Rengoku x Yui (Vampir AU)

19- Aynı Günün Kabusu

Medya linki👉 https://pin.it/1JlkmSS

Akşam huzurlu bir şekilde geçmişti ve gece yarısından sonra herkes yatmaya hazırlandı. Aslında vampirlerin gece uyumadığını düşünürdüm hep ama gündüz uyumadıkları için bir uyku düzeni gerekli herkese.

Pijamalarımı giyip yorganın altına girip hemen uyudum. Ama gecenin köründe bilin bakalım noldu da uyandım. Tuvaletim geldi -_-

Sıcak yatağımdan ayrılacağım için oflayarak kalktım ve lavoboya gitmek için üst kata çıktım. Elimi yıkarken gözüm aynaya takıldı. Ben gece bu kadar tipsiz miydim? İyi ki gece gece Rengoku bu halimi görmüyor.

İşimi bitirince tekrar merdivenlere doğru giderken garip bi ses duydum. Doğal olarak duraksayıp sesin nerden geldiğini anlamaya çalıştım.

Hadi ama, kim olsa gece duyduğu seslerin nerden geldiğini anlamak ister. Ben de her normal insan gibiydim.

Bir kez daha aynı şeyi duyunca birinin hafif inlemesi olduğunu anladım. Sanki biri mücadele ediyor gibi.

Sesi takip edince Rengoku nun odasından geldiğini fark ettim. Merakıma yenik düşüp açık kapıdan her şey yolunda mı diye baktım. Rengoku huzursuzca kıpraşıyordu. Kabus falan mı görüyor acaba...

Yui- Rengoku, iyi misin..?

Ama uyanık olmadığından bana cevap vermedi. Kendime engel olamayıp yavaşça yanına gittim ve yatağının kenarına oturdum. Bir şeyler mücadele ediyor gibi yüzünü ekşitmişti ve bir yandan yastığı sıkıyordu.

Elimi yavaşça saçlarına götürüp başını okşadım. Ne zaman kabus görsem annem bana aynısını yapar ve bu beni hep sakinleştirirdi.

Rengoku- ...Hayır..... Bizi bırakma.....

Uykusunda bir şeyler söylüyordu. Gördüğü rüyayla ilgili galiba. Acaba onu korkutan şey ne..?

Rengoku POV:

~
~
~

Gece yatağında huzurla uyuyan sarışın çocuk, etraftan gelen kargaşa sesleri ile uyandı. Kendisiyle bir ilgisi olmadığını düşünüp tekrar başını yastığa koydu. Fakat içinden bir ses işlerin pek de yolunda olmadığını söylüyordu ona. Gergin bir şekilde beklerken hizmetçilerden biri hızlıca kapıyı açtı.

"Kyojiro-sama! Lütfen buraya gelin!"

"Neler oluyor?! Bu telaş da ney??"

"Açıklamaya vakit yok, Ruka sama sizi-"

Kucağında uyuyan bi bebekle içeri başka bir kadın girdi. Siyah saçları ve kırmızı gözleriyle panik halinde bile çok zarif görünüyordu.

"Kyojiro, gel hadi!"

"Anne, neler oluyor, lütfen bir şey söyle. Yoksa-"

"Evet oğlum, betalardan bir gurup saldırıyor."

Çocuk hızlıca kalkıp annesinin elini tutup onunle birlikte büyük salona gitti. Geniş salonda kendisi gibi sarı kırmızı saçlı biri karşısında belinde kılıçla bekleyen guruba talimatlar veriyordu. Onların geldiğini anlayınca kadına döndü.