13 | her şey yolunda ?

3.3K 290 265
                                    

İyi Okumalar ✨  | Sütyen 👀

Satır arası yorumlarınızı bekliyorum sevgili okurlarım  <3

Kim Seoha'nın Gözünden ;




"İnanamıyorum."

Gözlerimi belki de bu gün yedi yüz beşinci kez devirdikten sonra elimdeki kahveden bir yudum aldım. "Drama Queen olma Alice." dedim sitemle bana yargılayıcı bakışlar atan Alice'e bakarak. O hiç umursamadan yüzünü ekşitmeye devam etmişti. "Bana tüm bu olanları söylemediğine inanamıyorum Seoha. Beni arkamdan bıçakladın resmen." Sonlara doğru ağlamaklı bir tonda konuşarak yanındaki Chris'e sokulmuştu. Bu kız...

Chris kafasını olumsuz anlamda iki yanda salladı ve Alice'in omzunu pat patladı. "Geçecek tatlım, geçecek." Ona da 'yok artık' adlı bakışlarımı attığımda o omuz silkmekle yetinmişti. Tam ağzımı açıp bir şey söyleyecekken yüzüme gelen peçete ile susup kaldım. Kaşlarım havalanırken başımı kaldırarak elindeki peçete kutusu ile bana bakan Jisung'a baktım şaşkınlıkla. Kızdığını belli eden yüz ifadesi ile bana bir tane daha peçete fırlatmıştı.

Evet, tüm arkadaşlarım manyaklardan ibaretti. "Bakın Minho ile olanları daha erken anlatmadığım için gerçekten özür dilerim. Ama biliyorsunuz..." Oturduğumuz kantinde çaresizce gözlerimi gezdirdim. "Bu tür şeyler benim için çok yeni. İlk olduğu için sadece kendi deneyimlerimin olmasını istedim."

Yüzüme bir peçete daha yediğimde dişlerimi sıkarak gözlerini kısmış bana bakan Jisung'a döndüm. "Sus !
En azından bize dün gece nerede olduğunu söyleyebilirdin." Oflayarak saçlarımı geriye taradım. Duygusal yönden de vuramamıştım. "O konuya gelecek olursak. Siz öpüştü- pardon yiyiştikten sonra ne oldu ?"

Yedi yüz altıncı kez göz devirerek Alice'in sorusunu yanıtladım. "Omzumda sızdı kaldı. Ben de Seungmin'i arayıp yardım etmelerini istedim. Jeongin, Changbin ve Seungmin onu Hyunjin'in evine  taşıdılar. Felix'de beni evime bıraktı."
Memnuniyetsizliğim sesimden belli olurken Chris küçük bir kahkaha atmıştı. "İlk öpücüğünüz de olana bakın."

O gülmeye devam ederken Alice gözlerini devirerek onun karnına bir dirsek atmıştı. "Bizim ilk öpüşmemiz hastanede olmuştu, hatırlatırım !"
Chris gözlerini büyüttü. "Motorla kaza yapacağını bilsem binmene izin verir miyim Alice ?" Alice hiç beklemeden yanıtladı. "Sen bana öyle yavaş git yavaş git diyince panikledim !"

"Düz yolda yaptık kazayı Alice. Düz yolda !"

Onlar kendi aralarında küçük bir tartışmaya girerken ben ve Jisung birbirimize olumsuz bakışlar atmakla yetinmiştik. Uzanıp masadaki telefonumu alıp avucuma bıraktı. "Ara hadi." dedi gözleri ile telefonu işaret ederken. "Kimi ?" diye sordum tek kaşım havalanırken. Gözlerini yuvarlayarak başka bir peçete attı yüzüme. "Minho'yu tabi ki. Çoktan uyanmış olmalı."

Gözlerimi büyüttüm telefonu hızla masaya koyarken. "Ne diyeceğim ki ? Ya hatırlamıyorsa ? Ya yalan söylediğimi düşünürse ? Ya benden nefret eders- ?" Jisung işaret parmağı ile başımı ittirerek homurdandı.
"Mal mısın Seoha ? Daha fazla saçmalama ve ara şu çocuğu."

Bakışlarım masadaki telefonuma kaydı. Belki de aramak isteseydi o beni arardı ? Onu beklemeli miydim ?
Kararsız bakışlar atarken Jisung kolunu omzuma atarak kulağıma eğildi. "Ya da boş ver arama." Bu sefer merakla ona dönerek sordum. Aniden neden böyle bir şey söylemişti ki ?

sütyen | lee know ff ✔ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin