1.8

740 68 36
                                    

"ünlü oyuncu Burcu Coşkun ve ünlü Şarkıcı Seyit Yaranın başrollerini paylaştığı dijital platform dizisi Bukre, söylenenlere göre seyirci isteği ile senaryoda değişimler olmuş."

Handenin sesli okuduğu magazin haberini pür dikkat dinliyordum.

"nasıl ya, nasıl olur bu"

"seyirci kitlesinin Bukre ve Selim karakterlerinin daha çok yakıştığını ve hikayelerini daha çok sevmesi ile dizide ufak tefek değişiklikler olacağı konuşuluyor. Haftaya final bölümü olacak dizinin son bölümü dört gözle bekleniyor"

Hande elindeki telefonu bırakıp bana çevirdi bakışlarını. Rahatsız olduğumu düşünmüş olacak ki hüzünle bakıyordu. Oysa bizim aramız daha iyiydi. Hande'nin birazcık bundan haberi olmayabilirdi.

Bir hafta olmuştu, Seyit hastahaneden çıkalı. Ve bu süre içerisinde her gün Seyitin evine gidip ona sıcak çorba hazırlayıp içirmiştim. Evindeki tüm sigara ve alkolleri atmıştım. Çok fazla yoktu ama yine de olanları hep attım. Evini de bir güzel temizlemiştim.

Son iki gündür daha iyiydi. Daha dinçti. Onu tekrar alışık olduğum halde görmenin mutluluğu vardı.

"bu proje seni baya sınıyor ha Burcu. Çok özür dilerim"

Handeye söylemediğim için içim içimi yiyordu. Daha kesin bir şey yoktu belki aramızda. Ama yine de bu durumdan rahatsız olmadığımı bilmesi gerekirdi. O beniö en yakın dostumdu sonuçta.
Koltukta yer değiştirip onun yanına yaklaştım ve ellerini ellerimle tuttum.

"Hande, ben artık eskisi kadar rahatsız olmuyorum bu durumdan. O yüzden kendini suçlu hissetme."

Hande şaşkın bakışları ile bana bakıyordu.

"sen ciddi misin. Yoksa ben üzülmeyeyim diye yine kendinden ödün mü veriyorsun"

"hayır ciddiyim. Ben bir haftadır her gün Seyit in evine gidip ona çorba yaptım. Evet eskisi gibi değiliz ama artık ondan kaçmıyorum. Aramızdaki o devasa buz kütlesini erittik"

Hande gözlerini kocaman açarak bakıyordu suratıma. Beklemediğim bir anda bacağıma bir şaplak attı.

"ahh ne yapıyorsun"

"asıl sen ne yapıyorsun. Neyim ben burada bostan korkuluğu mu. Hiç bir şeyden haberim yok hanımefendi neler karıştırıyormuş"

"ya ne var her şeyimi söylemek zorunda mıyım"

Hande ayaklanıp beni gıdıklamaya başladı. Ona ne zaman böyle diklensem böyle yapıyordu.

"hahahah tamam hande tamam özür dilerim. Dur kız tamam"

"demek bana ne ha. Ne demek kimim ben ya"

"tamam tamam hande, söz bundan sonra hep söylerim"

Hande'nin elinden zar zor kurtulup yerimden kalkıp saçımı başımı düzelttim.

"uff sende bunu iyi belledin ya. Gıdıklamak adet oldu"

"birileri gizli kapaklı iş yapmazsa bende yapmam canım"

Hande ile aynı anda kahkaha patlattık.

"seni tekrar böyle neşeli görmek, çok özlemişim canım arkadaşım"

Onun dedikleri ile yüzüme yerleştirdim gülümsememi.

"mutluluk insanın her şeyini etkiliyormuş sahiden. Daha dinç ve sağlıklı hissediyorum kendimi Hande."

"o zaman bu neşemize en sevdiğimiz şarkıyı hediye ediyorum"

Ki SenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin