"Okuyamadım."
"Bence sen Idelberg'lisin."
Adamın yüzü aydınlandı.
"Seninle tanışmak bana tanrının bir hediyesi olmalı."
"Abartma..."
Helen'in yüzü utançla kızardı.
Nasıl bir adam böyle tatlı şakalar yapabilirdi? Hala anlamıyordu.
Acaba normalde insanların böyle şeyleri kolayca söyleyemediğini bilmiyor muydu?
Helen, umrunda olmamış gibi davrandı ve kitaplıktan kendine bir kitap aldı.
Aynı zamanda yüzünün kızarıklığının geçmesini bekledi.
Adam iki saniye bile duramadı ve Helen'in etrafında dönmeye başladı.
"Otursana, birazdan yanına geleceğim."
Adam öylece durup dikildi.
Bir yavru köpek gibi, Helen ne diyorsa itaat ediyordu.
"Senin için de birkaç kelime yazayım mı?"
dedi Helen, kitabı yerine koyarken.
"!"
Adam şaşkınlıkla gülümsedi.
"Olur."
"Yazmak için kalem var mı?"
"Bana teklif edince kalemin de vardır diye düşünmüştüm."
"Şu an yanımda yok."
Adam hemen pes etti çünkü kalemi yoktu.
Helen aceleyle konuştu,
"Odamda var, yarın gelirken yanımda getiririm."
"Tamam. Yarın yazarız."
Adam sanki söz veriyormuş gibi konuşmuştu.
Helen buna karşılık güldü.
Onun korkutucu olduğunu düşünmüştü ama bir günde onun birçok farklı yanını görmüştü.
O sırada parlak gün ışığı pencereden yansıdı.
![](https://img.wattpad.com/cover/285342066-288-k582806.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sahte Cariyeyi Zalim İmparator Yakaladı
RomanceKız kardeşinin yerine sahte cariye olan bir prenses, sefil hayatını bu şekilde değiştirebileceğini düşündü.Babası tarafından imparatoru öldürmekle tehdit edildiğinde, imparatorun gizli lanetini öğrendi.Durum nasıl onun lehine sonuçlanabilirdi ki? A...