8 | dönüm noktaları

4.3K 319 153
                                    

İyi Okumalar ✨ | Sütyen 👀

Satır arası yorumlarınızı eksik etmeyin 💗

★  ★

Kim Seoha'nın Gözünden ;


"Harika görünüyorsun bebeğim." Christopher sırıtarak sevgilisinin dudaklarına bir öpücük kondurduğunda yüzümü buruşturarak homurdandım. Üçüncü tekerlek olmak berbattı. Alice ve ikisi bana hiç aldırış etmeden birbirlerine sevgi sözcükleri yağdırmaya devam ettiler. İç çekerek elimdeki telefonla saati kontrol ettim. İçim içime sığmıyordu. Yaklaşık birkaç saat sonra SKZ'nin sahnesini izlemeye gidecektik. Alice üzerine kıyafet deniyor, Chris ise hepsini beğeniyordu. Bense yatakta uzanmış onları izliyordum. Daha doğrusu sakin kalmaya çalışıyordum.

"Nasıl düşünüyorsun? Dalmışsın." diye sordu Alice bana dönerken. Derin bir iç çektim. "Heyecanlıyım ve garip bir şekilde mutlu?" dedim, tek kaşımı kaldırarak. Chris kendini benim yanıma atarak göz kırpmıştı. "Bunu söylediğime inanamıyorum ama şu Minho denen çocuğa alışmış gibisin. Baksana biz olsak asla bu gece gelmeyi kabul etmezdin. Sırf Minho istedi diye şu haline bir bak. Yanlış anlama şikayet etmiyorum! Bu halinden memnunum Seo."

Omuz silktim gülümseyerek. Kalabalık bir ortama girecektim. Yeni insanlarla tanışacaktım. Evet, karar vermiştim. Yeni arkadaşlar edinecektim. Kendimi yerleştirdiğim bu küçük kutuda daha fazla durmak istemiyordum. Ve tüm bunlar tek bir kişinin sayesindeydi.

Elbette, Lee Minho.

İstemeden gülümsediğimde kendime engel olamayarak yüzümü yastığa bastırdım. Delireceğim.

"Seoha iyi misin..?" Alice'in endişe dolu sesine karşılık olarak Chris sırıtarak elindeki elbiseyi bana fırlatmıştı. "Endişelenme tatlım. Bu sadece Minho'nun etkisi."

Tüm bedenimi kaplayan ve midemde kelebeklerin uçuşmasını sağlayan etki...

★★★

Telefonumu elime alıp Minho'ya geldiğimize dair bir mesaj atıp tekrardan çantama gönderdim. "Seoha buraya oturalım!" Alice otuz iki diş sırıtarak kalabalığın içinden işaret ettiği koltuğa ilerledi. Ben ve Chris onun arkasından ilerliyorduk. Bir bardaydık, daha önce gelmediğim bir yer olsa da beğenmiştim. Bir yandan etrafı süzerek yerime oturduğumda derin bir nefes aldım. Gergince parmaklarımla oynarken içimden sakin olmak için sayı saymaya başladım.

Sertçe yutkunarak çevredeki insanlara baktım. Çalan yüksek sesli müzikte dans edip, sohbet ediyorlardı. Kendi hallerinde eğleniyorlardı. İstemeden de olsa özenmiştim. Bu ortamlara alışıktım ama hiçbir zaman bu ortamın insanı olmamıştım. Ve bu gece bunu değiştirecektim.

"Aman Tanrım, şu gelene de bir bakın!" Alice'in sesi ile birlikte masadaki bakışlarım bize doğu gelmekte olan Jisung'a kaydı. Sırıtarak saçlarını işaret etmiş ve hemen yanıma oturmuştu. "Nasıl görünüyorum ezikler ?" Sesindeki heyecan fark edilir cinstendi.

Gülümsedim ve açık mavi saçlarını elimle geriye doğru taradım. "Harika görünüyorsun Ji." Jisung gururla gülümseyerek memnun bir ifade ile gözlerini kapadı. "En yakın arkadaşım Stray Kids üyesi, Yüce İsa çok teşekkür ederim." Alice sahte ağlamaklı sesi ile konuştuğunda hepimiz gülmüştük. Ama Jisung gözlerini kısarak durakladı çok geçmeden. "Dur bir dakika Chris Hyung, onlara söylemedin mi?"

sütyen | lee know ff ✔ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin