Restorana vardığımızda karnım gerçekten çok açtı. Daisuke boynumu gerçekten çok sert ve acımasızca ısırmıştı, neyseki acısı artık okadar fazla hissedilmiyordu. Beni arabadan indirip belimden tutarak restorana doğru yürümeye başladı. Restoran beyaz temada ferah ve büyüktü, insanın içini daraltmıyordu. Kapıya vardığımızda, insanlar tabikide bizi tanımışlardı.
Normalde benide tanırlardı ama Japonya'da yaşayan bir insanın Daisuke yi tanımlamasını imkanı yoktu. O herzaman alfa omega fark etmeksizin herkesin gözdesi olmuştu.
Etrafımızdaki küçük (!) hayran topluluğunu aştıktan sonra bizim için ayırtılınan masamıza doğru yürümeye başladık. Kendimi sebepsiz yere gergin hissediyordum, sanki her an başımıza bir şey gelebilirmiş gibi. Masamıza oturduktan sonra garsonun siparişlerimizi almak için yanımıza gelmesini beklemeye başladık.
×"Hoş geldiniz bay Araki ve siz...? Herhalde onun partnerisiniz."
-Makoto dan bahsediyor-+"Bu benim eşim Makoto Araki. Lütfen eşime daha kibar olun. Ben hala rica ediyorken."
×"Lü-lütfen kusura ba-bakmayın."
Tabi ya evlendiğimizi medyaya duyurmamıştık. Herhalde bugün Daisuke nin babası duyurur.
Daisuke kendisi için yemek söyledikten sonra bana ne sipariş etmek istedimi sordu. Bende aynını sipariş ettim tabiki.
Haliyle siparişleri beklemeye başladık. Daisuke sürekli gözlerini ayırmadan bana bakıyordu. Tamamen bana odaklanmıştı. Bu yüzden bize doğru yaklaşan, feremonlarını her tarafa yayan omegayı fark edemedi.×"Daisukeeee!"
Bir anda Daisuke nin kucağına oturdu.
+"Kazuki? Burda ne yapıyorsun?!
Boğazım düğüm olmuş, göğsüm sıkışmıştı. Neden böyle hissettiğimi anlam verememiştim.
Daisuke nin kucağındaki Kazuki denen omega Daisuke ye sürünmeye başladı.
+"Ne sikim yaptığını sanıyorsun? Biz ayrılalı iki yıl oldu!"diyip bir anda üstündeki omegayı yere fırlattı. Göz yaşlarım kızarmış yanaklarımdan akmaya başlamıştı.
Yerdeki omega için mi ağlıyordum?
Hayır.
Ben kıskanmıştım.
Ama neden ağlıyordum?
Ömrümde daha önce böyle saçma bir nedenden dolayı ağlamamıştım. Masadan kalkıp, çıkışa doğru koşmaya başladım.
Bundan sonraki 18. Bölüm yazacağım en uzun bölüm olacak^^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Pişmalık |bxb|
Romance"Saat gece yarısına varmak üzereydi ve ben 5 yıldır kaçtığım adamın ayağına gidiyordum. Bir barda buluşmak üzere sözleşmiştik. Çünkü ne kadar kaçarsan kaçayım, her zaman bulmuştu beni ve artık kaçmaya dayanamıyordum. Barın kapısından içeri girmeden...