Bölüm 11

6 0 0
                                    

Eray ayağa kalkarak bügeye doğru gidince barkın yumruk yaptığı ellerini sakladı. barkın bu kısa sürede ondan nasıl etkilendi bilmiyorum. ama duygularını saklayamıyor. şimdi bir sorun yok ama büge gözlerini açınca büyük sorun olabilir.

Eray Bügeyi masaya getirdikten sonra hatice teyze yemekleri getirirken ben ve bade ona yardımcı olduk. masaya geçtikten sonra bade oğuza bakıyordu. oğuzda ona bakınca bakışlarını kaçırıyordu. bade gerçekten çok güzel bir kız. abimde çok yakışıklı aslında tatlı olurlar fakat oğuz uzun ilişki insanı olmadığı için, uzun sürmez ve bu kızı üzebilir. ve egoist bu ikisini asla rahat bırakmaz. zaten ilk günden oğuza gözdağı vermişti. herkez yemeğini yedikten sonra oğuz, kubilay ve eray oyun oynadılar. barkın bügeyi odasına bırakıp, badeye ders çalıştırıyordu. galiba bu sene sınavı var. bende sıkılıp kendime kahve yaparak odama çıktım.

balkonun kapısını açtım. içeriye akşamın güzel havası geçiyordu. kahvemi bir kenara bırakarak rahat yatağımın üstüne çıkarak esnemeye başladım. en son kafamı yastığa ters bir şekilde koyarak duvara yaslandım. ayaklarımı duvara doğru atıp amuda kalktım. gözlerimi kapatıp bu serinliğin tadını çıkardım. yatakta amuda şeklinde rahatlıyordum. 

bir anda kapım açıldı. gözlerimi hiç açmadan aynı pozisyonda durarak,

"bu saate beni odamda neden rahatsız ediyorsun! Kimsin bilmiyorum ama kapı çalmayı öğrenmelisin!" Odama giren şahıs hiç konuşmadığı için gözlerimi açtım. Karşımda egoisti görünce hızla ayaklarımı duvardan çekerek yatağa uzattım.

"Ne işin var burada?"

"Asıl senin duvarda ne işin var?" Dediğinde bana afallayrak bakıyordu.

"Rahatlamaya çalışıyorum."

"Böylemi?" Diyince güldüm. Onun bu şaşkın hali aşırı tatlıydı.

"Evet ne var bunda?" Diyerek bağdaş kurarak oturdum. Oda yatağın karşısındaki koltuğa oturdu.

"Eee sen niye geldin bu saate kapımı çalmadan?" 

"Sorularını cevaplamaya"

"Başka zaman mı bulmadin? Belki şuan üstümü değiştiriyordum!"

"Üstünü degistirmeycegini biliyorum" Allah Allah nereden biliyor?

"Üstünü degistirmeycektin çünkü yemeğe indiğinde zaten eşofmanlarını giymiştin" 

"belki dışarı çıkacaktım!" dediğimde kaşlarını çattı,

"bu saattemi?" dediğinde ona hak verdim. bu saatte nereye gidebilirdim ki?

"beni kovaladığındada bu saatte dışardaydık" o gün beni kovaladı. sonrada hile yaptı,

güldü, "unutmamışsın" dedi.

"evet, bana saldıran adama para verdiğinide hatırlıyorum." dediğimde yutkundu. ohh canıma değsin!

dişlerini sıkarak, "helin niye yaptığımı biliyorsun! açma şimdi bu konuları"

"tamam. ne diyim ne dememi istersin?" diyince dudağının kenarı kıvrıldı,

"bilmem meraklı olan sensin" dedi,

"kaç yaşındasın?"

"24" diyince küçük çaplı şok geçirdim. oğuz yaşlarında duruyordu. ne yani bu oğuzdan 3 yaşmı büyük?

"benim yaşımı sormıcakmısın?" dediğimde gözlerimin içine öyle bir baktı ki hemen gözlerimi başka tarafa çevirdim.

"burada soruları sen soruyorsun helin" dediğinde güldüm. tabi ben sorucam!

ANLAT ONAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin