Delta Leader°VMin•OMEGAVERSE

20

AYOL DURU YB ATTI MİLLET.

*
"Benimde aklımda sen varsın aşkım ve evet çocuklarımız tabiki olacak..." Dedi ve alfasını öptü dudağından....Taehyung'un aşkım demesi en başından beri onu eritip,yakıyorken , öpmesi iyi olmamıştı...Soydu omegasını...Onu dünyadan kopardı saatlerce , kendisi de dünyadan , gerçek hayattan koparmıştı , kâbuslarından koparmıştı...Bunu ona omegası yapmıştı....yaşatmıştı başka kimse değil...Ona kıyamıyordu...Onun her dokunuşunda , her öpüşünde , her baktığında eriyordu...Alfa olduğunu unutuyordu...Taehyung bu duyguları daha önce kimsede yaşamamışdı,yaşıyamamıştı.....

***

Taehyung'dan

*

İlk defa güzel bir sabaha uyandığını hissediyordu Kim Taehyung. Omegasını çok fazla yormuştu son zamanlar da. Bir de saçma sapan rüyalar görüyordu ki bir kere olmuştu bu.

Aklına üç gün önce Minho'dan ve Yuta'dan istediği istekler aklına gelmişti... Minho hala Hyunjin'i bulup getirememişti ki bu kolay bir işti ama görünen oki pek umursamamıştı. Daha sonrasında nasıl azarlayacağını düşündü onu. Yuta'ya gelince Hyunsuk,Doyoung,Jaehyuk ve Asahi'yi getirmesini... Aynı zamanda da Taeyong'u da bulup ondan Lucas, Hendery,Jaemin ve Shatora'yı bulup gelmeleri gerekiyordu. Ama ne kadar şaşırtıcı ki o da yapmamıştı. Aslında gelişmelere bakarsa birkaç kişiye ihtiyacı kalmamıştı. Hyunjin, Taeyong, Lucas, Hendery ve Shatora ona yeterdi. Shatora'yı sadece Jimin ile tanışsın diye istiyordu ki onun için çok uğraşmaya gerek yoktu. Gunwoo'nun omegasıydı artık o kolayca gelebilirdi. Ama Gunwoo'da öyle kolayca bulunabilen birisi olmasa da bir kaç gün önce konuşmuşlar hatta arkadaşına 'Yanıma gelirsin. Yarın kesinlikle benimlesin.!' demesine rağmen görüşememişler di. Emin diki Jimin yüzünden uğramaya çekinmişlerdi. Ama unuttukları daha mantıklı geliyordu. 'Neyse Gunwoo, Shatora'yı halleti diyelim bari...' dedi içinden.

Ama bu sabah işlerini düşünmek gibi şeyler istemiyordu. Omegası ile ilgilenmek hatta onu halk ile tanıştırmak istiyordu. Ama bir o kadarda hızlı davranıyormuş gibi de hissediyordu.

Tzuyu'nun tamamen kalktığından da emin olması gerekiyordu da.

Bunları düşünürken hala yatakların da omegasına sarılmış aurasını olabildiğince içine çekiyordu. Omegalardan ve feromonlarından nefret eden Kim Taehyung'un son hali buydu.

Aslında günlerdir uyuyormuş gibi geliyorduda. Artık istemesede ilgilenmesi gereken işler olduğunu da biliyordu.

Şuan ise sadece kalkıp omegasına sürpriz kahvaltı hazırlamaya çalışıp evi mi yaksam diye düşünüyor ya da önce bir duş alıp güzel omegasını öperek uyandırıp onu da yıkayıp, giydirip beraber mi kahvaltı kahvaltı hazırlasak mı diye düşünüyordu... İkinci kesinlikle daha mantıklıydı.

Tekrar omegasının kokusunu içine çekip yavaşça sarılmasından ayrıldı ve kendini duşa attı. Altına bir boxer ve uzun eşofman altı çekip hala güzelce yatakta kıvrılmış uyuyan omegasının yanına doğru adımladı.

Çok güzel di omegası. Kızarmış yanakları, dolgun dudakları ve kalçası, ince beli, gözleri, pürüssüz vücudu, bembeyaz teni. Melek gibiydi. Onun omegasıydı. Başka kimsenin değil. Sahi Kim Taehyung'da onun alfası mıydı?. Şimdi sırası değil di bunu düşünmenin..

Okşadı uzun ve ince parmaklarıyla yanağını ve saçını dokunmaya kıyamıyor gibiydi. Mırıltılar çıkartıp hafif kıpırdandı bebeği. Öptü hafifçe kızarmış, kıvrılmış dolgun dudağından.

Ama yetmedi bir kere ve bir kere daha öperken onun omegası gözlerini araladı hafif hafif. Güzel gözlerini. Gözlerinden de öptü Kim Taehyung, Kim Jimin'i.

"Günaydın güzelim."

"Günaydın alfam..."

Hala kendine gelememişti küçüğü. Yoksa biliyordu ki çıplaklığından dolayı çok utanırdı. Ama açıklama yapmak istemiyordu Kim Tae. Kucağına aldı omegasını. İlk başta irkmişti Jimin. Sonra da birden gözünü daha çok aralamıştı. Çok fazla utanıyordu. Çıplaklığını alfasının kucağında küvete taşınırken farketmişti belli ki.

Tae şaşırtmak istercesine öptü küçüğünü yanağından. Evet, istediği de olmuştu. Utanmış ve şaşırmıştı küçüğü ilk başta ama sonra kendisi de yanağında omegasının dudaklarını hissetmişti. Uzun ama minik ve saf sevgili bir öpücüktü bu.

Yavaşça da küvete bıraktı küçüğünü. Sevsin diye şeftali bombası atmıştı. Küçüğü naz yapıp sesini bile çıkartamadan yıkamaya başlamıştı bile...Sonrasınsa kurulamış, kremini sürmüş, giydirmişti. Uzun ama güzel bir sessizlikti sanki.

"Hadi meleğim kahvaltı hazırlayalım sonra da bir sürü vaktimiz var ne istersen onu yaparız olur mu?"

Jimin ise alfasına gözleri dolu bir şekilde bakıyordu. Biliyordu ki Taehyung mutluluktandı... Akmadan sildi meleğinin yaşlarını. Gözlerinden öptü onu.

.
.
.

Ne zamandır böyle güzel bir kahvaltı yapmıyordu acaba?

Şimdi ise daha akşam olmamasına rağmen bir film açmış izliyorlardı. Yani Jimin filmi izliyordu. Tae ise omegasını.Çok güzel di omegası her şeyiyle güzeldi. Kusursuz insan yoktur kelimesini yok edecek kadar güzel di. Öğleden sonraya doğru bir yürüyüşe çıkmalı ve halkı kontrol ederken bebeğide yanında olsun istiyordu. Ona nasıl bakacaklarını tahmin etsede onun olanı öğrendikten sonra kimse buna cürret edemeyecekti. Onun aurası, feromonu değil tek bir ciddiyeti bile yeterdi bunun için.

"Ahh güzel  ve sorunsuz bir gün sonunda..."

"Evetttt Alfamm. Geldiğim günden bu yana en sorunsuz gün bugünnn-"

Birden kapının çalması ile omegası irkilmişti.

"Sen otur güzelim ben bakarım."

"Tamam alfam."

Kim Taehyung kendisinin yavaş diyeceği büyük adımları ile kapıya doğru adımladı ve bıkkınlıkla kapıyı açtı. Ama karşısında kapısına bir daha asla cesaret edip de gelemez dediği kişi duruyordu...

"Tzuyu?..."

*
*
***

Heheg bakın bakalım ben picmiyim evet ldnelenele
Özlendiniz sakızlı noodlerim bayadır yoktum iyisiniz ins.
Atalım dedik yb iste heheh dlhdpebepen

<3