Sahte Cariyeyi Zalim İmparator Yakaladı

Bölüm 11

Adam, Helen'in ilk başta neden korktuğunu biliyordu.

Carmun ilk tanıştıklarında yaptıkları yüzünden kendine kızıyordu, sertçe dişlerini sıktı.

"Teşekkürler..."

Adam Helen'in ellerini tuttu ve yavaşça kendine çekti.

Eğer Helen bu yaptığından rahatsız olursa elini çekebilsin diye yavaşça yapmıştı.

Helen bir süre vicdan azabı çekti, aslında bu tür hareketlerden rahatsız olmuyordu. Zor zamanlar geçiren adamı teselli etmek istedi.

Ve böylece adamın kollarının arasına girdi.

"Kendini bırakma."

Ona söyleyebileceği tek şey buydu. Elleriyle adamın sırtını sıvazladı.

Pat pat.

Her elini yavaşça vurduğunda adamın kucaklaması daha da sıkılaştı.

"Nefes alamıyorum."

"Özür dilerim."

Tıpkı düşündüğü gibi olmuştu, adam hemencecik özür dilemişti.

"Yanımda getirdiğim son şeyi tahmin etmek ister misin?"

"Kalem?"

"Evet. Getireceğime söz vermiştim."

Adam Helen'i bıraktı.

Sonunda sakinleşmişti ve gözleri eski haline geri dönmüştü.

"Al bakalım. Sen de kendi sorunu o koluna yazıyı yazan kişiye ithafen soracaksın değil mi?"

"Evet."

Adam, İmparatora bağırıp ona küfür etmek istiyordu ama dün gece aklına gelen Helen'in o kafası karışmış yüz ifadesi tekrar gözünün önünde beliriverdi.

Şimdilik sinirlerine hakim olmalıydı.

"Ama sadece kalem ve mürekkebim var. Senin koluna yazılan yazı gibi gözükmez. Büyük ihtimalle mürekkep akacak."

Adamın kolundaki kelimeler mürekkeple yazılmıştan ziyade büyüyle oraya oyulmuş gibi görünüyordu.

Ne yaparsa yapsın ne çıkıyor ne de kayboluyordu.

Helen endişeyle mürekkep ve kalemi adama doğru uzattı.

Adam mürekkebe bir süre baktı ve tereddüt bile etmeden gömleğini çıkardı.

"N-neden...neden kıyafetlerini çıkarıyorsun!"

Helen utançla bağırdı.

İşler kötüye gidiyordu, Helen yerinden sıçradı ve ondan uzaklaştı.
Çünkü adam kapkaranlık kütüphanede birden üstünü başını çıkarıyordu.

"Vücuduma yazarsan akacağını söylemiştin."

Adam sakince sebebini söylediğinde Helen'in neden böyle davrandığını anlamaya çalışıyordu.

"A-Ah evet öyle demiştim."

Helen yanan yanaklarını elleriyle yelpaze yaparak soğutmaya çalıştı.

Bu adamın hiç utanması yok muydu?

Sanki bir çocuk gibi çıplak bedenini Helen'in daha net görebilmesi için soyunması biraz fazla...şeydi.