Geçmişin İzleri 2//CHANMİN

9.📜

Haftasonu gelmişti artık, Seungmin oldukça yorgundu. Bu hafta yoğun olarak ders çalışmıştı ve kızı ile oyun oynamaya çalışmıştı. Birbirlerine alışmışlardı,arkadaşları da aynı şekildeydi. Özellikle Felix ve Jeongin ile iyi anlaşmışlardı.

Seungmin'in karnı feci şekilde ağrıyordu,yorganına kendini sarıp dürüm olmuştu adeta. Chan işe gitmişti,Sang Hee odasında oyuncakları ile oynuyordu. Kendi odalarının yanını yapmışlardı.

Chan,hastaneden tanıdığı bir psikolog arkadaşına Sang Hee'nin rahatsızlığını sormuştu. Konuşabilmesi için ikisi de çabalıyordu. Seungmin bunlarla alakalı kitap okuyordu.

Seungmin ağrı kesici içmek için yataktan kalkmıştı. Sang Hee kendi odasından çıkıp Seungmin'in bir bacağına yapışmıştı adeta. Seungmin gülümseyip kucağına almıştı.

Zorlanmıştı tabi,artık eski gücü yoktu. İştahı kesilmiş,kilo kaybetmeye başlamıştı. Yarın doktora gidecekti. Artık iyileşmek istiyordu. Kızı ile rahatça oynamak istiyordu,eşi ile güzel bir uyku çekmek, arkadaşları ile gezmek istiyordu.

"Parka gitmek ister misin prensesim?" Küçük kız başını olumlu anlamda salladı.

Seungmin daha yeni kucağına almasına rağmen, kendini çok yorgun hissetmişti. Sanki tüm enerjisi çekilmiş gibiydi. Vücudunun bazı yerlerinde sarılıklar oluşmaya başlamıştı.

Seungmin,arkadaşlarını aramak için telefonu almıştı. Bu sırada kızı,televizyonda çalan bir şarkıya dans ederek eşlik ediyordu.

Seungmin,Felix,Minho ve Jeongin müsait olduğu için onlar ile gidecekti. Salona girdiğinde dans eden kızını gördü ve yüzünde tebessüm oluştu.

Yanına gidip ellerinden tuttu küçük kızın. Birlikte dans etmeye başladılar. Arada bir sallanıyorlardı,daha sonra zıplıyor,ardından ellerini yumruk yapıp şarkıyı söylüyormuş gibi yapıyorlardı.

Şarkı bittiğinde ikisi de kendini kanepeye atmıştı. Sesli bir şekilde nefes alıp verirken birbirlerine bakıp gülmüşlerdi.

Ağrısı olsa da umursamamıştı. Seungmin'in rol modeli bir şarkıcı veya ressam değildi. Annesiydi rol modeli. Annesi rahatsız olsa bile belli etmez, Seungmin ile oynardı her zaman. Önemli olan kızının mutluluğuydu.

Kızının saçını yaptıktan sonra son kez evi kontrol edip parka gitmişti. Parka geldiklerinde arkadaşları bir banka oturmuş bekliyorlardı.

Küçük kız babasının elini bıraktı ve onlara doğru koşmaya başladı. Seungmin yavaş olmasını söylesede dinlememişti. Minho ayağa kalkıp kucağına almıştı havaya doğru kaldırıp.

"Hoşgeldiniz."

"Hoşbulduk. Yavaşla diyorum daha çok koşuyor."

"Çocuk o daha Seungmin,tabiki de böyle olucak."

"Hayır hayır,ona kızmıyorum. Sadece düşüpte yaralanmasın diye." Seungmin, Felix'i cevaplayıp gülümsemişti.

Seungmin kızına bakmak adına başını çevirdiğin de gördüğü görüntüye herkes gülmüştü. Küçük kız Minho'nun burnu ile oynuyordu,Minho onu öpmeye çalıştıkça itiyordu.

"O zaman siz konuşun bizde oyun oynayalım."

Jeongin ve Felix küçük kız ile birlikte oynamaya gitmişti. Minho arkadaşının ne kadar mutlu olduğunu görmüştü.

"Evliliğiniz nasıl gidiyor?"

"Çok güzel. Aynı masallardaki gibi,okuduğum kitaplardaki gibi. Peki sizin ki?"

"Bizimki mi?"

"Sen ve Jisung yani." Minho sıkıntılı bir nefes verdi. Oyun oynayan çocuklara baktı.

"Jisung'ta evlenmek istiyor. Ama işte ailemin sorun olabileceğini söylüyor."

"Belki biz konuşursak fikirleri değişir."

"Teşekkür ederim Seungmin ama öz oğullarını yokmuş gibi sayan bir ailem var. Onlarla aramı düzeltmeye çalışıyorum ama sonuç hep hüsran. Jisung bana destek olur,birlikte yaparız diyorum ama ağzından çıkan tek cümle ailem."

"İnan ne diyeceğimi bilmiyorum."

"Sorun değil Seungmin. Yanımda olmanız bile yeterli."

Seungmin ona kollarını sardığında Minho'da aynısını yapmıştı. Bu sarılmaya ihtiyacı olduğunu düşünmüştü Minho.

İkili ayrıldıklarında Seungmin'in telefonuna mesaj gelmesi ile ona bakmıştı. Minho oyun oynayan üçlüye baktığında yanlarına gelen kişiyi görmesi ile ayağa kalkmıştı.
Bu kişi Seungmin'in babasıydı...
.
.
.
.
.
.

Herkese iyi günler. Nasılsınız? 2.kitap güzel mi sizce? Görüşmek üzere. Sağlıkla kalın:)