23- Önümü Göremiyorum

261 21 22
                                    

Medya linki👉 https://pin.it/6AZihaj

Tatil normal bir şekilde bitiverdi, zaman çok çabuk geçmişti.

Dönüş yolu otobüsünden inince Rengoku bana evime kadar eşlik etti. Birlikte Takside yan yana otururken arada sessizlik oldu.

Yui: Bu tatil harikaydı, Rengoku.

Rengoku: Berbat geçtiğini düşünmüyor musun yani? Bir sürü istenmeyen şey oldu...

Yui: Ne de olsa hepsi hayatın bir parçası, hem... S-Seninle zaman geçirdiğim için mutluyum...

Utandığımı hissettiğim için yüzümü ondan önüme çevirdim. Yine de sözlerim onun yüzünü güldürmüştü.

Rengoku: Bi ara baş başa da tatil yaparız, ne dersin?

Yui: B-Bakarız...

Bir süre sonra evime vardık ve inemem gerektiğinde ona veda ederken konuştu.

Rengoku: Ailenle ne zaman konuşacaksın?

Yui: En kısa zamanda. Haber vereceğim.

Rengoku: Hmm, bekliyor olacağım!

Bavulumu bagajdan almama yardım etti ve son kez veda edip gitti. Eve çıktığımda annemler beni karşıladı.

Sonra odama geçip eşyalarımı yerleştirirken Aoi yanıma geldi. Bana yardım ederken bir yandan ona neler yaptığımı anlatıyorum, tabii bazı detaylara değinmeden...

Aoi: Sonra noldu sonra noldu?? Seni öptü mü??

Yui: H-Hayır! S-Sonra diğerleri bizi çağırınca grupla birlikte yürümeye devam ettik...

Aoi: Çok sıkıcı... Hiç mi heyecanlı bir şeyler olmadı?

Yui: Napıcan heyecanı, al şunları da yerine koy!

Ona bir kaç eşya uzatınca o da yüzünü asıp dediğimi yaptı. Üzgünüm kardeşim ama henüz sana anlatamayacağım derece özel bunlar :p

Bir kaç gün boyunca tatil normal bir şekilde geçiyordu. Arada bir arkadaşlarımla görüştüm. Bazen de Kanae ile vakit geçirdim. Yıllardır samimiyiz ve bana ablalık ediyor gibi. Genelde onunla konuşurken bana yararlı tavsiyeler verir.

Bir gün akşama doğru gene odamda kitap okuyordum ama okuduğumu anlamamaya başladım. Sebebi de düşüncelere dalmamdı. Birazdan söyleyeceğim şeyleri kafamda toparlamaya çalışıyordum.

Bir süre sonra kendimi toplayıp kitabı masama bıraktım ve odamdan çıktım. Koridorun bittiği yerde durup salonda televizyon izleyen babama seslendim.

Yui: Baba.

Televizyondan gözlerini ayırıp bana baktı.

Yui: Ş-Şey... Seninle bir şey hakkında konuşmam lazım da...

[Yui nin babasının ismi Asahi, yeni belirledim adını çok takmayın siz]

Asahi: Söylediğin iyi oldu, ben de ne zamandır şöyle baba kız konuşmuyoruz diyordum.

Televizyonu kapatıp beni yanına çağırdı. Dediği gibi yanına oturunca elini omzuma koydu, ben de başımı omzuna yasladım. Bir süredir babamla zaman geçiremiyorum bu yüzden bu hoşuma gitti. Aradaki kısa sessizliğin ardından benden önce babam konuşmaya başladı.

Asahi: Son zamanlarda biraz fazla üstüne geldiğimin farkındayım. Artık kendi kararlarını alabileceğini görmezden geldim ama inan ki hiç kötü bi amacım yoktu. Seni üzdüysem özür dilerim.

Babamdan bu sözleri duymayı hep istiyordum. Nihayet bunların sadece hayal dünyamda kalmadığı an geldi. Ama yetişkin birinin de benden özür dilemesi çok gerip geliyor.

Yui: Ö-Önemli değil. B-Ben de üzgünüm, bazen agresif davranmış olabilirim...

Asahi: Olur öyle şeyler, daha gençsin. Bu arada, şu yeni arkadaşının adı neydi? Hani şu değişik saçlı olan.

Yui: Rengoku yu mu diyordun?

Asahi: Evet o. Bi ara bizi tanıştır, her karşılaşmamız sağlık sorunları nedeniyle oldu ne yazıkki.

Babamın böyle demesine çok şaşırdım. Genelde erkek arkadaşlarımla tanışmayı kendi teklif etmez.

Yui: O-Olur. Hem ben de seninle o konuda konuşacaktım... Y-Yani bi ara bize yemeğe çağırsam olur mu diyecektim...

Asahi: Neden olmasın. Damatla da tanışırız.

Yui: Baba..!

Asahi: Söylemesen de aranızda bir şey olduğu belli. Hem azıcık dalga geçemez miyim?

Bunu diyip çocukça saçlarımı karıştırdı. Aynı zamanda ikimiz de gülüyorduk. Az gülme huyumu babamdan aldığım kesin, o da nadiren gülümser.

Bu işi de hallettiğime sevindim. Babamla biraz daha sohbet ettikten sonra yemeğe oturduk. Anneme de söyledim yemeğe davet edeceğimi, kendisi de severek onayladı.

Ertesi gün Rengoku ile buluşunca ona babamla konuştuğumu söyledim.

Rengoku: Çok sevindim!

Yui: Bu cumartesi uygun mudur sana?

Rengoku: Hmm evet!

Bir süre daha sohbet ettikten sonra vedalaşıp ayrıldık.

Yolda giderken aklıma uzun süredir düşündüğüm bir konu takıldı. Biz... İlerde bize ne olacak..?

O vampir ve ölümsüz denecek kadar uzun yaşayacak, ben ise hızla hayatım bitecek. En azından on seneye aramızdaki fiziksel yaş farkı iyice açılacaktır.

İlişkimizin başlarında bunları pek düşünmüyordum çünkü olayları akışına bırakmıştım. Ama ailemle tanıştırma mevzusu da söz konusu olunca düşünmeden edemedim.

Eğer ilişkimizi devam ettirmek istersem, benimle evlenmek ister mi ki? Böyle olsa bile benim vampir olmam gerekir. Bunu yapabilir miyim ki..? Burdaki hayatımı geride bırakmam mı gerekir?

Aklımı bu tarz sorular kurcalamaya başladı son zamanlarda. Aslında bir ara bunu Rengoku ile de konuşmak istiyorum ama nedense... düşündükçe bedenimi utanç sarıyor. Onu bilmem ama ben önümü göremiyorum şu an...

Her neyse, şu tanıştırma olayını hele bi atlatalım da. İlk fırsatta soracağım.

.
.
.

Bir sonraki bölüm Asahi babamız ile Rengoku tanışacak bakalım neler neler olacak 🤭

Rengoku x Yui (Vampir AU)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin