Beğenin lütfen 🔪
Yorum da atın
Saat gece 12'ye geliyor olmalıydı. Hatta belki geçmiş bile olabilirdi.
Telefonumdan sevdiğim bir şarkı açık, yine çiziyordum.
Resmin yarısına geldiğimde fırçamı paletle birlikte kenara bıraktım ve çantamdan sigaramı çıkardım.
Bu sefer ara sokağın öbür ucuna gitmedim. Arkamı dönüp caddeye doğru yürüdüm.
Caddenin kaldırımına oturdum, dizlerimi kendime çektim ve sigaramı yaktım.
Bu saatlerde buralardan çok kişi geçmezdi. Genel olarak bar tarzı yerler vardı ama oradan da çok insan çıkmazdı.
Herkes içeride takılırdı. Çıkanlar da zaten sarhoş olduğu için ona kim olduğunu sorsak onu bile bilmiyor olurdu.
Kimdik biz?
Neydik biz?
Neden bizdik?
Başınızı kaldırın, benimle birlikte. Ve gökyüzüne bakın.
Milyonlarca yıldız, birçok gezegen...
Sonra kendinizi bir okyanusun ortasında düşünün. Ve okyanusa battığınızı düşünün.
Okyanusların %95'i hâlâ keşfedilmedi. Ölmeyeceğinizi düşünün ve diğer insanların inemediği kadar derine indiğinizi düşünün.
Karşınıza neler çıkabileceği hakkında bir firkiniz var mı?
Koca evrende tek başınıza yaşadığınıza inanıyor musunuz?
İnanıyorsanız, ki bu tabii ki kişisel bir görüş ama... Sadece kendinizi kandırıyorsunuz.
Tabii her ihtimal var. O yüzden bir de benim düşüncemi gözden geçirelim.
Evrende tek olmadığımızı düşünüyorum. Belki de bu düşünce insanların yalnızlık korkusundan dolayı ortaya çıkmıştır?
İnsanlar yalnızlıktan korkar.
Yalnız hissetmek ve yalnız olmak aynı şey değildir.
Yalnız hissetmek acıtır.
Arkamda bir kıpırtı hissettim. Başımı çevirmedim.
Sanırım yine o gelmişti.
"Hâlâ beni mi çiziyorsun?"
Sigaramı dudaklarımın arasına koydum ve omuz üstünden ona baktım.
Birkaç adım gerideki ara sokakta, yarısı boyanmış tuvalime bakıyordu.
Bu sefer gözüm kollarındaki izlere kaydı. Hemen ayağa kalktım ve çantamdan defterim ile kalemimi çıkardım.
Kolundaki izlerin detaylarını defterime geçiriyordum.
"Ne yapıyorsun?"
Duvara yaslanmış, bir dizimi kendime çekmiş ve defterimi onun üstüne koymuştum. Kalemimle hızlıca detayları çizerken ve kısa notlar alırken bir yandan sigaramı içmeye devam ediyordum.
"Detaylarını çiziyorum."
"Detaylarım? Ne detayım?"
"Kollarındaki izler. Geçen gelişinde yüzündekilere baktım."
Yine bir süreliğine sessizlik oldu.
"Delirmişsin sen."
Defterimi kapadım ve çantamın içine koydum. Sigaramdan derin bir nefes daha çektikten sonra yere atıp ayağımla ezdim.
Daha sonra da ona baktım.
Benden uzundu.
"Neden deli olduğumu düşünüyorsun?"
"Beni o ara sokakta gördün. Ve delirmiş gibi beni çiziyorsun."
Önüme gelen kısa saçlarımı kulağımın arkasına aldım.
"O ara sokakta insan öldürdün. O zaman sen de katilsin."
Bir süre bana baktı.
Beni anlamaya çalışıyor gibiydi.
"Katil olmadığımı söylemedim."
"Ben de deli olmadığımı söylemedim."
"Delisin yani."
"Katilsin yani."
Bir şey demedi. Başını tekrar yanındaki tuvalime çevirdi.
Bir süre resmi inceledi. Daha sonra caddeye döndü, birkaç adım attı.
Ve tekrar ortadan kayboldu.
Arkasından baktım, boşluğa doğru.
Daha sonra tekrar tuvalime döndüm.
Paletime yeni boyalar döktüm ve boyamaya devam ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dabi x Reader (Bnha x Reader)
FanfictionRosina Jeff, 22 yaşında ve sokakta resim çizen bir kızdır. Hayatını evinden çok sokakta geçiren Rosina, bir gece ara sokaklardan birinde, sadece birkaç saniyeliğine bir adamı görür. İlhamını kaybeden Rosina, o garip görünüşlü adamı gördüğü ilk saniy...