Seri Katil/ bxb

20

Logan beni bodruma götürüp alnımı öptü. Buraya en son girdiğimden belli temizlik yapmış ve yastıklardan ufak bir yer hazırlamıştı. "Parti bitene kadar burada kal tamam mı? Herkes gittiği an seni gelip alacağım" Kafamı sallayıp yanağını öpünce gülümsedi. "Görüşürüz miniğim"

"Görüşürüz" Son kez arkasına bakıp çıkınca derin bir nefes aldım, stresten ellerim titriyordu fakat bu elime geçmiş en büyük şanstı, batıramazdım.

Bir süre sonra yüksek müzik sesi buraya kadar ulaşınca yastıklara uzandım. Sadece Sebastian'ın gelmesini bekliyordum.

Tam dalmışken adım sesleri duyunca hemen doğrulup merdivenlere baktım. Mini elbisesi, iki taraftan toplanmış saçları ve gösterişli makyajı ile tek kurtuluşum tam karşımda duruyordu. "Javed" deyip sessiz adımlarla yanıma gelerek sarıldı. "Ah Tanrım. Öldün diye o kadar korktum ki anlatamam" Pahalı parfümü ile karışmış lavanta kokulu çocuğa sıkıca sarıldım. "Çok zor oldu ama yaşıyorum" Benden ayrılıp yanağımı uzunca öptü, rujunun izinin çıktığına emindim.

"Çok şükür Tanrım" yavaşça yanıma oturdu. "Her şeyi anlat, en başından" derin bir nefes alıp okulun en başından beri başıma gelen her şeyi teker teker anlatırken şokla yüzüme bakıyordu. Bodruma hapsedildiğim kısımlara gelince ise göz yaşlarını tutamadı fakat 'rimelim çok pahalı' diyerek ağlamamayı başardı. Lisenin başında tanıdığım Sebastian ile aynıydı, sadece çok daha kadınsı olmuştu ve oldukça güzel görünüyordu.

"Ne yapacağız?" dedim her şeyi anlatmayı bitirince. Uzun uzun düşündü ardından bana döndü. "Seni kaçıracağım"

"Ne?" Şokla ona baktım. Bu kadar manyaklaşmış olamazdı. Olamazdı değil mi?

"Ne, falan yok. Kalk kaçıyoruz" Ayağa kalktığında hala anlamsız bir ifadeyle ona bakıyordum. Bu kadar kolay mı sanıyordu?

"Mantıklı bir şey bekleyerek asıl manyaklığı ben yaptım sanırım" Sen iflah olmazsın der gibi baktı bana. "Sen ve mantık takıntın. Sence başka şansımız var mı şuan?"

"Yok ama öylece kaçamayız ki"

"Herkes kör kütük sarhoş. Üst kata çıkıp pencereden atlayacağız. Logan arka bahçenin kapısını açmadı, kimse göremez bizi" Hiç ikna olmamıştım. Bunu anlamış olacak ki yüzümü elleri arasına aldı. "Bak, çok uyduruk bir plan olduğunun farkındayım ama başka şansımız yok. Ya bu işi bu gece yapacağız ya da kaderine razı olacaksın. Şimdi tekrar soracağım Javed. Benimle geliyor musun?"

Deli gibi korkuyordum, başarmamız çok küçük bir ihtimaldi, hiç mantıklı değildi, hiç umut yoktu.

Umut gerçekten yok muydu?

"Yapacağım" Kocaman gülümseyip bana sarıldı mutlulukla, temastan rahatsız olsam da bir şey demedim. "Ama ayağım sakat yürüyemiyorum.

"Ben yardım ederim" Topuklu ayakkabılarını çıkartıp ayağa kalkınca bende ayağa kalktım. Sakat ayağım ile yere basmaya çalıştım ama acıyordu yine de katlanılabilirdi. Kolumu omzuna attım ve Sebastian'ın desteği ile yürümeye başladım.

Merdivenlerden çıkınca kapalı kapı ile karşılaştım. "Hadi Javed. Yapabilirsin" Bir deli cesareti ile açtım kahverengi kapıyı ve yüksek sesli müzik kulağıma doldu. Renk değiştiren ışıklar gözümü acıtırken insanlara baktım. Gerçekten de herkes oldukça dağıtmıştı.

Etrafta Logan'ın olmadığına emin olunca kapıdan çıkıp ardımızdan kapattık ve üst kat merdivenlerinden çıkmaya başladık. "Tuvalete" dedim "Oradan çalılara düşeriz, yumuşak olur" Başını salladı ve bizi tuvalete soktu. Kimse bize dikkat etmediği için oldukça rahattım, bundan cesaret alarak küçük camı açtım. İkimiz de zayıf olduğumuz için belki zorlansak da geçebilirdik. 

"Önce sen" dedim Sebastian'a bakarak. Kafasını olumsuz anlamda salladı. "Senin işin daha acele. Önce sen atla."

"Lütfen Sebastian"

"Bak atlayacaksın"

"Buraya kadar geldim, söz atlayacağım." Kafasını salladı ve yanağımı öptü. "Unutma, yapabilirsin." Ve tereddütsüz aşağı atladı. Ardından nereye düştüğüne bakınca tam hesapladığım gibi çalılara düştüğünü fark ettim. Bu, içimi daha da cesaretle doldururken derin bir nefes alıp atlamak için bacağımı sarkıttım.

İşte tam o zaman kapı açılıp tanıdık bir sima aceleyle tuvalete koşup kustu. Stresle kaskatı kesilirken aşağıdan Sebastian'ın sesini duydum. "Hadi Javed!" kusan kişi de duymuş olacak ki kafasını kaldırıp bana bakınca göz göze geldik.

"Javed?"

"Harlenson?"

İşte şimdi sıçmıştım.

En heyecanlı yerinde kestim biliyorum. Kitap veya karakterler ile alakalı sorularınızı buraya yazın. Final bölümünden sonraki bölümde hepsini yanıtlayacağım.

Ve evet. Finale az kaldı.