***
' Sen Taehyung dan mı hoşlanıyorsun? '***
Jungkook la aynı anda arkamıza döndük. Yoongi anlamaz bir şekilde bize bakıyordu. Jungkook bana kısa bi bakış atıp öne atıldı.
Jungkook: Hyung yanlış anladın
Bende Jungkook un yanındaki yerimi alıp onun söylediklerini reddettim.
" Hayır yanlış anlamadın "
Jungkook bana anlamazca bakıp fısıldadı.
Jungkook: Napmaya çalışıyosun.
" Karışma bir "
Yoongi: Ne olduğunu anlayacak mısınız?
Jungkook a dönüp gülümsedim.
" Bizi yalnız bırakır mısın? "
Jungkook bıkkınca kafasını sallayıp yanımızdan uzaklaştı.
Yoongi: Seni dinliyorum
Yanaklarımı şişirip derin bir nefes alıp yavaşça verdim.
" Nerden başlamam gerektiğini bilmiyorum. Jungkook a kalsa yalan söyleyecekti. Çünkü bunu ikimizden başka kimse bilmiyor. Herneyse biz Taeyle çok yakınız. Bakma sen Jungkook la ayrılmadığımıza benim en yakınım Tae aslında. Jungkook un yeri de bende çok ayrı ama konumuz bu değil. Evet doğru duydun Taehyung dan hoşlanıyordum. Daha doğrusu hoşlandığımı sanıyordum. Aramızdaki arkadaşlık dostluk bağını yanlış anlayıp yorumladım sadece hepsi bu. Jungkook a da bundan bahsettim. Konuyu kapatmamız gerektiğini hiç olmamış gibi varsayalım dedim. Sonrasında sen geldin."
Sabırla anlatacaklarımı dinledi ve bittiğinde başını hafifçe salladı.
Yoongi: Bu yüzden mi moralin bu kadar bozuldu? Bana daha çok Taehyung un sevgilisi olmasını kaldıramamışsın gibi geldi.
" Taehyung un bir kız arkadaşı olduğunu değil bunu sizinle beraber bana söylemiş olmasını kaldıramadım ben. Biz grupta en yakınız çünkü. Ve inanıp inanmamak sana kalmış umrumda değil "
Dudaklarını iki yana gerip yalandan bir gülümseme sundu.
" Bundan kimseye bahsetmeyeceğini umuyorum."
Yoongi: Bir şartla..
" Neymiş şartın? "
Bana biraz daha yaklaşıp elini uzattı.
Yoongi: Dans et benimle. Sonrasında hiç duymamış gibi davranacağım söz.
Söylediği şeyle şaşırmıştım. Ben mavi iç çamaşırları ile beni görmek isteyeceğini düşünmüştüm. Fesat mısın acaba Milena?
" Sadece bir kez dans edeceğiz ve bitecek öyle mi? "
Alayla gülüp elini indirdi.
Yoongi: Ne olsun istiyorsun anlamıyorum. Ne geçiyor o aklından?
" Ne geçebilir? Tamam seninle dans ederim. "
Tekrar elini uzatıp tutmamı bekledi. Ben elimi uzatınca hafif sıkıp beni içeri doğru yönlendirdi. Şu an el ele yürüyorduk. İçeri girip loş ışıkta dans eden çiftler arasında yerimizi aldık. Slow hoş bir müzik çalıyordu.