3

4.9K 268 170
                                    

Yatağımda uzanmış televizyondan playstation oynarken aynı zamanda kumral çocuğu düşünüyordum. Benimle ilgilenmeyeceğini biliyordum, okulda bu kadar tanınan yakışıklı bir çocuk bana bakmazdı, beni görmesi bile şaşırtıcıydı. Oyunu bırakıp telefonu elime aldım ve mesajlar kısmından onun ismine girdim. Çevrimiçiydi, arkadaşları ile konuşuyor olmalıydı. Sonuçta bu kadar sosyal biri için pek şaşırtıcı bir durum değildi. Biraz düşünüp mesaj attım

Hey Logan

5 dakikadan kısa süre sonra mesaja döndü

Efendim Javed

Ne diyeceğimi düşündüm. Bir süre görüldü de kaldı mesajı, bende konuşabileceğimiz tek konu hakkında yazdım

Proje ile alakalı

Konu ne? 

Konuşmamız lazım

Yarın müsait misin?

Evet ama neden?

Proje için

Buluşmak mı istiyordu?

New York Halk Kütüphanesi senin için uygun mu?

Tabi uygun

Saat 10'da o zaman

Orda görüşürüz

İyi geceler

Mutluluktan odamda tepindim. Mutluluğum hem cesaretimden hem de onunla konuşmuş olmaktandı. Kendimi yatağa atıp mutlulukla yuvarlandıktan sonra televizyonu kapatıp pijamalarımı giyerken duyduğum mesaj sesiyle telefona baktım.

En sevdiğin tatlı yaban mersinli chessecake değil mi?

Evet nerden bildin?

İyi geceler Javed

İyi geceler.

xxxxxxxxxxxxxx

Huyum olmamasına rağmen onu için tam zamanında gelmiştim ama o daha ortada yoktu. Arka kısımlardan bir yere oturup onu beklerken oyun oynamaya başladım.

Kısa süre sonra sırtımda hissettiğim el ile arkamı dönünce; gözlerim, yeşil-mavi ve beni kendine hayran bırakan gözlerle buluştu. Kafası omzumun üstünden uzanmış telefonumu incelerken konuştu "Oyunlarla aran baya iyi anlaşılan" bu yakınlıkla kızarıp kafamı başka tarafa çevirince omzumdaki ağırlık kalktı

"Neden kızardın?"

"Um....bir anda gelince korktum"

Gözlerime bakıp gülümsedi ama gerginlikten olsa gerek bir anlığına gözlerinden garip bir gölge geçti sandım.

Elindeki pastane poşetini kaldırdı "Bak sana ne aldım" Merakla onu izlerken poşetten önce iki kahve çıkardı "nasıl içtiğini bilmediğim için az şekerli aldım" yanında iki çörek çıkardı "ve şimdi asıl sürpriz" en son masaya koyduğu kutuya baktım. Paketi açınca içinden yabanmersinli chessecake çıktı. Çocuğun yüzüne baktım.

"Sen-"

"Biliyorum mükemmelim"

"Teşekkürler" gülümseyince gözlerime bakıp gülümsedi 

"Rica ederim, başlayalım mı?"

Önce çörekleri yiyip sohbet ettik. Beni tanımaya çalışıyordu, pek ortak yönümüz yoktu fakat sohbet etme çabası tatlı olduğu için bende çaba harcıyordum. Çörekler bitince ağzını sildi.

"Başlayalım, konu ne?"

"Akillius mitini anlatacağız ama hangisini? Bir sürü miti var" Bir süre yüzüme baktı ciddi bir tavırla. "Neden bana soruyorsun?" Şaşkınlıkla yüzüne baktım "çünkü proje başkanısın?"

"Evet ama buna kendin karar verebilirdin"

"Diğerlerinin haberi olmazdı"

"Hangisini yapmak istiyorsun?"

"Neden bana soruyorsun?"

"Konuyu senin belirlemeni istiyorum"

"Neden?"

"Çünkü potansiyelin var." Garip garip Logan'a baktım. Ne diyordu bu?
"Öyle bakma" saçlarımı karıştırdı "Hangisini yapmak istiyorsun?"

"Um.....bilmiyorum"

"Karar ver o zaman" Yüzüne baktım. O da ellerini çenesini altında birleştirmiş yüzüme bakıyordu
"Hepsinden bahsedelim"

"Hepsi mi?"

"Sen proje başkanısın, sen hariç grupta 5 kişi var. 5 kişi de farklı bir konuyu ele alsın"

"Çok dağınık olmaz mı?"

"Evet olabilir. Onun yerine tiyatro yapabiliriz" Güldü "Tiyatro mu?"

"Komik mi?" saçma bir fikirdi tabii ki. Bu işi yapamayacağımı biliyordum

"Hayır hoşuma gitti, çok yaratıcı ondan güldüm" çenemi kavrayıp kafamı kaldırdı. Üstüme eğildiği için yüzlerimiz yine fazlaca yakındı. "Utanınca çok tatlı olsan da kafanı eğme, hep dik dur" Yüzüne bakmaya devam ettim ama yanaklarım ateş gibi yanıyordu. Gülüp saçlarımı karıştırdı ve önüne döndü.

"Hangi varyasyonun tiyatrosunu yapacağız?"

"Partoklos ile sevgili olduğu?"

"Roller peki?"

"Gruptakileri çok iyi tanımıyorum. Onlara sen karar ver"

"Açıkçası Akillius olmak çok isterdim"

"Proje başkanısın istediğini ol"

"Partoklos'um olur musun?" sırıtarak sorduğu soruyla yanaklarım kızardı. Bugün gereksiz fazla utanmıştım "Dalga geçme"

"Ciddiyim. Partoklos olmak sana yakışır"

"O asker, fiziğime gitmez"

"Ne olacak? Artık Partoklos'sun" son cümlesi şakadan çıkmış, itiraz istemez bir sese bürünmüştü
"Beni bir şeylere dahil etmek istiyorsun anladım ama bu kadar ön planda bir rolü oynayamam"

"Sorduğumu hatırlamıyorum"

"Ama-" kulağımın dibinde hissettiğim ses, lafımı boğazıma tıktı "lafımın ikiletilmesini hiç sevmem, Javed." sert sesi karşısında başımı salladım usulca. Onu hep yumuşak biri olarak hayal etmiştim otoriter yönüyle ilk defa karşılaşıyordum.

"Aferim" parmağının tersiyle yanağımı okşayınca başımı yine öne eğdim ama kalbim deli gibi atıyordu "temas sevmediğini söyledin. Öyleyse neden kalbin bu kadar hızlı atıyor? benden cevap gelmeyince esnedi "hadi chessecake yiyelim" o, chessecake koyarken tuvalete gitmek için ayağa kalktım. Bu dengesiz çocuğun amacını anlamak zor olacaktı. 

Seri Katil/ bxbHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin