"Burcu çeneni biraz daha dik tutar mısın tatlım"
Bugün ayarlanan dergi çekimimiz vardı. Seyit, ben ve Mert ile ayarlanan dergi çekimimiz yaklaşık yarım saattir devam ediyordu.
Kameramanın isteği ile iki adamın arasında durduğum yerde çenemi dikleştirip poz vermeye devam ettim.
"harika, muhteşemsiniz."
Fotoğrafı çektiğinde boynuna asılı olduğu için kamerayı bırakıp yanımıza geldi.
"şimdi de Burcu seni Seyite daha yakın bir pozisyona alalım, Mert seninde sırtın dönük olsa da geriye doğru dönüp bakmanı istiyorum."
Derginin konsepti dizi ile alakalı olduğu için bu şekilde bir poz vermemiz normaldi.
"evet harika. Seyit Burcu'nun belinden tutmanı rica ediyorum"
Seyite baktığımda bana izin istercesine bakıyordu. Hep böyleydi zaten. Bana karşı fazla düşünceli.
"harikasınız çocuklar, bozmayın lütfen çekiyorum."
Flaş patladığında fotoğrafın çekildiğini anladık. Oysa biz sadece gözlerimize bakıp dalmıştık ne ara çekilmişti.
"evet, biraz ara verelim isterseniz. Hemde yeni kıyafetlerinize geçiş yapabilirsiniz"
Kendimi toparlayıp arkadaki ekibe de teşekkür ederek bana ayrılan hazırlık odasına doğru ilerledim.
Odaya girdiğimde kimse yoktu. Askıya asılmış beyaz elbiseyi görünce tebessüm ettim.
Aklıma dün abimle olan hararetli konuşma gelmişti. Bizi o şekilde gördüğü için kızgın bir Boğa gibiydi tüm gün.
🔙🔙🔙
"Burcu burada neler olduğunu hemen anlatacak mısın bana yoksa ben bu Seyit denen şerefsize mi sorayım"
"hop hop sen kime şerefsiz dediğini sanıyorsun ya"
"o kendini biliyor psikolog hanım"
İrem ablanın sinirden gülerek etrafa bakıyordu. Elleri belinde yine sinirlenmişti işte. Gözleri beni bulduğunda olduğum yerde kalıverdim resmen.
"abin olduğunu biliyordum da. Bu kasıntı herifin abin olması şaşırttı beni Burcu"
"sen kime kasıntı diyorsun acaba. Savcı var karşında"
"savcılığın mahkeme salonunda kaldı Ulaş bey. Burada sadece Burcunun abisi vasfın var nazarımda"
"ablaa, tamam yeter, gidelim hadi"
"bence de gidin, yoksa elimde kalacaksınız"
"haah hatsiz"
Seyit ablasının kolundan tutup zorla götürdü.
Abimle bende benim karavanıma girdik.
Abim sinir küpü gibi karavanın içinde dönüp duruyordu.
"o haliniz neydi Burcu hanım. Biz gelmesek allah bilir ne olacaktı"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ki Sen
ChickLitOnlar Seyit ve Burcu, onlar aşık ama bir o kadar da kırık kalplerin sahipleri.