07

16 5 0
                                    

Telefonu cebime koyduğumda gözümden akmak için zorlanan yaşı içime geri ittim.

Canı yanmıştı. Benim yüzümden.

Kim olduğunu bilmesemde birinin benim yüzümden canının yanması beni çok üzüyordu.

Ve sanırım ben ona alışıyordum. Hoşlanmak değildi bu. Görmediğim birinden hoşlanamazdım.

Görmediğim biri değildi aslında. Görmüştüm ama kim olduğunu bilmiyordum.

Ofladım. Düşünmek başımı ağrıtacak dereceye gelmişti.

Düşünmemek adına sınıfa doğru ilerledim. İlerlerken kendi sınıfından çıkan Ali'ye çarptım.

Acıyan burnumu tutarken endişeli bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum.

"Adel! Adel iyi misin?"

Ellerimi yüzümden çekerken gözlerimi ona çevirdim. Fazla yakın olduğumuzu gördüm.

Gözlerim acıdan kısılmışken elimi çekmesini umursamadan tekrar burnuma götürdüm. Hızlı bir şekilde sınıftan çıktığı için sert çarpışmıştık.

"Gel benimle! Revire gidelim!" Diyerek elimi tutup beni çekiştirmeye başladı.

Çıktığım merdivenleri tekrar inerken bir elim burnumda onu takip ediyordum.

Merdivenler bittiğinde sağ taraftaki odanın kapısını açıp içeri girdik. Oradaki kişi benimle ilgilenirken Ali uzaktan beni izledi.

Burnuma krem sürülmüştü ve az önceye göre acımıyordu.

Ali'nin gözlerinde mahcup bir ifade varken elini ensesine attı ve bakışlarını kaçırdı.

"Kusura bakma. Biraz sert çarpmışım sanırım."

"Sorun değil." Diyerek gülümsediğimde o da gülümsedi. Merdivenlerden çıkarak sınıflarımıza dağıldığımızda ilk dersin yarısının geçtiğini gördüm. Ali 12/C'de ben ise 12/D'deydim.

Dersin geri kalanını hocayı dinleyerek geçirdim.

BAY VE BAYAN A (TEXTİNG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin