MÜHÜRLENMİŞ(Minsung-Omegaverse)

Bölüm 37

Önceki bölümü okumayı unutmayın, bugün 2 bölüm attım..

"Beni cezalandırıyor musun Sigma? Bana meydan mı okuyorsun bu küçücük halinle?"

Jisung delirmek üzereydi.Kurdu öfkeden çıldırıyordu.Kızına zarar vermemek için kendini zor tutuyordu.

"Jisung aşağı inip sakinleş!" Dedesi sert bir tonda Jisung'u uyardığında öfkeyle soludu kızının kurt formunda ki gözlerine bakarken.

Kapıyı arkasından çarpıp aşağı indiğinde hala sakinleşmemişti.Nasıl böyle bir şey mümkün olabilirdi ki? O daha nereydeyse 3 aylık bir bebekti.Böyle birşeyi yapmaya gücü nasıl yeterdi?

Daha fazla burada duramayacağını anlayıp hızla evden çıkıp kurt formunda Minho'nun evine doğru koşmaya başladı.Her ne kadar şuan onu görmek istemesede olayları anlatmak için gitmek zorundaydı.Kapının önüne gelip kapıyı yumruklamaya başladığında saniyeler içinde kapı açılmıştı.Karşısında dağılmış bir Minho vardı.

"Jisung?"

"Herşey senin yüzünden oldu! Herşey! " Sinirle söylenerek içeri girdiğinde Minho hiçbirşey anlamamıştı.

"Bunun için mi geldin buraya?" Minho'nun düz bir şekilde konuşması Jisung'u daha da kızdırmıştı.Her halinden sarhoş olduğu belliydi.

Tek kelime etmeden boynunu açıp Minho'nun gözünün içine soktuğunda Minho sendelemişti.

"Mühür?" Ağzından zar zor tek kelime çıkmıştı Minho'nun.Resmen şuan içinde deprem oluyordu.

"Mühür diye bir şey kalmadı Minho! En kötüsü de ne biliyor musun bunu Sulli yaptı!"

"Bu nasıl olur?" Minho şok üstüne şok yaşıyordu.Beyni durmuştu sanki.

"Neden biliyor musun? Sırf beni cezalandırmak için! Sırf senden uzaklaştım diye! O küçük aklıyla beni cezalandırıyor!" Jisung'un sesi tüm evde yankılanıyordu.

"O böyle birşey yapamaz Jisung! Kızımıza suçu atmaya çalışma! Artık beni sevmediğin istemediğin için mühür silinmiş olmalı ve buda çok doğal." Minho alaylı bir şekilde gülmüştü.

"Gerçekten gülüyor musun şuan karşımda? Beni mi suçluyorsun?" Jisung inanamıyordu Minho'nun dudaklarından dökülen kelimelere.

"İstediğin olmuş işte sevinmelisin! Artık hiç bir bağımız kalmadı.Aptal öfkenle herşeyi mahvettin!" 

Minho alkolün verdiği etkiyle saçmalamaya başlamıştı.Bir başına bu evde kaldığı için,ailesi paramparça olduğu için... Her şey onu bunaltmıştı.Kurdunun depresyonu içini yiyip bitirirken şimdi de bu mesele çıkmıştı.

"Sana yazıklar olsun Minho!" Jisung'un sinirden gözleri parlarken Minho koltuğa kendini atmıştı.Öfkeyle yMinho'nun yakasına yapışıp sarsarken bağırışları devam ediyordu.

"Ne istiyorsun daha benden Jisung! Ne! Sen bu kapıdan seni istemiyorum diyerek çıktığında ne hale geldiğimden haberin var mı? Senin yüzünden kurdum intihar etmek istiyor! Gelmişsin bana hala Sulli yaptı diyorsun! Sulli yapsa ne olacak bunun suçlusu sensin! Kim bilir onun yanında neler dedin de sinirlendi.O herşeyi anlayan özel bir bebek,dikkat etmeliydin o zaman onun yanında konuştuğuna!"

"Ben sadece bir varsayımda bulunmuştum ki...Sadece eğer tekrar biraraya gelemezsek üzülmemesini söylemiştim.." Jisung ellerini Minho'nun yakasından çekip dizlerinin üstüne yığılmıştı.Gözyaşları akarken kalbinde ki acı nefesini kesiyordu.

"Sana inanamıyorum Jisung! Gerçekten şuan ne istiyorum biliyor musun? Herşeyi boşverip uçurumun kenarından kendimi atmak istiyorum! Çünkü bu olanların suçlusu olmaktan çok sıkıldım."

Jisung Minho'nun dediğiyle irkilmişti.Bir an Minho'nun onu yaptığını hayal etti.Hayır! Bunu yapmasına izin vermezdi,onu sonsuza kadar kaybet istemiyordu içten içe.Ne kadar kızgın olursa olsun,istemiyordu.Şuan kurdu bile olanlara şaşırıp bir köşeye sinmişti.Tamamen karmakarışıktı.Mühür silinmiş olsa bile hala Minho'suz bir hayat istemiyordu.

"Tekrar mühürle beni!" Düşüncelerden sıyrılıp bir anda çıkmıştı ağzından kelimeler.

"Saçmalama Jisung! Bunu yapmayacağım!" Minho'nun alaycı cevabına karşılık yavaşça yerden kalkıp kucağına doğru ilerledi.

"Ne yaptığını sanıyorsun!" Jisung tamamen Minho'nun kucağına yerleştiğinde onu itmeye çalışmıştı.

"Mühürle beni Minho!" Jisung Minho'yu öpmek içn bir hamle yaptığında onu sertçe kucağından itmişti.

"İstemiyorum Jisung! Git buradan!"

"Minho lütfen! Ben,sadece kafam karışıktı ve kurdum öfkeliydi.Şuan hiç öyle hissetmiyorum,kurdum bile bu olanlara üzgün."

"Bunun için artık ne gücüm var,ne de isteğim! Ben kızımın yanına gidiyorum,ister sende gel istersen burada kal!"

Minho evden çıktığında Jisung'ta onun peşinden gitmişti.Hızla atan endişeli kalbini sakinleştiremiyordu.Resmen Minho'yu tamamen kaybetmiş olmanın endişesi tüm vücudunu sarmıştı.

Evin önüne geldiklerinde Minho hızla yukarı kızının yanına çıkarken Jisung aşağıda kalmayı seçmişti.Hala onu görmek istemiyordu.

Minho odaya girdiğinde yatakta yatan beyaz kürklü küçük Sigmayla karşılaşmıştı.

"İnsan formuna dönüşmüyor,ne kadar söylesem de." Dedesi bıkkınca konuşmuştı.Ne kadar uğraştığı her halinden belliydi yaşlı adamın.

Minho kızının yanına yaklaşıp yatağın ucuna oturduğunda yavru kurt kafasını kaldırıp Minho'nun bacaklarının üzerine bırakmıştı,tiz bir iç çekişle.

"Sana bunları yaşattığımız için özür dilerim kızım..." Minho'nun konuşmasıyla yavru kurt üzgün inlemeler çıkarıyordu.

"Bunu annene neden yaptığını biliyorum Sulli,ama yaptığın çok yanlış.Annenle aramızda olan bağa sen karar veremezsin.Onu annelikten men etmen ve fiziksel bağın kesilmesini sağlaman hiç bir işe yaramaz ki.Biz istediğimizde tekrar mühürlenebiliriz,biz annenle hala ruhsal bir şekilde bağlıyız." Minho'nun sakince konuşup açıklamasıyla Sigma kafasını kaldırıp babasının gözlerinin içine baktı.

Aslında o hiç bir şey yapmamıştı.Herkes onu suçlasa da Sigma hiç böyle bir şey yapmamıştı.O an sadece oluşan yoğun feromondan ve etkiden gözleri parlayıp istemeden kurt formuna dönüşmüştü.Annesi acı içinde odada kıvranırken oda aynı anda hissetmişti acıyı.Ailesinin fiziksel bağlarının yok olması en çok Sigmayı etkilemişti.Özellikle Jisung'un üzerine gelip onu suçlaması öfkelendirmişti minik Sigmayı.Öfkeyle hırlaması bu yüzdendi.Haftalardır ailesinin ayrı olmasına üzülürken bir de bu şekilde suçlanması en çok kırmıştı Sigma'yı.

Minho yavrusunun Yumuşak tüylerini okşarken onun ne kadar üzgün olduğunu hissedebiliyordu.Feromonlarını salıp biraz da olsa onu rahatlatmak istemişti.

"Her ne olursa olsun seni sevdiğimizi aklından çıkarma Sulli.Annen zor bir süreçten geçiyor sadece biraz daha dayanmamız lazım,ileride üçümüzün tekrar biraraya geleceğine eminim."