22. bölüm

2.2K 201 1K
                                    

"F-felix..?"

- 🤡 -

Koştuğu için nefes nefese kalmıştı Felix. Nefesinin daralmasından öte midesi de çok sızlıyordu. Bu kadar koşması yanlıştı ama şimdi umrunda olan tek şey de Hyunjin'in kaçmayı başarıp başarmadığıydı. O sızlanırken yanına yaklaştı ve eğildi Changbin. "Sen neden buradasın? Hyunjin nerede?" Sadece Felix'in duyacağı şekilde fısıldadı.

Felix, midesinin sızısıyla ağzını açıp tek kelime söyleyemedi. Uzun süredir şüpheyle bakan Jiwoo girdi bu sefer lafa. "Anladığım kadarıyla eşin kaçsın diye bizi oyalamaya çalıştın, ancak koca mahallede sen ve Hyunjin dışında palyaço maskesi takan biri yoktur. Onu yakalamadan buradan dönmeyeceğim ve sonrasında da bizi oyaladığın için seni sorguya alacağım."

"Bence yanılıyorsunuz memur Jiwoo... Animatörlük provası yapmak için oldukça elverişli, boş bir sokak burası." 2 girişli odanın bir kapısından gelen boğuk konuşma sesi ile, Felix'te dahil tüm polisler o tarafa yöneldi. Palyaço maskeli başka birisiydi.

Hyunjin olduğunu düşünüp, tam o tarafa koşacakları sırada 2. Girişten başka bir palyaçonun daha görünmesiyle afalladılar. Sanki bir oyunmuş gibi Jiwoo'nun emriyle ayrılıp 2 palyaçonun peşine düştüler, Felix'i de öylece bıraktılar.

Yalnızca Changbin kalmıştı Felix'in yanında ancak o da Felix'in yüzüne düzgünce bakamıyordu. Yine de Felix'in iyi olmadığını açıkça gördüğünden, tam eğilip elini Felix'in omzuna koyuyordu ki Felix kendini geri çekti. Kendinden açıkça kaçınıyordu ve aralarını bu hale getirdiği için kendine kızıyordu.

Elini geri çekti ve "iyi misin?" Diye sordu. Ancak Felix'in cevap vermesine vakit kalmadan, yan taraftaki kapının açılmasıyla ikilinin dikkati o tarafa yöneldi. İçeriden çıkan palyaço maskeli kişi Felix'in yanına adımladı ve ağzında bir şeyler geveledi.

Maskesine bakıp, Hyunjin olmadığını farkettiğinde gerildi Felix. "S-sen kimsin? Uzak dur benden." Sürünerek geri doğru giderken, palyaçonun anlaşılmayan bir şeyler mırıldanarak kendine yaklaşmaya devam etti. Artık gerileyecek mesafesi kalmadığında yalnızca başını eğerek kendisinden uzak durmasını dilemeye devam etti.

"J-ösöng bön jösöng.." Palyaço tekrar anlaşılmayacak şekilde konuşunca Changbin, ensesinden tutarak kendi tarafına çekti maskeli adamı, ardından yumruğunu kaldırıp sordu. "Ne zırvalıyorsun, kimsin sen?!"

"Jösöng döyöröm..." tekrar anlaşılmazca konuşunca Changbin yumruğunu daha da sıktı ve gerdi. Ardından tam tekrar tehtitkarca soracağı sırada adam maskesini çıkardı ve terlemiş olan saçlarını geriye atıp panikle konuştu. "Tanrım Jisung olduğumu söylüyorum sakin ol biraz. Ahh şu maske, Hyunjin bununla nasıl nefes alıyor?"

Changbin, gördüğü yüz ile hemen Jisung'un ensesini bıraktı ve geri çekildi. "Sen burada ne yapıyorsun?" Diye sordu.

"Asıl siz burada ne yapıyorsunuz? Felix'in iyi olmadığını görmüyor musun? Siz polisler, odundan farkınız yok. Umursadığınız tek şey suçluyu yakalamak." Jisung, herzamanki mızmızlanır ifadesiyle konuştu ve Felix'in yanına eğildi. Ardından elini onun karnına koyup sordu. "Neyin var?"

"Yalnızca koştuğum için, önemli bir şey olsa daha farklı bir ağrı çekerdim. Dinlenince geçer. Her neyse önemli değil, burada ne yapıyorsun?" Felix'in yanıtıyla Jisung doğruldu ve yanıtladı. "Hiç sorma, hepsi benim altın ötesi kalpli sevgilim sayesinde oldu. Yoksa Hyunjin denen velet için değmezdi elbette."

Clown / HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin