The weeknd, save your tears
Güzel anılar, mahfolmuş ruhlar, parçalanmış kalpler, hüzünlü anıların diyar kurduğu kalbim külleniyor bu kötü lâhza. Boğazımda koca bir yumru, bileklerimde dün geceden kalan mayhoş bir ağrı. Kollarımda kurumuş kan lekeleri, kabuk tutan birkaç yara.
Taehyung'un yürek yarası.
Hiç bir şey istediğim gibi gitmiyordu. Kendimle açtığım savaş gittikçe büyüyor, Taehyung'da onu çoğaltıyordu sadece. Düşünüyordum, böylesine neden acıyor kalbim bilemiyorum ama sadece düşünmekle yetiniyorum. Kalbim titriyor. Yenisi eklenmiş titreyen bedenime, kalbimi titretiyor. Dün gece, kiraz çiçeği kokan çocuk aniden dudaklarıma yapıştığında kendimi tutamayıp;o beni hızlı ve tutkuyla, beni bitirircesine öperken ona yavaşça karşılık vermem yüzünden. Daha sonra, dudaklarımdan ayrıldığında, "jeongguk." diye defalarca adımı sayıkladıktan sonra sızmıştı omzuma doğru. Onu odasına taşıdım, sonra biraz oturdum baş ucunda.
Geçmesini bekledim.
Cidden bekledim. Bekledim lakin geçmedi, kalbim şiddetle atmayı sürdürdü, beynimde aptalca sorular dönüp durdu. Kalktım daha sonra, Steven'in bana verdiği haplardan aldım birkaç tane. Yetmezmiş gibi, otu sardım. Çektim içime, doldurdum ciğerlerimi. Afalladım biraz ama, aynadan mahfolmuş yüzümle karşı karşıya geldiğimde banyonun dolabında ki jileti alıp kollarımdan bileklerime uzanan derin çizikler attım.
Aynadan gözlerime baktığımda, daha sonrasında damla damla zemine dökülen kanlara baktığımda hiç bir şey hissetmiyordum. Dudaklarıma doğru baktım, baş parmağımı üzerine götürüp dokundum. İçim heyecan doldu, on beşlik bir çocuk oldum bir an.
Daha sonra, Taehyung'un yanına adımladım. O kafayla kollarımı düşünemedim, kanlar damladı belkide zemine ama sadece onun yanına ilerlemek istedim. Vardım, derin nefesler eşliği uyuyordu. Dudakları büzülüp, yüzü kızarmış; terlemiş ve dağılmıştı saçları.
Sikeyim, bu çocuk gerçek olamazdı. Aklımı yerinden oynatıyor, çok fena istememe neden oluyordu. Kiraz çiçeği gibi kokuyor, bana çiçekleri sevdiriyordu. Arkadaş mıydık, neydik, hiç bir şey bilmiyordum. Sadece ona dokunmak istiyordum. Yanında olmak istiyordum, öpmek istiyordum, sevmek istiyordum.
Beni sevsin istiyordum.
Beni hep dün gece kadar güzel öpsün.
Hissizleştim. Kollarımda kan lekeleri kururken ve delice acırken. Duygularımı kaybedip bir canavara dönüşüyordum sanki, sıcak kan her zemine damladığında geçeceğini sanıyordum.
Şimdiyse, tam bu lâhza, dün gecenin zorluğu ile başa çıkmaya çalışıyordum zihnimde. Aynı zamanda Taehyung'u gördüğümde geriliyordum. İkimiz de okula gitmemiştik. Dün gece olanlardan dolayı garip hissediyordum ama Taehyung o kadar normal davranıyordu ki, sabahtan beridir dün geceyi hiç yaşamamışız gibiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
You're So Dark✔taekook
Hayran Kurgu"Nereye gidersen git, kiminle olursan ol; umrumda mı sanıyorsun? Günün sonunda kollarımdasın yine."