Just A Night For Pregnancy -Jaeyong

18

"Yarına olması mümkün değil, ama sen de istiyorsan ve bunda kararlıysan annenle konuşacağım." Johnny Jaehyun'un arkasından Jeno'yu izliyordu, sevinçle parlayan gözleri ve neşeli sesi duyduğunda Minhyuk ile göz göze geldi, o da Jeno gibi parlak gözlerle onları izliyordu.

"Yani bizde Donghyucklar gibi aile mi olacağız?!" Jaehyun kafa salladı.

"İstiyorum, istiyorum! Hem artık birlikte yaşarsak beni okuldan almaya birlikte de gelebilirsiniz, sonra beraber dolaşabiliriz..." Jeno isteklerini sıralarken Johnny onu omzundan itekledi, Jaehyun devam etti.

"Ama Jaemin de bizim evimizde yaşayacak." Jeno'nun gülümsemesi yavaşça silinirken Jaehyun ona gülümsedi ve kendi bedenine yapıştırdı.

"Ama ayrı odalarınız olacak, istediğinde benimle, istediğinde annenle uyuyabileceksin." Jeno da kafasını salladı.

"Ama ben anneme hala küsüm, tamam mı?" Jaehyun kıkırdadı.

"Tamam bebeğim."

"O zaman baba gidip anneyi arasın, sen aç ağzını. Jaehyun Jeno yemek yemek istemiyor." Minhyuk'un şikayetiyle Jaehyun kaşlarını çatmış, Jeno ise ona dönmüştü.

"Yemek istemiyorum, karnım ağrıyor." Jaehyun onun nazlanmasına izin verdi, Minhyuk'a devam etmemesini söyledi.

Ardından yatak odasına geçip telefonunu çıkarttı, çok erken bir yanıt olacaktı ama Taeyong da telefonunu bekliyordu zaten.

"Efendim?"

"Evlenebiliriz ama bazı şartlarım olacak." Taeyong derin bir nefes almıştı bununla.

"Şükürler olsun Jaehyun, ödümü patlattın! Ne istiyorsan olacak."

"Buraya gelebilir misin?"

"Bilemiyorum, Jaemin eve alıştı gibi. Şimdi tekrar Jeno ile karşılaştırırsam gerilecekler."

Jaehyun derin bir nefes aldı.

"Evleneceksek bir şeyleri kararlaştırmamız lazım Taeyong, sen karar verirken de çocuk yanında olsa iyi olur."

"Çocuk değil, Jaemin, Jaehyun. Tamam, getirmeye çalışacağım. Ten de gelecek." Jaehyun cevap vermedi, telefonu kapattı.

"Ten de geliyor."

"O zaman hazırlıklı ol kanka." Jungkook söylediğinde Jaehyun kafa salladı.

Gerçekten çok kısa süre sonra evdelerdi, evlerinin arasındaki mesafe az olmasının yanında Taeyong'un heyecanı taksi şoförünü hızlı sürmeye itmişti.

"Hoşgeldiniz!" Johnny sevinçli bir şekilde onları karşılayıp sarılırken Taeyong hemen Jaemin'in üzerine giydirdiği hırkayı çıkartmış, eski evinde her zaman yaptığı gibi kapının yanındaki askılara asmıştı.

"Geç içeri Jaemin-ah, geliyorum hemen." Jaehyun Jaemin'e eliyle salonu işaret ettiğinde çocuk paytak adımlarla ilerlemiş, Taeyong ise odalara bakınmaya başlamıştı.

"Benim minik penguenim nerede?" Minhyuk çocuk odasını gösterince Taeyong elindeki büyük poşetle girmişti içeri.

"Anne!"

"Bebeğim bak sana ne aldım? Şimdi çiftliğinde eksik olan hayvanları tamamlayabilirsin!" Jaehyun ve Johnny Jaemin'i izliyorlardı çaktırmadan, yüzünde oluşan küçük gülümsemeyi gördüklerinde şaşkınlıkla birbirlerine baktılar.

"Büyük ihtimalle Taeyong aynısından ona da almıştır, ona gülümsüyordur."

"Yok be, bence samimiydi." Jaemin onlara baktığında ikisi de panikle arkasını dönmüş, bir ellerini saçlarına atmışlardı. Ardından Jungkook'un sesini duydu hepsi.