Bölüm 5

13 1 0
                                    

duyduğum ses beni 12 yıl öncesine götürdü 12 yıl önce oğuzla yurda geldiğimizde herkesten nefret ederdik biri hariç daha ilk günden saç baş yoluştuğumuz büge, tek gerçek arkadaşım yurtta çok kavga ettik ama hep beraberdik büge, arkadaş canlısı olmadığı için bütün yurttakilerle kavgalıydı ben dahil. bir gece tuvalete kalkmıştım. ama o gün tuvalete gittiğimde bir kapıdan ağlama sesleri geliyordu. kapıyı çalmama rağmen cevap vermedi. kapı arkasından onunla konuştum,

"İYİMİSİN"

"GİT BURADAN" bu ses bügenindi. kısa sürede onu tanımiştım. 

"BANA NE OLDUĞUNU ANLATIRSAN SANA YARDIMCI OLABİLİRİM" dedim fakat hiçbir şekilde yardımcı olmayacağımı biliyordum.

"ANNEMİ GERİ GETİREBİLECEKMİSİN?" diye bağırmıştı. anlamıştım oda bizim gibiydi.

"ANNEN NEREDEKİ?"

"GİTTİ! BENİ ATTI GİTTİ

"BENİMKİDE GİTTİ..."

dediğimde dışarı çıkmıştı. o gün sabaha kadar birlikte ağlamıştık. çok saçma  ağlayınca geçiyormu ? işte çocuk aklı 

o günden sonra bügeyle çok yakın arkadaş olmuştuk. yurttaki herkez bizden nefret ediyordu. büge gerçekten çok inatçı, kavgacı biriydi. ve yurttaki en güzel kızlardan biriydi. bir ara oğuz bile ona yürümüştü fakat hiçkimseye pas vermiyordu.  ben,oğuz ve büge hep yurttan kaçar, akşam oluncada dönerdik her defasında ceza almamıza rağmen yinede kaçardık. bir gün kaçtık ama bir daha gelmedik. ben ve oğuz plan yapmıştık. yurttan kaçacaktık. ben 13, oğuz 15 yaşındaydı. bügeyi zengin bir aile evlatlık alacaktı. bügenin yeni ailesi olacağı için bizim burada kalmak için sebebimiz yoktu. o gün yurttan kaçtık. ne bügeden ne o yurttan bidaha haber almadık. istanbulun hiçbiryerini bilmiyorduk. eski mahhalemize yani menekşe sokağa geri döndük. eski evimiz çoktan yaşlı bir teyzeye satılmıştı. yaşlı teyzenin adı emineydi. emine teyzeyle bir anlaşma yaptık. ben gündüzleri ona bakacaktım. oğuzda bir tamircide çalışmaya başlamıştı. yeni ev alacak kadar birikim yapınca taşınacaktık. zaten emine teyzenin bir ayağı çukurdaydı.

öyle öyle büyüdük işte. bir zaman sonra emine teyze öldü. biz başka mahallede birikimlerimizle ev aldık. ve şimdi hala ordayız.

ve evet büge burada yıllar sonra tekrar yanımızda,

"ee hadi oğuz bak sinirlenmeye başladım. geçelim içeri artık" dediğinde kıkırdadım hiç değişmemiş yine suratı asık, sinirli fakat daha farklı bir şey vardı. büge değişik bakıyordu.

"BÜGE..."  yıllar sonra yine beraberdik ona seslenip kollarımı açtım ama hiçbirşey yapmadı. öylece durdu.  "HELİN

"kızım sarılsana bak sana kollarımı açtım." dedim ama keşke demeseydim. böyle diyince yüzü bir anda düştü.

"GÖRMÜYORUM. HELİN HİÇBİRŞEY GÖRMÜYORUM." duyduklarım karşısında kaskatım kesildi. istemsizce akan gözyaşlarımı tutamadım. ne yani kardeşim körmü oldu?hayır olamaz!

onun üstüne koşup ona sıkı sıkı sarıldım. gözyaşlarım durmadı. onunkide akıyordu yılların acısını çıkarıyorduk. ona ne oldu böyle nerde o eski güçlü kimseye boyun eymeyen kız?

"BEN ÖLDÜM HELİN" dediğinde daha çok ağladım.

"bunu nasıl oldu?" diye öyle bir bağırmıştım ki, kendimi tutamıyordum. yapamıyordum. ona bunu yapanı öldürecek kadar delirmiştim. halada öldürme fikrindeyim.

"kim yaptı sana bunu?" dediğimde hıçkırdı. "kim benim kardeşimi bu hale getirdi!" bağırıyordum. sadece bağırıyordum. o ise hiç konuşmuyor ağlıyordu. "sana bunu yapanı yaşatmıyacağım!" diyerek eve geçerken adını bilmediğim egoist bizi izliyordu. buruk gözlerle bakıyordu. onun yanından geçerek içerde oturdum. öfke vardı kendime ve oğuza onu bırakmamalıydık. mutlu olacağını bilsekte bırakmamalıydık. o bizi hep korurdu. biz sonradan yurda geldiğimiz için çok uğraşırlardı bizimle o ise sert tavrıyla herkesi korkuturdu. bizi korurdu. ama biz onu koruyamadık. 

oğuz, egoist ve büge içeri girince gözyaşlarımı sildim daha sakin bir şekilde "kim yaptı bunu? nasıl oldu?" ona bunu biri yapmıştı biliyorum. hissediyorum. o dünyadaki en dikkatli insan fazla soğuk biri erkeklerle arası pek iyi değil aslında insanlarla arası iyi değil çünkü onu daha önce köpekle konuşurken bile görmüştüm. o dikkatli, planlı biriydi bu nasıl oldu?

"babam" dedi ve sustu. ne yani babası mı yaptı bunu? yine duramadım çığlık atarak,

"SÖYLE NASIL OLDU? SUSMA BÜGE SUSMA!" dediğimde sesim fazla çıkmıştı. sinirden titremeye başlamıştım. çok savunmasız duruyordu karşımda bu halini hiç sevmedim. büge ona bağırınca  yutkundu. evet üstüne fazla gidiyordum ama susmasın konuşsun!

"helin kızı bir rahat bırak sen dışarı çık biraz" oğuzun dediklerine hak verdim. çünkü benim söylediklerim onu daha çok üzüyordu. kapıdan çıkıyordum ki  "ben gelirim seninle"  bu egoist iyice sinirlerimi bozmaya başladı daha niye gitmiyorki!  "kardeşim bir git!" dediğimde kaşlarını çattı. "evde bir kardeşim var. bana yetiyor fazla bile kardeşlik oynamaya gerek yok düş önüme" tam ağzımı açıp bir şey diyecekken oğuz,

"yaramaz bir git!" dedi bunlar benim üstüme oynuyor. "ya siz hayırd-" demeden sözümü kesip, "abini duydun YARAMAZ" yaramaza baskı yaparak dedikleri daha çok sinirimi bozdu ama ortamı germemek için kendimi direk dışarı attım. bu soğuk havada ceketsiz bu sesiz sokakları gezicem bendekide zeka işte. ayağıma kapnın önündeki terliği geçirip yürümeye başladım. bu egoistte arkamdan geliyordu.

"beklesene kızım yemem seni!" dediğinde  ona doğru sinsi bir bakış atarak daha hızlı yürümeye başladım.

"pis sinsi" diye bağırıp koşmaya başladı. biri bunu alabilirmi o koşunca ben daha hızlı koştum. o arkada beni yakalmaya çalışıyor ben kaçıyorum. ayağımdaki terlik kopunca yere yapıştım. bravo tam zamanı bu terliği kim bizim kapının önüne koydu! yanıma soluk soluğa gelince dudağının kenarı kıvrıldı, "şimdi ne yapacaksın?" deyince sinirlendim ve ayağına ufak bir tekme atark dengesini bozdum bu sefer o düştü. hızla ayağa kalkarak kopan terliği bir yere fırlatarak çıplak ayakla kaldım."bende terliksiz koşarım EGOİST ÖKÜZ" diyip koşmaya başladım arkamdan,

"kızım manyakmısın gel şuraya ayağına birşey batacak" 

"sende biraz daha yerde durursan senin başka bir yerine birşey batacak"diyip sesli bir şekilde güldüm. bu sesiz sokakları bizim gürültümüz dolduruyordu.  biraz daha koştuktan sonra arkama döndüğümde  yoktu. ne yani pesmi etti? ne çabuk!  bu fırsatı değerlendirerek ellerimi dizlerime koyarak dinlenmeye başladım. öküz yüzünden  çok yoruldum... kafamı kaldırıdığımda karşımda gördüğüm kişi yüzünden ağlamak istedim. tabiki pes etmemişti. hile yapmıştı!

ANLAT ONAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin