MÜHÜRLENMİŞ(Minsung-Omegaverse)

Bölüm 17

"Ne saçmalıyorsun sen!! Defol evimizden!!" Alfa Felix'in üstüne yavaş yavaş ilerlerken Felix bağırmaya başlamıştı.Kalbi deli gibi hızlı atıyordu,ne yapacağını bilmeden geri geri ilerlerken arkasında ki bedeni hissetmesiyle derin bir nefes verdi.

"Bu nasıl bir ego,kim oluyorsun da bana sahip olabileceğini düşünüyorsun?" Seungmin alayla Alfaya doğru adımlamıştı.Yüzünde ki alaycı gülümsemeyi gören yabancı Alfa Seungmin'in burnunun dibine kadar girmişti.

"Biliyor musun en çokta bu cesaretin beni etkiledi.O gece ki korkusuz tavrın hala hafızamda." Alfa Seungmin'in boynuna doğru burnunu yaklaştırmak için hamle yaptığında Seungmin geriye doğru sendeledi.Alfa kirli oynuyordu,şimdiden Seungmin'i etkilemek için feromonlarını salgılamaya başlamıştı.

"Kes şunu pislik!! " Seungmin kurduna dönüşüp adamın üzerine atladığında Alfa çoktan dönüşmüştü.

Felix korku dolu gözlerle olanları izliyordu.Resmen donup kalmıştı.Kendine gelip panikle yukarı Minho'nun odasına doğru koştu bağırırken.

"MİNHO!!!!"  

Minho uykulu gözlerle kapıyı açıp ilerlediğinde Felix'in korkmuş bakışları onu panikletmişti.

"Ne oldu Felix!! "

"Seungmin! Onlar... Bahçede! Yabancı Alf.." Felix öyle çok korkmuştu ki,korkudan cümlelerini bile toparlayamıyordu.Minho az çok ne demek istediğini anlamıştı.Hızla bahçeye doğru koşmaya başlamıştı.

Bahçesinin kapısına geldiğinde karşılaştığı manzara karşısında şok olmuştu.Alfa Seungmin'i boynundan yakalamış pes etmesi için güç uyguluyordu.Seungmin'in kurdu resmen Alfanın karşısında titriyordu.

Minho daha dönüşemeden yandan siyah kürklü bir kurdun onlara doğru koştuğunu farketti.Büyük bir atlayışla bahçe çitlerini atlayarak geçmişti.Yüksek sesli uluması yabancı Alfanın dikkatini dağıtmıştı.Bakışlarını ona çevirdiğinde Minho da bu fırsatı kullanıp farkettirmeden kurdun üzerine atlamıştı.Büyük bir vahşilikle kurdun boğazını dişlerinin arasına alan Minho Seungmin'in den onu uzaklaştırmak için çekiştiriyordu.Bu çekiştirmeyle yabancı kurdun boynu yırtılma noktasına gelmişti.Çitlerden atlayıp yanlarına koşan kurt tek bir hamleyle Alfa'nun bacağını koparmıştı.

---

"Nasıl haberin oldu?" Seungmin yatakta Chan'a sarılmış bir şekilde yatarken mırıldanmıştı.Yeni günün ışıkları hafiften odaya dolarken biraz olsun sakinleşmişti Seungmin.

"Yatağıma yattığımda nefesim kesiliyor gibi hissettim.Okadar çok huzursuzdum ki evde duramadım daha fazla.Sonrada farkında olmadan kendimi sizin evin önünde buldum."

"Hissetmiş olmalısın.." Seungmin kollarını daha sıkı Chan'ın beline sararken karşılık vermişti.O an yerde kıvranırken karşısında Chan'ın kurdunu görmeyi beklemiyordu.Kırmızı bir çift gözle göz göze geldiğinde boynundaki acıyı unutmuştu resmen.

"İyi ki gelmişim Seungmin.Seni o halde gördüğümde aklımı kaçıracaktım neredeyse."

"Sakin ol iyiyim Chan.Minho pansuman yaparken ne dedi duymadın mı? Çok derin değilmiş yara."

"Canının acımasına dayanamam Seungmin.Bir yerine en ufak bir şey olsa benim canım bin kat acıyor."

---

"Ölü kurdu ne yapacağız?" Changbin ve Minho evin salonunda sakinleşmeye çalışıyorlardı.Resmen açık bir şekilde saldırıya uğramışlardı.Bu kurtlar için çok önemli bir meseleydi.Kimse kimsenin bölgesine girip böyle bir şey yapamazdı.Konsey'in belirlediği kararda onları serbest bırakıyordu.

'Kim,bir ailenin yada sürünün bölgesine izinsiz girerse ve zarar verirse,o bölgenin üyeleri o kişiye zarar verebilirdi yada öldürebilirdi.Eğer savaş başlatırlarsa iki sürü arasında ki meseleye konsey karışmayacaktır.'

"Kim olduğunu biliyor musun?" Minho bakışlarını Changbin'e çevirdiğinde Changbin bütün öfkeyi vücudunda hissetmişti.

"Sanırım daha önce onu görmüştüm.Eric'in tayfasından."

"Ah! Şu Eric! Adını çok duymaya başladım bu sıra.Adresini biliyor musun?" 

"Evet.." Changbin tereddüt etmişti söyleyip söylememekle.Minho'nun bu öfkesi onu bir tık korkutmuştu.

"Kalk,onlara güzel bir hediye bırakalım." Minho yerinden fırladığında istemese de onu takip etmişti.

Minho ölü bedeni arabaya yükledikten sonra arabaya çalıştırdığında Changbin'e döndü tekrar.

"Adresi tarif et."

Uzun bir yolculuktan sonra nihayet evin önüne gelmişlerdi.İki katlı villaya göz gezdirdiğinde ortalıkta kimse görünmüyordu.

"Şimdi ne yapacağız?" Changbin'in sorusunu cevapsız bırakan Minho hızla kapıyı açıp arabadan indi.

"Minho! Ne yapıyorsun?" Bagajın kapağını açmaya çalışan Minho'yu durdurmaya çalışan Changbin paniklemeye başlamıştı.Çünkü bu yaptığı hiç doğru değildi.Eğer planladığı şeyi yaparsa o sürüye savaş açmış olacaktı.

"Ne yaptığımı çok iyi biliyorsun Changbin,bırak kolumu!"

"Minho başımız belaya girecek.Bizim bir sürümüz bile yok,sekiz kişi onlarla baş edemeyiz."

"Kardeşimin boğazına o pis dişlerini geçirmeyecekti Changbin!!" 

Minho'nun gözü tamamen kararmıştı.Hızla bagajdaki bedeni omzuna atıp demir kapıya yöneldi.Ortalıkta kimse yoktu,güvenlik bile.

"Minho yapma!!"

Demir kapıdan girip evin kapısına kadar ilerlemişlerdi.Minho ölü bedeni kapının önüne fırlatırken yüzünde mimik oynamıyordu.Yumruklarıyla kapıyı çalmaya başladığında,bağırmaya da başlamıştı.

"Çıkın dışarı!!"

Kısa bir süre sonra kapının aralanmasıyla Minho kapıyı tekmeleyip içeri dalmıştı.

"Ne istiyorsunuz lan benim ailemden!!" Minho yumruklarını Eric'in suratına sallarken bağırıyordu.Olayın şokunda olan Eric herşeyden habersizdi.

"NE OLUYOR LAN!! HANGİ HAKLA EVİME BÖYLE GELİP BANA SALDIRISIN!!" Eric karşılık vereye başladığında Changbin araya girmeye çalışıyordu.

Eric'in gözü bir an yerdeki kurda değdiğinde donup kalmıştı.

"MİNGİ!!!!" Eric üzerindeki bedeni ittirdiğinde ölü bedene doğru koşmuştu.Göz yaşları yanaklarından akarken kurdun tüylerini okşuyordu.

"Neden yaptınız bunu!! Neden öldürdünüz abimi!!!" 

"Abin büyük bir yanlış yaptı Eric,bunun cezası ölümdür." Minho soğuk kanlılıkla konuştuğunda hızla çöktüğü yerden kalktı.Minho'nun yakasına yapışırken hala gözlerinden yaşlar süzülüyordu.

"Seni öldüreceğim!! "

"Mingi,Minho'nun evine izinsiz girip kardeşine saldırdı!" Changbin araya girip konuştuğunda Eric bu sefer ona dönmüştü.

"Bu muydu yani? Bu yüzden mi öldürdünüz abimi?İnanamıyorum size! "

"Kimsenin bölgesine izinsiz giremezsin Eric,bu bir suç."

"Bu yaptığınızın bedelini çok ağır ödeyeceksiniz!" Eric'in bakışlarındaki intikam ateşi Minho'yu güldürmüştü.

"Kim aileme saldırırsa aynı manzarayla karşılaşacak!" Minho alaycı bir gülüş takınıp evden çıkarken arkalarında ki beden bağırmaya devam ediyordu.

"Çok yanlış yaptın Minho.Umarım onları koruyabiliriz." Changbin kendine güvense de yine de içinde bir korku vardı.Arkadaşlarını,kardeşini,en önemlisi de Felix'i koruyabilecek miydi?

"Bana savaş açtıklarına pişman olacaklar..."