Bugün hava ne kadar da güzel aslında, güneş pırıl pırıl parlıyor gökyüzünde. Bahar da geldi artık, ağaçlar çiçek açtı, kuşlar cıvıldıyor etrafta, çocuk sesleri de eşlik ediyor onlara. Ama içimde bir umutsuzluk var, sebebini bilmediğim, anlayamadığım bir umutsuzluk. Belki de bıkkınlık…
Dışarıdaki güzel havanın aksine içimde kara bulutlar, fırtınalar var sanki bitmeyen bir gürültü rahatsız ediyor düşüncelerimi. Daha doğrusu düşünmemi engelleyen bir şeyler. Zaman geçiyor, saniyeler, dakikalar, saatler ama bu durum geçmiyor. Sessizlik istiyorum içimde birazcık. Kendime gelmek için en çok sevdiğim şeyi yapıyorum sabahtan beri ama işe yaramıyor gibi. Müzik dinlemek bile etki etmiyor artık. Ben de birkaç satır yazayım dedim, rahatlarım belki biraz. Sonra bitmek bilmeyen sürekli yenileri eklenen ödevlerimi yapmayı düşünüyorum. Birkaç gündür kaçıyorum onlardan ama yapmak zorundayım, kaçmak hiçbir zaman çözüm değil bunun da farkındayım.
Hayatımda birkaç farklılık arıyorum ama yok gibi ne yapalım. Yaşamaya devam ediyoruz makine gibi olsa da her gün kalkıyoruz yapmamız gerekenleri yapıp gün sonunda yatağımıza geri dönüyoruz. Aslında bu durumdan pek şikâyetçi değilim gibi. Bazen yeni bir şeyler yapmak istiyorum sonra geri vazgeçiyorum. Aklıma gelen bir şeyi hemen yapmaz ya da biraz ayrıntılarını düşünürsem geri vazgeçiyorum. Siz de böyle misinizdir? Dış dünyaya kapalı, kendime ait dünyamda, kendi hayal kahramanlarımla yaşayan bir kızım ben. Yorucu hayattan ya da dışarıdaki insanlardan kaçış bu bir nevi benim için. Her neyse size de karamsarlıklarımı bulaştırmak istemiyorum bu kadar yeter bugünlük. Ödevlerimi yapmaya gidiyorum beni bekleyen bir maketim var. Sizin utlu bir gün geçirmeniz dileğiyle, her zaman gülümseyin…(Keep smiling :D )