Bölüm 13

4.8K 192 19
                                    

Keyifli okumalar.

Karanlığın sükûneti sarıyordu bedenimi. Issız sokaklarda, karanlığın bilinmezliğinde yolumu kaybetmiştim. Hayatım boyunca hiçbir istediğim olmamıştı. Bu yüzdendi belki de felaketleri çekişim, özgüvensiz oluşum. Bu yüzdendi belki de yanlışlara olan mükemmel çekimim. Yanlış benim kimyamın en gizli şifresiydi hayatım boyunca. Ne zaman bir seçim yapsam; hep doğruyu seçtiğime inanır ama aslında yanlışı seçerdim.

Uyuşturucuyla tanışana kadar hiç arkadaşım olmamıştı. Sadece görünce selam verdiklerim ya da ismini bildiklerimden oluşurdu tanıdıklarım. Ne gerek vardı ki arkadaşlara? Anlatsam derdimi kelimelere dökebilir miydim sanki? Dinler miydiler acılarımı?

Sanmıyorum.

Konuşamamak ne zor şeydi. İnsan zor durumdan kalmadan duygudaşlık kuramıyormuş. Hiçbir zaman dilsiz olsam ne olurdu diye düşünmemiştim. Kimin aklına gelirdi ki; bir sokakta, üç yabancı erkekle baş etmek zorunda kalacağım, üstelik kollarımı saran yabancı kolların sertliği, her uzvumu kısıtlayan tutuşları ve karşımda her an bana dokunabilecek bir erkek varken.

Bir tecavüz vakası görür gibiyim.

Ah, işte bir gazete.

Evet, orada. Masanın üstünde. Kahvaltılıkların hemen yanında duruyor.

Emekli öğretmen Harun Bey, her sabah yaptığı gibi duşunu almış, üzerine rahat bir kıyafet geçirmiş masasına doğru yürüyor. Karısı, Ayşe Hanım kahvaltıyı çoktan hazırlamış ve gazetesini her sabah olduğu gibi masaya bırakmış. Harun Bey masaya gelişigüzel göz gezdirip, her zamanki sandalyesine yani dikdörtgen masanın, takvim asılı olan duvarının önündeki ucuna oturuyor. Ağzına bir zeytin atıp, çayından bir yudum alıyor. Ayşe Hanım yine kocasının sağlığını düşünüp, çayı açık koymuş. Gel gör ki Harun Bey bu durumdan hoşnut değil, çayı açık sevmez. Biricik karısını üzmemek için ses çıkarmıyor, gazeteyi eline alıp okumaya başlıyor. Bir tecavüz haberi karşısında donup kalıyor. Alt dudağını dişlerinin arasına alıp iç geçiriyor ve okumaya başlıyor.

''19 yaşındaki A.Ö isimli genç kıza tecavüz!''

''İstanbul'un Bahçelievler İlçesi'nde, gecenin geç saatlerinde dışarıda olan 19 yaşındaki A.Ö. ara sokakların birinde tecavüze uğradı.''

Haberimi kendi kendime kurmuştum, düşünmeye gerek bile yoktu. Aynen böyle, bir günlüğüne gazeteye haber olur, ertesi gün unutulurdum. Bu ülkede ne olaylar unutulmadı ki?

Kollarımı çekerek iki yabancı adamın elinden kurtulmaya çalıştım. Kollarımı öyle sıkı sarmışlardı ki, bir kızın, özellikle benim gibi fiziksel gücü az olan bir kızın bu adamların elinden kurtulmasının imkânı yoktu.

Çabamın boş olacağını bilsem de uslu durmayacaktım.

Orta yaşlı adam beni kollarıyla sarıp, erkekliğini kalçama yasladığında bir ümit, belki bu aptalın elinden kurtulurum diye düşünüp kendimi çekmeye ve omuzlarımı geriye doğru iterek adamdan kurtulmaya çalıştım. Adam elini pantolonumun fermuarına değdirdiğinde ürperdim ve boynuma değen o pis nefesini hissettiğimde donup kaldım. Ağzımdaki bant yüzünden rahat nefes alamıyor ya da kendimi kurtarmak için bağıramıyordum. Vücuduma dokunan yabancı eller öyle rahatsız edici bir hal almaya başlamıştı ki, bacaklarımı karnıma çekip, cenin pozisyonunda, sabaha kadar ağlamak gelmişti içimden. Öfkeyle kaşlarımı çattım ve bütün gücümü kullanarak elinden kurtulmaya çabaladım. Bu iğrenç şeyi yapamazlardı. Bir ömrü bu kadar kolay mahvedemezlerdi. Adam kolumu sertçe çekerek beni taş duvara yapıştırdı. Arkasından gelen ve ona oranla daha genç olan iki adam yanıma gelip, kollarımı tutarak duvara bastırdılar. Hareket gücüm daha fazla kısıtlandığında bacaklarımı kullanmayı düşündüm. Karşımda duran ve bana pis pis bakan adamın kasıklarına bir tekme savurdum ama hızlı refleksleri sayesinde beni kolayca atlattı.

YOSMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin