Geçmişin İzleri 2//CHANMİN

17.📜

"Onu görmeye gidecek misin?"

"Sanmıyorum." Seungmin eşinin kimden bahsettiğini bilerek yanıtlamıştı.

Serdikleri örtünün üzerine oturmuşlardı. Chan, Seungmin'i kolunun altına almıştı. Omuzuna yaslanan eşinin başına kendi başını da yaslamış arkadaşlarını ve kızlarını izliyorlardı. Seungmin gözlerini kapatarak Chan'ın beline sarılmıştı.

"Seninle gurur duyuyorum Seungmin." Seungmin başını kaldırıp sıcak bir gülümseme vermişti.

"Yarın işe biraz geç gitmen sorun olur mu?"

"Hayır da, neden?"

"Saat yedide hastaneye gideceğim de. Öğrenmeni istediğim birşey var."

"Önemli birsey mi? İyisin değil mi?"

"Yarın... Yarın öğreneceksin." Seungmin anlık duraksamıştı. Sıkıntılı bir nefes vererek tekrar beline sarılmıştı.

"İyi ki o çikolata kutusunu düşürmüşüm. Yoksa seninle böyle olamazdık belki de." Seungmin kıkırdamıştı.

"Beni hiç bırakma olur mu Seung. Seninle birlikte yaşlanıp kızımızın büyüdüğünü görmek istiyorum."

"Bende." Boğazında bir yumru oluşmuştu.

"Ben biraz daha yüzeceğim. Sonra senle dondurma almaya gideriz."

"Pekii. Bende şimdi Sang'ın yanına gideceğim. " Chan eşinin dudağını öperek ayaklanmıştı. Seungmin de peşinden kalkarak oyun oynayan kızlarının yanına gitmişti.

Denizin kenarına gelip ayaklarının ıslanmasına izin verdi. Chan denizdeki arkadaşlarının yanına giderek derinlere dalmıştı.

"Hey Seungmin! Sende gelsene!" Denizin biraz derinliklerinde olan ve el sallayan Hyunjin'e baktı.

"Ben böyle iyiyim!"

Karnını göstererek demişti. Onun anlayacağını düşünmüştü. Eli ile tamam işareti yapıp denize dalmıştı. Kumdan kale yapan Sang ve Jisung'un yanına gitti.

"Ne güzel olmuş. Ama bozmasın dalgalar?"

"Sen merak etme babası,o amcası ile sağlam yapıyor,bozulmaz."

Sang Hee'nin yanına oturdu ve ıslanmış olan saçlarını düzeltti. "Eğleniyor musun?" Olumlu anlamda kafasını sallayıp gülümsemişti. Yanağından öpüp yardım etmeye başladı onlara.

Denizden çıkan eşine bakması ile birlikte ağzı hayranlıkla açılmıştı. Islanmış olan dalgalı sarı saçlarını eli ile taramıştı arkaya doğru. Su damlaları boynundan karın kaslarına doğru akıyordu. Bu görüntü...

"Seungmin!" Sıçrayarak koluna vuran Jisung'a baktı,imalı bir şekilde gülüyordu.

"Ağzını kapatta sinek girmesin." Kızına baktığında o da gülerek bakıyordu babasına.

"Ne o Seungmin? Gözünü alamadın benden."

Yanlarına Chan'da gelmişti. Uzattığı elini tuttu ve kendisini kaldırmasına izin verdi.

Hâlâ elini tutuyorken kulağına yaklaşıp "kocam değil misin? İstediğim kadar bakarım." Dedi.

O da Seungmin'in aynı şekilde kulağına yaklaşıp "daha yakından bakmak ister misin?"dedi. Belinden tutarak kendine çekti ve boynunu öptü.

"Çocuk var burada çocuk."

Jisung,Sang Hee'nin gözlerini kapatmış arkadaşlarına sırıtarak bakıyordu. Chan eşini bıraktı ve küçük kızının saçlarını karıştırdı.