Sinemaya girdikten sonra film başlamıştı. Geçen onca dakikaya rağmen ben filme odaklanamamıştım. Ateş'te benim gibi gözüküyordu. Sanki aklı başka yerdeydi.
Sonunda film bittiğinde sinema salonundan çıktık. Yürürken sessizliği o bozdu.
"Sanırım filmi hiç izlemedin?"
"Şey evet. Aklımda çıkaramadığım bazı şeyler vardı, odaklanamadım. Kusura bakma lütfen."
"Yok, önemli değil. Bende pek izleyemedim zaten."
Aramızda geçen son konuşma bu olurken nereye gittiğimizi bilmeden yürümeye devam ettik.
Bir anda bağırdı.
"ADEL DİKKAT ET!" Deyip beni belimden tutup kendine çekti hızlıca. O sırada fark edebildim yolda olduğumuzu ve Ateş beni çekmeseydi araba çarpacaktı bana.
Beni kendine çektiğinde burnum göğsüne değdi. Yaşadığım şoktan derin bir nefes alma ihtiyacı hissettim. O an farkettim. Yeniden yaşamaya başlamış gibi hissettim. Heyecanlandım.
Çünkü o parkta buluştuğum Bay A gibi kokuyordu. Toprak gibi.
Gözlerim mutlulukla ışıldadı.
Yavaşça beni kendinden ayırırken yüzünde endişeli ve korkmuş bir ifade vardı.
Ancak bu ifade benim yüzümdeki mutluluğu gördukten sonra silindi. İlk şaşırdı. Sonra birşeyler anlamış gibi yüzünde küçük bir gülümseme oluştu.
Ağzımdan kelimeler istemsizce çıktı.
"Bay 'A'teş."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAY VE BAYAN A (TEXTİNG)
Подростковая литература05*********: Belki kilometrelerce, belki günlerce, belki imkansızlıklar kadar uzağımdayken, 05*********: Söyle bana, 05*********: Nasıl çaldın gönlümü?