37.Bölüm: Uyandım

622 106 101
                                    

Merhabalar canımın canı canımsularım. 💙

👉🏻CANIMSULARIM BURAYI OKUMADAN GEÇMEYİN! OKUYAN HERKES, DAHA BÖLÜMÜ BİTİRMEDEN ALT ÇUBUKTAN YILDIZA BASARAK OYLAYABİLİR Mİ? 👈🏻

Her satıra birkaç yorum bırakır mısınız? Keşfete çıkamadık hâlâ...

Yukarıdaki müziği açalım ve kendimizi kitabın satırlarına bırakalım.

"Bu, Titanic'in bir deniz yıldızı için batma hikayesi..."

İyi okumalar canımsular. 🌊

  🌊

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

***

37.Bölüm: Uyandım

"Bulut Güneş'e kavuşamadı ama mesafeler engel değil!"

Merih'i görür görmez, sanki başımdan aşağı kaynar sular dökülmeye başlamıştı. Onun Güneş'lerde ne işi vardı? Aklım almıyordu. Güneş'i aramak için aceleyle elimi cebime attım. Fakat telefonum yoktu. Telaşa kapılarak diğer ceplerime de baktım ve sonunda arabanın torpidosuna koyduğumu hatırlayarak bir çırpıda uzandım. Hiç zaman kaybetmeden Güneş'i aradım.

Biip... Biip...

Telefon çalıyor, fakat telefonu açmıyordu. Bir kez daha aradım. Ve sonunda bu kez açtı.

"Efendim Rüzgar. Bir şey mi oldu?"

"Hayır bir şey olmadı. Sadece ne yapıyorsun diyecektim."

"Az önce birlikteydik ya? Yemek yiyeceğiz şimdi. Merih'ler gelmiş. İş yemeği için." Dedi ve derin bir nefes aldı.

Bu nefes alışverişinden, durumdan hoşnut olmadığı fakat yanında biri olduğu için konuşamıyormuş hissine kapılarak daha çok endişelenmiştim.

"İstersen mesaj atayım."

"Olur." demesinin ardından telefonu kapatarak hızla bir mesaj yazmaya koyuldum.

"Güneş. Pencereden Merih'i gördüm. Ve gerçekten, onunla yemek yemek istemiyorsan ya da o ortamda bulunmak istemiyorsan lütfen benimle paylaş. Dışarıda bir şeyler yeriz çıkar gezeriz. Sesinden pek hoşlanmıyormuşsun gibi hissettim yalnızca. Yardımcı olmak istiyorum."

"Aslında tam da düşündüğün gibi. Merih'le pek de bir akşam yemeği yemek istediğim söylenemez. Ama ne yazık ki annemler bunun bir iş yemeği olduğunu ve birlikte olmamız gerektiğini söylüyor. Bir gecelik katlanabilirim sanırım."

"Peki." diyerek bitirdiğim mesajlaşmanın ardından, aklım yine de Güneş'te kalmıştı. Bulut'a bundan bahsetmeli miydim, yoksa ben de Güneş gibi 'yalnızca bir akşam yemeği' diyerek geçip gitmeli miydim bilmiyorum. Sonuçta bir yandan düşününce, anne ve babası yanındaydı. Onlar yanındayken bana pek de bir ihtiyacı olduğunu sanmıyordum. Tabii bunu düşünürken, Güneş'in anne ve babasının Merih'i çok sevdiğini es geçiyordum. Sonuçta Merih'in aslında nasıl biri olduğunu bilmiyorlardı. Ve bu onların gözünü boyuyor olabilirdi.

Mesafe: Uyudun Mu? Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin