Just A Night For Pregnancy -Jaeyong

26

Taeyong makyajını son kez kontrol etti ve Ten'e döndü, Jaehyun ona makyajı yakıştırırdı ve Taeyong da bu özel gece için yapmaktan çekinmemişti.

"Harika görünüyorsun."

"Teşekkür ederim." Taeyong Ten'e sarılınca, Ten hemen karşılık verdi.

"Merak etme, Johnny ve ben çocuklara çok iyi bakacağız. Aklınız kalmasın." Taeyong kafa salladı, ardından Jaemin'in önüne eğildi.

"Canım ben evde yokken Jeno'ya iyi bak, tamam mı? Onun biraz heyecanlı olduğunu biliyorsun, bu gece onunla ilgilenmek sana düşüyor." Jaemin de gülümsedi, Taeyong çok güzel görünüyordu.

"Evet anne, ona iyi bakacağım. Zaten her zaman onunla ilgileniyorum!"

"Aferin bebeğime." Jaemin Taeyong'un yanağına küçük bir öpücük kondurunca, Taeyong duygusala bağladı ve hemen, onu kolları arası aldı.

"Çok güzel olmuşsun!" Taeyong burnunu çekti.

"Teşekkür ederim bebeğim, sen benden her halinle daha güzelsin." Ten oflayıp, onları ayırdı.

"Hey, ağlamanıza gerek yok, sadece bir hatırlatma." Zil çalınca, Ten kapıya koşmuş, Taeyong Jaemin'e bir öpücük vermişti.

"Hoşgeldiniz, merhaba küçük Jaehyun!" Jeno gülümserken, Jaehyun göz devirmişti.

"Taeyong ner-" Jaehyun gördüğüyle lafına devam edemezken, Taeyong gözlerini kaçırarak Jeno'ya eğildi.

"Hoşgeldin hayatım."

"Merhaba anne, gerçekten tüm geceyi babamla birlikte mi geçireceksiniz? Fotoğraf da çekilir misiniz?" Jeno'nun heyecanlı sesine gülümsedi Taeyong ve kafasını salladı.

"Hadi, geç içeri. Jaemin seni bekliyor olmalı." Jeno içeri koşarken, Taeyong Jaehyun'a ilerledi.

"Şey... çıkabiliriz hazırsan." Johnny'nin ufak bir çimdiğinden sonra, Jaehyun kafa salladı ve onu arabaya götürmeyi akıl edebildi.

Kısa bir yolculuktan sonra şık bir restorana gelmişler, çocuklar harici konuları konuşmuşlardı. Jaehyun yine onu garsondan biraz da olsa kıskanmış, belli etmemeye çalışsa da Taeyong yakalamıştı.

Yemekler bittikten sonra, Taeyong lavaboya gitmek için ayaklanmış, Jaehyun o fırsattan yararlanarak hesabı ödemişti.

''Ah, ödedin mi? Ben sana yediklerimi vereyi-''

''Olmaz!'' Taeyong sustu, ardından Jaehyun'un ayaklanmasıyla çıkışa ilerlediler.

''Şimdi ne yapıyoruz?'' Jaehyun gülümsedi.

''Şimdi seni sahile götürmek istiyorum, eski günlerimizdeki gibi.'' Taeyong tekrar arabaya binerken, Jaehyun da hemen çalıştırdı ve Taeyong'a baktı.

''İyi misin?'' Taeyong bu soruyu bekliyormuş gibi ona döndü.

''Çocukları arasam rahatsız olur musun?'' Jaehyun sırıttı onun tatlılığına.

''Niye rahatsız olayım canım? Arayabilirsin, hem... ben de merak ediyorum çocukların ne yaptığını.'' Taeyong hemen telefonunu çıkartırken, gülümsedi.

Hızla numarayı tuşlamış, açıldığında da hoparlöre almıştı.

Taeyong Jaemin'in sesine tatlı bir şekilde mırıldanarak cevap verdiğinde, Jaehyun gülümsedi ve varmalarıyla, arabayı park etti sahile bakacak şekilde.

''Anne!''

''Hayatım?!'' Jeno kıkırdadı, Jaemin'in de mırıltıları geliyordu.

''Babamla mısın?'' Taeyong onayladı.