Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Pardon beyefendi, önüme bakmıyordum."
Caddenin ortasında çarptığın kişiden özür dilerken o seni umursamadan yanından geçip gitti. Kaba adam diye mırıldandın. Tam yoluna devam edecekken sana çarpan kişinin ardından koşan üç iri yarı adamı gördün. Köşeyi döndüler ancak aklın orada kalmıştı.
"Lanet olsun meraktan kuduran aklıma." diye mırıldandın ve peşlerinden koşmaya başladın. Girdiğin sokakta hiç ses duymuyordun, yanlış sokağa mı girdim diyerek yanılgıya düştün.
Arkandan gelen sesler ile yerinden sıçradın. Seni asıl korkutan şey kolundan tutulup iki bina arasına çekilmendi. Tam çığlık atacakken ağzını kapatan iri eller tarafından susturuldun. Korkudan titrerken senden uzun olan adamın fısıltısını duydun.
"Birazdan elimi çekeceğim ve bağırmayacaksın tamam mı küçük kız?" Hızlıca kafanı salladın. Eller yavaş yavaş ağzından çekilirken kenara çekildin ve eğilerek derin derin nefes aldın.
"Ne sikim oluyor be!" diye bağırdın. Adam sinirle sana baktı ve az önce bulunduğun sokağı kontrol etti. Duyulan ayak sesleri korkuyla gerilemene neden oldu. Adam ise yerini belli ettiğin için seni öldürecek gibi bakıyordu.
"Bıraksaydım da seni çıtır çıtır yeselerdi." dedi sinirle. Sen ise korkuyla gözlerini açtın ve hızlıca adamin yanına gitti. Etrafa baktın ve kolunu tuttun.
"Yamyam mı bunlar? Ondan kaçıyor olamazsın değil mi?" dedin fısıldayarak.
"Tanrım! Uzak dur benden çocuk!" diye bağırdı dişlerinin arasından.
Sizin olduğunuz yere doğru koşan adamları görünce çığlık atarak geriledin adam ise sana son bir bakış atıp arkasını döndü. Adamlara karşı durdu.
3'e 1
Kesinlikle ölecek.
Tahmin ettiğin gibi olmadı çünkü adamın iki elinden de pençeye benzeyen metal bıçaklar çıktı. Dehşetle çığlık attın. Bunlar da neydi böyle?
Bir dakika bile geçmeden üç adamı halletmişti. Ancak tam olarak kalbine yediği bıçak yüzünden yere düşmüştü. Koşarak baş ucuna gittin. O ise çoktan bıçağı bedeninden çıkarmıştı. Korkuyla yaranın olduğu yere baktın ancak yaradan eser kalmamıştı. Elinle ağzını kapattın ve şaşkınlıkla ağzından kaçan sese engel olamadın.
"Nesin sen be?!"
Hızlıca ayağa kalkan adamın boynunda sallanan künyesine baktın. Bu işlerle pek alakan olmamasına rağmen bir ara askerlikle uğraştığını anlayabiliyordun.
"Logan! Adın bu değil mi?" diye bağırdın arkasından. Ancak o seni umursamadan oradan uzaklaşıyordu.
"Cevap versene be adam?!" diye bağırdın sinirle.
"Görmüyor musun kaçıyorum senden. İmdat biri beni bu küçük kızdan kurtarsın." dedi alayla. Hızlıca ayağa kalktın ve peşinden yürümeye başladın.
"Ben de geleyim mi seninle? Bak geliyorum ha. Sorularıma cevap vermeden seni asla bırakmam ona göre." Logan'a yetişince şirince gülümseyerek suratına baktın. O ise önüne bakmaktan başka bir yere bakmıyordu. Nereden bilebilirdi ki aylar sonra tek bakmak isteyeceği yerin senin gözlerin olacağını?
Sorularına asla cevap vermedi. Sen de onu asla bırakmadın.
‡‡‡‡
Bu bölüme ikinci bir bölüm gelir mi bilmiyorum ama isterseniz yazabilirim.
