Minho sabah mektubu aldığından beri odasında tepkisiz bir şekilde oturuyordu.Onun için herşey bitmişti.Yenilmişliği kabullenmişti.Felix ve Seungmin onun bu halini gördükçe deliye dönüyorlardı.
"Gerçekten bütün gün burada böyle mi duracaksın? Hala bir umut var biliyorsun dimi Minho!"
Seungmin şuan Minho'yu tokatlamak istiyordu.Yanına gelip iki elini omuzlarına koyup onu sarstı.
"Pes etmeyeceksin anladın mı beni! Vazgeçmeyeceksin kendinden,eşinden!" Minho bakışlarını Seungmin ile buluşturdu ama hiç bir duygu barındırmıyordu gözleri.
"Ölmenize izin vermeyeceğiz Minho! Jisung'un Alfa olduğu bile belli değil daha hem,test yaptırmalarını talep edebiliriz." Bu sefer Felix konuştuğunda Minho kafasını iki yana sallayıp derin bir nefes verdi.
"Onu koruyamadım,eşimi koruyamadı.Bana güvenmişti,onu koruyacağıma söz vermiştim.." Gözlerinden yaşlar süzülmeye başladığında sesi titremişti Minho'nun.
"İğrenç bir eşim! Onu haketmiyorum!"
Yerinden kalkıp hızla çıkış kapısına doğru ilerlemeye başlamıştı Minho.Seungmin ve Felix onu ne kadar durdurmaya çalışsa da başaramamışlardı.
Jisung'un dedesi resmen bir kaç gün içinde çökmüştü.Bir kaç saat önce Andre gelip ona konseyde ki Minho'nun amcasıyla ilgili bilgi vermişti.Her ne kadar Minho amcasıyla bu güne kadar hiç tanışmıyor olsa da şanslarını demek istiyorlardı.Bay Lee çocuklarını Andre'ye emanet etmişti.Ölüm pahasına bile olsa onları korumakla hükümlüydü.
Minho'nun babası ve kardeşi yıllar önce mevki konuları yüzünden büyük bir kavgaya girmişti.Minho'nun dedesi konseyde çalışırken Minho'nun babasını da yanına almak istediğinde kardeşi kıskançlık duygusuna kapılıp büyük zararlar vermeye başlamıştı.Sürekli saldırılar düzenleyip kardeşini öldürmeye çalıştığında tamamen bütün bağlarını yok sayıp Minho'nun babası onları terk etmişti.Kuzeyden Güney'e taşındığında eşiyle tanışmışlardı.Evlenip Minho doğduğunda ve Jisung ile karşılaştığında yıllarca konuşmadığı babasıyla tekrar irtibat kurup Kuzey'e gelmişlerdi.
Kardeşi bu süre zarfında konseyde iyi bir yer edinmişti.Babasıyla görüşse de kardeşinin yüzünü bir kez bile görmemişti.
"Minho'nun amcasının yardım edeceğini düşünüyor musun Andre? Bu anlattıklarına göre Minho'yu aileden sayacağını sanmıyorum." Jisung'un dedesinin konuşmasıyla Ande koltukta doğrulup alnını ovmaya başlamıştı.Jisung kaçırıldığından beri günlerdir neredeyse bir kaç saat uyumuştu.Her yerde onu aramıştı ve konseyden mektup geldiğinde en azından sağ salim konseye teslim edileceğini düşündü.
"Denemeliyiz efendim.Zaten Jisung teslim edildiğinde test talep edeceğiz.Anlattığınıza göre gözlerinde renk değişimi olmuş ve Omega belirtileri gösteriyormuş."
"Yarın umarım bizim için şanslı bir gün olur."
---
Minho evden çıktığından beri ormanda öfke ve acıyla koşuyordu.Kurdu kendini ölmek istiyordu,eşini koruyamadığı için kendini suçluyordu.Yetersiz bir eş yaşamamalı diye içinden geçirip duruyordu.Uçurumun kenarına geldiğinde siyah kusursuz tüylü kurt adım adım ilerlemeye başlamıştı.Bir adım daha attığında ayağın altındaki topraktan kopan parçaların aşağı düşüşünü izlemeye başladı.
Kurdu kendini ölüme terk etmek istese de Minho bunu yapmak istemiyordu.Yarın Jisung'u görebilecekti çünkü.Günler sonra eşiyle tekrar yan yana gelecekti.
"Çok kızgın mısın bana Jisung? Seni koruyamadığım için öfkeli misin? "
Gözlerinden yaşlar akarken aynı cümleleri tekrar edip duruyordu Minho.
"Kimbilir ne haldesin? Sana neler yaptılar,ben hiç bir şey yapamadım Jisung! Aptal,güçsüz bir Alfayım! "
"Sen çok güçlü bir Alfasın Minho..Benim Alfamsın!"
Minho duyduğu tanıdık sesle hızla arkasına döndü.
"Jisung! "
Minho hızla ayağa kalkıp yanına koştuğunda kollarını sevdiği bedene sardı.Öpüp koklarken hala inanamıyordu gerçek olduğuna.
"Hayal mi görüyorum Jisung? Delirdim mi yoksa? " O çok sevdiği tatlı kıkırtı kulaklarına ulaşmıştı.
"Delirmedin Minho,buradayım.Seninleyim.."
Jisung sevdiği adamın feromonlarını kokladığında rahatlamıştı.Yaşadığı o bütün iğrenç anlar bir anda uçup gitmişti aklından.Huzurluydu şimdi,güvendeydi tekrar.
"Özür dilerim Jisung! Çok özür dilerim,seni koruyamadım! Affet beni lütfen! Her şey benim yüzümden oldu!"
"Şşt,sakin ol Minho.Senin bir suçun yok ki , sadece ben dikkatsiz davrandım."
"Sen,sen nasıl kurtuldun onların elinden?"
Minho kendine gelmeye başladığında Jisung'un yüzünde ki morlukları ve kanları yeni fark ediyordu.Vücuduna baktığında kanlar her yerindeydi.
"Jisung ne yaptın sen! Bu kimin kanı?"
Minho paniklemeye başlamıştı.Kanın kokusu o kadar yoğundu ki şuan fark ediyordu.
"Eric..Artık öyle biri yok! Onu parçalara ayırdım Minho.Bize dokunmaya çalıştı,bana sahip olmaya çalıştı Minho! Dayanamadım,kurdum bedenimi ele geçirip onu parçaladı!"
Minho duyduğu şeyle donmuştu resmen.Jisung'a dokunduğunu duymak deliye döndürmüştü..Sinirle dönüp dururken yanındaki ağaca sert bir yumruk attı.
"Sakin ol Minho.İntikamımı aldım,kimsenin bize dokunmasına izin vermem."
"Bize? Beni korumak zorunda değilsin Jisung,asıl ben seni korumak zorundayım."
Minho yanlış anlamıştı kelimeyi.Bize derken bebeğini kastediyordu Jisung.Oradan çıktığından beri birini ölmesine değilde hamile olmasına şaşırıyordu.Yol boyunca sadece bunu düşünmüştü.Karnında yeni oluşmaya başlayan bebeğini..
"Minho ben hamileyim!"
Jisung aniden konuştuğunda Minho donmuştu,gözünü bile kırpmıyordu.Bir söyleyecek gibi olup dudaklarını aralıyordu ama dudaklarından hiç bir sözcük çıkmıyordu.Yarın idam edilebilirlerdi,bu güzel habere bile sevinememişti.Gözünden yaşlar akarken sımsıkı sarıldı Jisung'a.
"Şuan mutluluktan havalara uçmam gerekiyordu ama ben sevinemiyorum bile Jisung! Bu güzel haberi kutlayamıyoruz bile.Yarın konseye çıkacak olmamız...Sonumuz ne olacak bilmiyoruz,seni ve bebeğimizi yaşatmak için elimden geleni yapacağım Jisung."
"Gidelim buralardan Minho,kaçalım.Uzakta,herkesten uzakta sadece üçümüz .Kimse bizi bulamasın."
Jisung'un heyecanla söyledikleri Minho'yu anlık düşündürmüştü.Nereye gideceklerdi ki? Her şekilde onları bulurlardı.
"Gidemeyiz Jisung,eninde sonunda bizi bulurlar.Sonsuza kadar kaçak yaşayamayız,çocuğumuzu kaçak bir şekilde büyütemeyiz."
"Burada kalırsakta büyütemeyeceğiz Minho! "
"Büyüteceğiz Jisung,Andre ve dedenin planları var.Ben onlara güveniyorum,onlara güvenmeliyiz...."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MÜHÜRLENMİŞ(Minsung-Omegaverse)
Werewolfİki Alfa'nın mühürlenmesi yasak olan bir bölge de yaşanılan aşk.Yaşadığı yerde kabul görecekler miydi? Ölüm cezası mı alacaklardı yoksa kendilerini kabul ettirecekler miydi? Her şey belirsizdi. Omegaverse Mpreg Minsung ChanMin ChangLix Hyunİn