Helen ağzını açar açmaz adam kılıcı onun boynuna yaklaştırdı.
"Sadece sorularıma cevap vereceksin."
"Edith Cordelia..."
"Bu senin adın mı?"
"Evet."
Helen'in itaatkar davrandığını gören adam kılıcı ondan çekti. Ancak, bu onun için bir sorun değildi çünkü Helen'i tek eliyle kolayca bastırabiliyordu.
Carmun kılıcı elinden attı ama Helen'e şüpheli bir bakışla bakmaya devam etti.
Adamın bakışları çok keskindi
'Hayır, korkunç...' diye düşündü Helen.
Helen, adamın iriliğinden korkmuştu. Babası bu adamdan çok daha küçüktü ama babası Helen'e vurduğunda çok acırdı.
Yani bu adam ona vurursa yarın yürüyemeyebilirdi.
"Neden buraya geldin?"
"Ah..., bir kitap arıyordum."
"Ne kitabı?"
Adam Helen'in sözlerine kaşlarını çattı.
"Yani sen bu ülkeden misin?"
"...Efendim?"
"Bana cevap ver."
Helen, adamın ısrarına ağlamaklı bir sesle cevap verdi.
"Hayır, Cordelia adında çok uzak bir ülkedenim."
"Neden buraya geldin?"
"Ah, ben bu ülkede evlendim."
"O zaman neden kocan olmadan buradasın?"
"Kocamı görmedim. Muhtemelen burada olduğumu bile bilmiyor. Ben sadece kitap okumak için buradayım. .... Eğer gitmeme izin verirsen..."
"Hey! İyi misin?"
Adam korkmuş bir sesle söyledi.
Helen aniden gözyaşlarına boğuldu.
"Özür dilerim, ben iyiyim."
Babası ona başkalarının yanında ağlamaması gerektiğini söylerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sahte Cariyeyi Zalim İmparator Yakaladı
RomantizmKız kardeşinin yerine sahte cariye olan bir prenses, sefil hayatını bu şekilde değiştirebileceğini düşündü.Babası tarafından imparatoru öldürmekle tehdit edildiğinde, imparatorun gizli lanetini öğrendi.Durum nasıl onun lehine sonuçlanabilirdi ki? A...
