Bad Boy! Adrinette

17

"Marinette kantine gidiyoruz geliyor musun? "

Alya yanındaki chloe ile hala masada oturup defterini karalayan arkadlaaşına dönerek konuşmuştu.

" Iım hayır. Birazcık burada kalacağım. Siz gidin. Ben sonra gelirim"

Genç kız arkadaşlarını gönderdikten sonra defterini karalamaya devam etti.

Artık buralara alışmışlardı. Normal bir öğrenci değillerdi ama yine de günleri güzel geçiyordu.

Genç kız dün gece gözüne uyku girmediği için çok yorgundu ve uyumak istiyordu. Artık ders bitmiş ve bütün öğrenciler kantine gitmişlerdi. Sınıf boştu ve genç kızdan başka kimse yoktu.  Gen kız ise oturmuş boş boş defterini karalıyordu.

" Bıkkınlık böyle bir şeymiş... "

Diye iç çekerek konuştu. Neyden bıkmıştı o da bilmiyordu. Sadece bir an olur ya hiç bir şey yapmak istemezsin. İşte o anı yaşıyordu marinette.

Kafasını masaya yasladı ve uyumaya çalıştı. Ama sadece çalıltı.

" Aahh! "

Bıkkınlıkla kaldırdı kafasını masadan. Etrafa bakındım bi süre. Ve sonra yeniden kafasını masaya gömdü.

Bir süre sonra yavaşca üzerine çöken yük azalmaya ve kendini daha da sıraya bırakmaya başladı. Bir an da kulakları birkaç ses duydu. Önde kimse yürüyordu.
( bu arada şunu söylemeyi unutmuşum. Okul aynı okul. Sınıf aynı sınıf sadece her sınıftan ikişer üçer tane var. Ve marinette çizgi filminde olduğu gibi  adrianın arkasında oturuyor. Sadece chloe onların arkasında sabrina ile oturuyor:)
Genç kız gözlerini açmadan ayak sesi takip etti. Biraz sesin kendisine taraf geldiğini hissetti. Gözlerini açtı. Ne şanslıydı ki önüne düşen saçları onun yüzünü kapatırken  ön tarafta yürüyen kişini de görmesini engelliyordu.

Amma bu kişinin bir kız olduğunu anlamıştı.

Önündeki saç tutumlarını yavaşça itti ve bu kıza baktı. Kızın elinde bir şey vardı ve önündeki masaya taraf dönmüştü. Arkası kıza dönüktü ama kısa kare şeklinde ki soluk mavi saçları görmüştü. Üzerinde okul üniforması vardı. Elinde birşey vardı sanırım ve onu dudaklarına götürerek öpmüştü.

Sonra ise sınıftan çıkmıştı.

Kız biraz ön masada duran ve üzerinde kırmızı ruj izi olan kağıta baktı. Acaba içinde ne yazıyor diye düşündü

" Hayır tabiki o kağıtı okumıycam'

Kendi kendine konuşuyordu. Ama bir anda ayağa kalktı

" Belki birazcık ucundan okusam bir şey olmaz"

Öndeki masaya yaklaştı ve kağıdı eline aldı. Üstünde öpücük  izi vardı. Tam kağıdı açıyordu ki duyduğu sesle irkildi.

" Başkasına gönderilen mektubu okumak çok kabaca bir hareket. Bunu size öğretmeli olmalıydılar. "

Hızla arkasını döndüğünde kapıya yaslanmış sarışın çocuğu görmeyi beklemiyordu. Çocuğun yüzünde sırıtış vardı. Kız utancından yerin dibine girmişti resmen. Yakalnmıştı.

" B-ben özür dilerim. Gerçekten isteyerek-"

Kızın sözünü kesen şey çocuktan gelen gülme sesi olmuştu.

Kız utangaç bir tavırla çocuğa baktığında çocuk gülmeyi keserek konuştu.

" Sadece şaka yapıyordum, Merak etme"

Kızın yanına yaklaştı ve masanın üstünde olan kağıdı aldı. Kağıdı açatı ve birkaç saniye içindeki yazıyı okudu.

Bunu kimin yazdığını biliyordu tabiki. Kagami. Bu ondan başkası değildi.