BENDEN BANA
BÖLÜM 19: İTİRAFYeni bir güne daha gözlerimi açtım. Perdenin ardından sızan ışıktan bugün gök yüzünde buluttan çok güneş olduğunu tahmin ediyorum. Tahminimi doğrulamak için yatağımdan doğrulup camın önüne giderek perdeyi araladım.
Tahminim doğruydu. Gök yüzünü güneş kaplamış insanın gözüne gözüne ışıklarını saçıyordu. Camın yanında duran masamın üstünde ki saat ve tarihi gösteren panele bakınca bugünün İzmir'e taşınıp işe sıkı sıkıya sarıldıktan sonra kendime verdiğim sözü tutup tutamadığımı öğreneceğim gündü.
Müdürlük yaptığım o ofisin cirosunu bir sene de arttırabilmiş miydim? Herkesin aklında bu soru vardı. Dün iş çıkışı bugün hakkında fikirlerimi sormuş ve kendimden emin bir şekilde hedefimi fazlasıyla gerçekleştirdiğimi söylemeden durmamıştım.
Sonuçta hesaplamadan iş alıp, almamaya karar verecek değildim. Hedefime nasıl ulaşabilirim, hangi müşterilerle ulaşabilirim gibi soruları cevaplayarak bu bir yılımı geçirmiş ve istediğim hedefin üstünde bir sonuçla bu yılı tamamladığıma emindim.
Bugün için dolabımda ki tek parça ama şık olan kahverengi kareli kumaş tulumumu giydim. Boynuma kalın gold renkli zincir farklı boyutlarda iki kolyemi takarak kulağıma da aynı renkler de farklı boyutlarda iki çift küpe taktım. Ayna da saçıma baktığımda sadece tarayıp iki yana ayırarak arkam da at kuyruğu şeklinde topladım. Elime de gold renkli zincirlre sahiip siyah kumaş çantamı alarak odamdan ayrıldım.
'Günaydın Zeynep'im' dedim, mutfakta bulup yanağını öptüğüm Zeynep'in 'Günaysı Seher. ' dedi ve kıyafetime bakıp 'Bugün de pek güzelsin. ' dedi ve kulağını çekip ahşaptan olan dolap kapaklarına vurdu. O hali bana annemin anlattığı kadarıyla bildiğim ananeme benzettim 'Aynı anneannem gibi yaptın Zeynep ya'
Masa ki kahvaltılıklardan ağzıma tıkayarak 'Ben çıkıyorum hemen. Bugün büyük gün. ' dedim ve Zeynep' arkamdan görüşürüz diye bağırırken çantamın renginde siyah ayakkabımı giyerek evden ayrıldım.
***
'Hasan Bey günaydın. ' dedim yüzümde ki kendimden emin gülümsememle beraber.
'Günaydınn Seher Hanım. Ben de tam olarak sizin sonuçlarınıza bakıyordum. Sayfanın yüklenmesini bekliyorum. O arada bir bardak çay içer misiniz?' dedi.
Hasan Bey de başlarda kahve isteyip istemediğimi sormasına rağmen kısa sürede çay sevdiğimi anlayınca böyle anlarda hep çay ikram ederdi bana. 'Olur Hasan Bey. ' diyerek masasını önünde ki deri ve rahat sandalyelere oturdum.
'Bana bir orta şekerli Türk kahvesi, Seher Hanım'a da bir çay' dedi.
'Sence başarabildin mi istediğini?' dedi yüzünde ki şüphem yok ifadesiyle.
'Hiç şüphem yok Hasan Bey. Hatta fazla yaptığımdan eminim bile. ' dedim ve içeriye Hasan Bey'in az önce söylediği içeceklerimizi getirmek üzere Eda girdi.
'Teşekkür ederiz Eda. ' dedim ve çayımdan bir yudum aldım. Rahat bir tavırla 'Yüklenmiş olmalı artık Hasan Bey?' dedim Eda'nın benim için getirdiği çaydan bir yudum alırken.
***
YAZAR
Hasan Bey'in, Seher'in bildiği cevabı vermesinin ardından dört gün geçti. Bu süreçte Seher hedefini başarmış olmanın özgüveni ve mutluluğunu sevdikleriyle paylaşırken aynı zaman da ofiste ki iş arkadaşlarına kendisine desteklerini, işlerine olan özverilerini ve bu senenin öncekilerden iyi geçmesinde katkı sağladıkları için teşekkür ederek Cumartesi günü yani bugün ofis tarafından parti düzenleneceğini açıkladı.
![](https://img.wattpad.com/cover/247512037-288-k375946.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BENDEN BANA
Ficção AdolescenteSeher'in hayatta olduğu otuz yılda en büyük derdi unutkanlığıyken yeni yaşında onu sırtına binecek dertler, ruhunu ızdırapla kaplayacak gerçeklerle yüzleşecek ve bazı kayıplar verecektir. Seher, otuz yıllık hayatında hep gülümsemiş, sevdiği insanlar...