Merhaba sevgili arkadaşlar. Lütfen oy ve yorum yapmayı unutmayın. ♡
Keyifli okumalar...
▪︎▪︎▪︎
Gökdeniz Arslan...
Aydenizle birlikte eve geldiğimizde saat bire geliyordu. Birlikte bagajlardan poşetleri indirip mutfağa yerleştirmiştik. Şimdi de acıktığımız için tavuk sote yapıyorduk.
Mutfaktaki masanın üzerini topladım. Çatal ve bıçakları düzgün bir şekilde koyup bardakları da yanına yerleştirdim. Aydeniz de arkamdan gelip tabakları koydu.
"Sen tavuğa bak, masa bende."
Başımı salladım.
Fırının yanına gidip tavuğu kontrol ettim. O sıra da Aydeniz masaya tuzu ve baharatları yerleştirmişti. Fırının Zil sesi çaldığında acele ederek tavuğu geniş bir tabağa yerleştirdim. Sonra da masanın tam ortasına koydum.
"Deniz sen otur, bende Kolayı çıkartayım."
Aydeniz başını sallayıp masaya oturdu. Bende dolapta ki kolayı çıkarıp masaya koydum. Aydeniz tavuğu ikimize de servis ederken bende kolayı bardaklara doldurdum.
Masa tamamen hazır olduğunda aynı anda yemeğe başladık. Elimin lezzetini kendimce beğeniyordum ama yine de "Nasıl olmuş?" Diye sordum. İç sesimin anlık benimle dalga geçtiğini fark ettim. "Tavuk sote yapan her erkek neden kendini aşçı sanıyor acaba?" Diye sorduğunda içimde ki sese gülmeden edemedim.
Aydeniz ağızına attığı lokmayı çiğnerken, önüne düşen bir tutam bal köpüğü saçlarını geriye attı. Ela gözleri bana değerken "Çok güzel olmuş, ellerine sağlık. " dedi. Aniden gelen bir özgüven ile göğüsüm kabardı.
Usul usul yemeklerimizi yedikten sonra masayı topladık. Saat sekize yaklaşırken kapının zili çaldı. "Ben bakarım. " Dedikten sonra mutfaktan çıkıp hole geldim. Kapıyı açtığımda Görkem ve Melike adeta bir boğa gibi nefes vererek içeri girdiler.
Mutfaktan "Kimmiş?" Diye bağıran Aydenize, Görkem "Biziz Aydenizcim." Diye karşılık verdi. Sonra da ikisi soluyarak içeri -salona- geçtiler.
Kapıyı kapatıp salona geçeceğim sırada Aydeniz bana yetişmiş içeri beraber girmiştik. Görkem ve Melike 4 lü koltuğun iki uç noktasına oturmuş, birbirlerine sırtlarını dönmüşlerdi. Aynı anda Aydenizle birbirimize baktık. Bu daha çok "Ne oluyor lan?" Bakışıydı.
Sahte bir öksürükle Aydenizle bütün dikkati üzerine çekti. Görkem ve Melike Aydenize döndüğüne bende Aydenize odaklandım. "Aç mısınız? Gökdeniz çok güzel tavuk sote yaptı, size de bir servis açayım mı?"
"Hayır."
"Hayır."
Ikiside aynı anda sert bir şekilde istemediklerini dillendirirken, "Hayırdır?" Diye sordum. "Ne bu sinir?"
Melike sinirle ayaklandı. "Sinirli değilim ben." Dedi. Biri ona söylediği şeylerin ve hareketlerinin zıt olduğunu söyleyebilir mi?
Gülmemek için kendimi sıkarken Görkem "Heh." Dedi. "Öfkeli civ civ ateş saçtı!"
Kendimi tutamayıp güldüğümde Melike "Seni var ya!" Diyerek Gorkeme doğru bir adım attı. Aydeniz hemen Melikeyi kollarından tuttu. Olay Aniden büyürken Aydeniz "Ne oluyor ya size?" Diyerek tepkisini belli etti. Bu sorunun cevabını bende çok merak ediyordum açıkçası.
Melike Aydenize döndü. "Geçici Tainim çıktı. "
"Ne? E bu çok güzel bir haber!"
Melike burnundan soluyarak Görkemi gösterdi. "Ama bu yabancı tain belgemi yırttıp attı! Yemin ediyorum Hipokrat falan demeyeceğim vuracağım yakında bir tane!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
...NANELİ_SAKIZ...
Ficção Adolescente(Kitap askıdadır!!) Olur ya bazen gitmek isteriz. Uzaklara...Herkes'den,her şey'den uzaklara... Bize ait bir şey'in olmadığını hissederiz. Kendimizden bile kaçarız. Belkide tükenmişizdir, tüketmişlerdir... Bu hikaye'nin sonunu merak edip duruyoruz...
