46.Yılbaşı

835 94 33
                                    

Minho evinin salonunda oturmuş eşinin heyecanlı heyecanlı koşturmasını izliyordu.Bir mutfağa bir üst kata çıkıp arada kendi kendine kıkırdıyordu.Jisung kadar dışarı belli etmese de onunda içi içten içe kıpır kıpırdı.Uzun zaman sonra ailesi, arkadaşlarını,yeğenlerini görecek olmanın sevinci kalbini hızlandırıyordu.

"Tatlım,otur artık." Minho yanından geçen eşinin kolunu yakalayıp çektiğinde Jisung kendini Minho'nun kucağında bulmuştu.

"Ay! Korkuttun beni Minho."

"Daha fazla koşturmanı izlemeye dayanamadım.Bu kadar çok uğraşmana gerek yokki bebeğim.Zaten yemeği dışarıda yiyeceğiz."

"Olsun akşama kadar daha çok zaman var.Bizimkiler uçakta acıkmıştır.Uçakta kuş kadar yemek veriyorlar."

"Hala eve bu kadar kişi nasıl sığacağız çok merak ediyorum." Minho eşini sarmalarken öpücüklerini de esirgemiyordu.

"Ben herşeyi hallettim.Gençler Sulli'nin evinde kalacak.Biz yaşlılarda burada."

"Yaşlı mı? Bizim neremiz yaşlı bebeğim! " Minho şakayla karışık sesini yükseltiğinde Jisung'un kahkahası salonda yankılanmıştı.

Minho yıllardır değişmeyen bu sesi hiçbir melodiye değişmezdi.Dünyada ki en huzurlu ,en güzel ses Jisung'un gülüşüydü onun için.

"Hey kaşlarını çatma! Daha çok kırışıcaksın."

Jisung ,parmağını Minho'nun kaşlarının arasına yerleştirip ovalarken ani hareketle geri çekilip parmağını ısırmıştı.

"Savaş mı istiyorsun küçük bebek? " Jisung dişlerini çıkartıp boynuna atıldığında Minho elleriyle onun ağzını kapatmaya çalışıyordu.

"Hayır! Hayır sakın ısırma Jisung.1 saat sonra herkes burada olacak.İzlerle onları karşılamak istemiyorum."

Jisung geri çekilip kollarını eşine doladığında derin bir nefes çekmişti içine.Son yıllarda o kadar çok huzurluydu ki geçmişte ki kötü anıları hatırlamak bile onu üzmüyordu.Hayatının en büyük şansıydı Minho onun için.Kızı evlenip evden ayrıldığında yalnızlık çeksede Minho herzaman onunlaydı.Son nefesine kadar onunla kalmak istiyordu.

"Büyük haberi bu akşam mı yoksa yarın mı herkese duyuracağız ?" Minho'nun sorusuyla Jisung gözlerini acıp kafasını kaldırmıştı.Hala bu karara sıcak bakmasa da içten içe çok istiyordu.

"Açıkçası ben hala endişeliyim bu konuda.Bilmiyorum Minho,iyi olacak mıyız?"

"İyi olacağımıza inanıyorum.Seninle olmam benim için yeterli aslında önemli olan senin kararın."

"Akşama onlara da danışalım bu konuyu bence öyle kararımızı netleştirelim."

"Sen nasıl istersen bebeğim."

1 saatin sonunda artık o büyük an gelmişti.Her ne kadar kamera da telefonda devamlı görüşselerde onun yerini tutmuyordu.

Kapı zilinin sesi evde yankılandığında Jisung çığlık atarak yerinden sıçramıştı.

"Geldiler! Geldiler Minho! " Kapıya doğru koşarken gözleri çoktan dolmuştu bile.

İkisi hızla kapıyı açtıklarında sesler yükselmiş ve mutluluk gözyaşları akmaya başlamıştı bile.Herkes sıkı sıkıya sarılırken büyük bir duygu yoğunluğu vardı atmosferde.İki genç Alfa ise arkada olanları izliyordu.Minho ve Jisung'u küçük yaştayken ziyaret ettikleri için şuan ne yapacaklarını bilmeden öylece ailesinin coşkusunu izliyorlardı.

"Çocuklar buraya gelin!" Jisung büyük sıcak gülümsemesiyle kollarını uzatıp iki yetişkin Alfayı sarmalamıştı ama o kadar irilerdi ki onlara yetişemiyordu bile.

MÜHÜRLENMİŞ(Minsung-Omegaverse)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin