. Şimdi biraz da gülmek seninde hakkın."
Gözlerimi kapatıp kendime gelmeye çalıştım. Yanan gözlerime rağmen titreyen çenemi dururdup derin bir nefes aldım. Aynaya döndüm ve kızaran gözlerimi gördüm. Haklıydı. Ben çok acı çekmiştim. Ve artık güçlü olmam gerekliydi. O yoluna bakmış hayatına devam etmişken benim etmemem olmazdı.
Lavaboya yaklaşıp elimi yüzümü yıkadım ve kendime gelip Handeye bakarak yüzüme gülümsememi kondurarak lavabodan çıktım.Botumun topuklarının çıkardığı ses ile daha emin adımlarla ilerledim.
🥀🥀
Oturduğum sandalyede o kadar gergindim ki. Geldiğim ilk andan, hasretinden geberdiğim o gözlerle karşılaştığım ilk saniyeden beridir neden burada olduğumu, nasıl sakin kaldığımı bilmiyordum. Sol tarafımda oturan Kerem arada anlamayan bakışlarla beni sorgulasa da zeki adamdı bir şeyler anlamıştır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ki Sen
ChickLitOnlar Seyit ve Burcu, onlar aşık ama bir o kadar da kırık kalplerin sahipleri.