***
Yoongi nin anlattıklarından sonra çok utanmıştım. İçince gerçekten saçmalıyordum.
Utanarak yataktan kalktım." Ben dün gece başına bela olduğum için özür dilerim. Gerçekten "
Yoongi gülümseyerek başını salladı.
Yoongi: Hatırlar mısın bilmem ama benim yanımda asla sarhoş olmayacağını söylemiştin, oldun. Umarım söylediğin her şeyi unutuyorsundur Milena.
Ne yani dünki mavi iç çamaşırı mevzusuna mı gönderme yapıyordu. Anlamamıştım. Boş boş yüzüne bakıyordum.
Yoongi: Ayrıca sen cidden tuhaf bi kızsın. Bizi yatakta yarı çıplak görüp sorduğun ilk sorunun üzerimi kim değiştirdi değil, dün gece aramızda birşey geçti mi olması ve ortalığı ayağa kaldırman gerekiyordu.
Alayla güldüm dolaptan kendime bir eşofman ve tişört çıkardım.
" Evet senin tam bir şerefsiz olduğunu düşünüyorum ama sarhoş bir kadından faydalanacak kadar değil. "
Tişörtü ve eşofmanı giyip. Boy aynasında kendime baktım. Dağılmış saçlar, akmış makyaj, şiş gözler.. Berbat haldeydim.
Yoongi: Farkında mısın bilmiyorum ama iç çamaşırlarınla beraber benimle uyudun. Ben sana sarıldım ki bunu her ne kadar bende isteyerek yapmış olsam da sen istedin. Ve şu an önümde iç çamaşırlı halinden çekinmeden üzerini giyindin ve hiçbişey olmamış gibi davranıyorsun.
Anlamayarak baktım.
" Ne yapmamı bekliyorsun ki? Çarşafı kafama kadar çekip lütfen çık dememi mi? Benim en iyi arkadaşlarım beş erkek. İlk başlarda bunu yadırgasam da zamanla buna alıştım. Bu yüzden rahatsız olmuyorum. Seni henüz yeni yeni tanıyorum ama alışkanlık olmuş herhangi bir utanç duymadım.
Yoongi: Haklısın. Hiç bu açıdan düşünmemiştim.
" Merakını giderdiysem şu akşamdan kalma halimden kurtulmak istiyorum "
Yoongi: Rahatına bak
" Farkındaysan benim evimdeyiz. Asıl sen rahatına bak "
Odamdaki lavaboya girip akmış makyajı yüzümden çıkardım. Duş almak istiyordum ama Jungkook ve Yoongi vardı onlar gidince alsam daha mantıklı olacaktı. Yüzümü yıkayıp saçlarımı gelişigüzel topladım ve çıktım. Çıktığımda Yoongi yi görememiştim. Odadan çıkıp mutfağa ilerledim.
Tezgaha yaslanmış kahve içen, dağınık saçları belinden neredeyse düşmek üzere olan eşofmanı, ve çok ciddi bir iş yapıyormuşçasına çatılı kaşları ile seksi bir Jungkook beni karşıladı.
" Günaydın "
Jungkook: Günaydın bebeğim. Kahve?
" Olur. Kızlara ayıp ediyorsun "
Kahve doldurduğu fincanı bana uzatıp yanımdaki sandalyeye oturdu.
Jungkook: Ne konuda?
" Şu halinden kızları mahrum ederek ayıp ediyorsun. Buna herkes şahit olmalı. "
Jungkook: Aşıksın bana değil mi?
" Fazlasıyla "
İkimzide gülüşürken aklıma gelen detayla kendime kızdım. Yoongi nereye kaybolmuştu.