ON ÜÇ

4.5K 180 44
                                    

Medya: Asafım da Asafım
İyi okumalar...
***

"Anne biz çıkıyoruz!" diye bağıran abime annemden hiç ses gelmemişti. Biz de omuz silkip evden çıktık. Telefonumu cebime sıkıştırıp Zeynep'in koluna girdim. Aslında çok değişiktik değil mi?

Koca koca insanlarız ama çocuk gibiyiz. Bizim mahalle aslında öyleydi biraz. Mesela Burçe teyze, 30 yaşında normal bir kadından daha enerjiktir.

Ya da abim. 27 yaşında ama hala çocuk gibi benimle inatlaşır durur. Bizim ruhumuz çocuk mahallecek. Zeynep bu mahalleye iyi ayak uydurmuştu aslında. Hele abimle olan atışmaları... Gözlerim karşıda gülerek muhabbet eden bizim gruba değdiğinde aralarından bir kişide duraksadı bakışlarım. Gülümseyişi kalbimin derinlerinde bir şeyleri uyandırıyordu sanki. "Abicim sana diyorum." Bana seslenen abimi duyduğumda kendime gelip hızla ona döndüm. "Efendim?"

Abim elleri cebinde, kaşları çatık bir şekilde durdu. Kol kola olduğumuz için ben durunca Zeynep de durmuştu.

"Sen beni duymuyor musun?"
Tereddütle Zeynep'e baktım. Zeynep de hemen anlayıp abimi cevapladı. "Çekirdek alacağız."

Abim bakışlarını Zeynep'e çevirip başını eğdi. "İyi, sen benimle gel." dedi ve Zeynep'in kolunu tutup onu küçük markete doğru sürükledi.

"Bıraksana kolumu öküz!" diye bağıran Zeynep'in sesi uzaklaşmalarına rağmen buraya kadar gelmişti. Hızla adımlarımı bizimkilere doğru attım. Begüm bir şeyler anlatırken göz ucuyla bana doğru bakınca beni görüp el salladı. Gözlerim Civan'ın bana dönen yüzünde gezindi. Gözlerindeki duyguyu tahmin edemiyordum.

"Hoş geldin kuzum!" diyen Meryem ile Civan'da olan bakışlarım hızla ona döndü. Zar zor gülümseyerek ona cevap verdim. "Hoş buldum!" Yavaş adımlarla yanlarına ilerleyip Begüm'ün yanına oturdum. "Eee ne konuşuyordunuz?" diyerek muhabbetlerine ortak oldum. "Havadan sudan işte. Zeyno ile Asaf abi nerede?" Marketi işaret ederek "Çekirdek almaya gittiler." diye cevapladım. Kaşları hayretle yukarı kalktı sonra bir şey demeyerek önüne döndü. Emir abi bana döndü ve "Sen de ne var ne yok?" diye sordu. Gözlerim merakla bana bakan mavilerinde durdu. "Ne olsun her zamanki gibi." Emir abi cevabımla kolunu arkaya atıp "Tekrar bir işe girmeyi düşünmüyor musun?" diye sordu. Sorusu anında vücudumun gerilmesine sebep oldu. Cevap vermeye yeltenmişken Zeynep'in sesi dudaklarımı birbirine bastırmama sebep oldu. "Üç koca paket aldık. Doya doya çitleyin. " Herkes onu mırıltılar eşliğinde onayladı. Arkadan çıkarılan kola şişesiyle dudaklarım keyifle kıvrıldı.

Bardaklar Begüm'ün elindeydi. Kola şişesini Muhammed'in elinden alıp bardaklara doldurmaya başladım. Doldurduklarımı kapış kapış elimden aldılar. En son Civan'ın bardağını doldurup verdiğimde gülümsedi. Ben de gülümseyip kendi bardağımı doldurdum. Çekirdek paketi açılınca sohbet eşliğinde çekirdek çitlemeye başlamıştık. Sohbet onlar etrafında dönerken aklıma takılan çok daha farklı şeyler vardı. Bilinmeyen... İki hafta kadar olmuştu belki de. Ona ilk yazdığımda Begüm oluğunu düşünerek neler yazmıştım neler. Söylediği şeyler bir bir gözümün ucuna geldi. Çok yakınındayım ama bir o kadar da değilim. Ne demekti bu Allah aşkına? Kafam zaten karışıktı daha da karışmıştı bu düşüncelerle. Nasıl benim yazdığımı öğrenmişti? Ya da o bahsettiği kuşlar aramızdan biri miydi? Ya da belki de aramızdan biri zaten oydu. Kafamın içinde dallanıp budaklanan düşüneler iyice ortamdan soyutlamıştı beni. Bana seslenildiğini bile duymamıştım.

"Ay iyice alıklaştın sen. Kuzum sana diyoruz!" diye bana seslendi Meryem. "Hım? Ne diyordunuz? " Gözleri hayretle açılmıştı Meryem'in. "Diyoruz ki, yarınki maça gelecek misin?"

Ben soruyu cevaplayamadan Civan "Açelya sen iyi misin?" diye sordu. Başımı salladım. "Sadece dalmışım öyle endişelenecek bir şey yok." Söylediklerime pek inanmış gibi değildi ama yine de üstelemedi. "Maç diyordunuz. Zeynep sen gitmek ister misin?" Zeynep bana doğru dönüp düşünceli bir ifade ile "Bilmem ki, sen istiyorsan gidelim." diye cevap verdi. Gözlerimi kısıp biraz düşündüm. Her hafta yapılan mahalle maçlarından bahsediyorlardı. Abimler de oynayacaktı yani. Biraz kafam dağılır diye düşünerek "Tamam o zaman gideriz." dedim. Zeynep de hızla başını salladı. Anlaşılan gitmek için hevesliydi ama yansıtmak istememişti. "Saat geç oldu. Evlere dağılalım artık." dedi Civan. Esneyerek başımı salladım. Uykum gelmişti zaten. Hepimiz ayaklanıp çöplerimizi topladık. Çöp kutusuna topladığımız çöpleri de attıktan sonra yürüyerek parktan çıktık.

Şekerli Vanilin|TextingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin