-"Hyung hala ulaşamıyorum ." Dedi Jisung telefonu kulağından çekerken
-" Sorun değil sung eminim sarjı bitmiştir ." Dedi yorgunca
-" Açtığında geri arasa iyi olur çünkü bir milyon mesaj sekiz milyon da cevapsız arama var ." Dedi sinirle
Büyüğün ortalarda olmaması mantıklı değildi üstelik kimsenin haberi olmamasına rağmen son dakika düzenlenen toplantıyla ortadan kaybolması garipti , Lisa ile o ortalarda değildi ikisine de ulaşılamıyordu .
-" Hyung yorgunsan uyuyabilirsin ." Dedi Jisung büyüğün yanına giderek
-" Chris den haber almadan uyuyamam Ji , sağol ." Dedi ve ekledi -" Sizi de böyle rahatsız ediyorum ."
-" Hyung o nasıl bir sözdü lütfen bir daha duymayayım , bizimle gelip yaşasan bile rahatsızlık vermezsin ." Dedi kızarak
-" Üst katta dinlenebilirsen yorgunsan ." Dedi ve ekledi -" Çarşafları falan değiştirdik ."
-" Sağ ol ji , sizi de yerinizden ediyorum ama ." Dedi küçüğün koluna dokunarak
-" Bizim için sorun değil , siz rahat edin yeter ." Dedi büyüğün şişkin karnına dokunarak
-" Teşekkürler ." Dedi ve gülümsedi
-" Üst kata kıyafetlerini bıraktım Hyung ." Dedi Changbin salona girerek
-" Teşekkürler çocuklar ."
-" Teşekkür etmesen mi artık ." Dedi Jisung
-" Pekala pekala ."
Yorgun adımlarla üst kata giden büyüğü izledi ikili , Changbin koltuğa oturmuş sevgilisini kolları arasına almıştı . Bu durum oldukça üzmüştü ikiliyi , Hamile olanın üzülüyor ve korkuyor olması onları korkutuyordu , üstelik Chris de ortalarda değildi .
-" Sence Hyung nerede ?"
-" Umarım dayısı olacak adamla değildir hayatım ." Dedi Changbin
-"O adamın buraya dönmediğinden emin olmamış mıydık ?" Dedi kafasını sevgilisinin göğsünden kaldırarak
-" Demekki olamamışız ya da yardım aldı bilmiyorum ."
-" Bin , gerçekten gelmiş midir ?"
-" Bilmiyorum ji ama umarım gelmemiştir ." Dedi ve ekledi -" Sana da o kadar güvenlikli bir eve gidip üstüne hiç bir şey çalınmaması garip gelmedi mi ?"
-" Minho Hyung'u korkutmak için kasten mi yaptı sence ?"
-" Bence sadece korkutmayacaktı ."
-" Ne demek sadece korkutmayacaktı ?!"
-" Ji sakin olur musun , Adrian Black'i bilmiyormuş gibi konuşuyorsun ."
-" Bu kadar ileri gitmesi için hiç bir sebep yok ."
-" Ona göre var ."
-" Bin , Hyung'ı uyarmalı mıyız ?"
-" Bu sadece onu korkutur hayatım , bırakalım da buna Chris karar versin ."
-"O zaman yanından ayrılmamalıyız ."
-" Bence de , o eve girebildilerse her yere girerler ."
-" Hakkatten kale gibi korunuyordu orası nasıl girebilir içeri ?"
-" Sanırım güvenlik şefiyle konuşmalıyız ."
-" Önce Hyung'a ulaşalım da sonrasını hallederiz ."
İkili korktukları konu hakkında konuşurken Minho da yatağın üstüne uzanmış kollarını da karnına sarmış bir şekilde kocasını düşünüyordu . Normalde Minho kötü hissetse bile Chris hisseder ve hemen yanına gelirdi peki ya neden şimdi yoktu , neden en korktuğu anda gelmemişti .
Düşüncelere dalarken duyduğu tıkırtıyla korktu ve hemen kafasını kaldırdı .
-" Benim Hyung , yiyecek bir şeyler getirdim ." Dedi Jisung korkan büyüğe
-" Teşekkürler ji ."
-" Güzelce yiyin ve büyüyün minik yiğenlerim ." Dedi gülerek
Minho arkadaşının heyecanlı haline gülmüş ve kucağına koyduğu tepsiye bakmıştı , sevdiği şeyler vardı ve özellikle yesin diye getirildiğini biliyordu ama yemek istediği söylenemezdi . Yine de bebekleri için yemesi gerektiğini biliyordu bu yüzden biraz yemeye çalıştı .
Yemeğini yemiş ardından tepsiyi komodine koyarak yatağın içine girmişti , sevgilisinin kokusunu aradı ama yoktu , hissettiği boşluğu görmezden gelmeye çalıştı ve kendini uyumaya zorladı . Eminim sabah kalktığında Chris gelmiş olacaktı .
Uyandığı kabustan alnındaki boncuk boncuk terleri silerek uyandı . Oldukça korkmuştu belli ki bebekleri de aynı şeyi hissetmişti ki kıpır kıpır durmuyorlardı . Yatak başlığına sırtını yasladı ve kasıklarına giren ağrıyla yüzünü buruşturdu . Bir süre masaj yapmış fakat bir türlü geçmemişti , acıdan iki büklüm olmuş ve ağlamaya başlamıştı , kocasına ihtiyacı vardı fakat o yoktu , korku ve endişe içinde yataktan kalktı , alt kata inerek koltukta sarılarak uyuyakalmış ikilinin yanına gitti .
-" Ji !" Küçük olan ilk başta fark etmese de bir den uyanmıştı
-" Min , sorun ne ?"
-" Çok kötü bir ağrım var ."
-" pekala sakin ol , hadi hastaneye gidelim." Dedi ayaklanarak
-" Bin !" Sevgilisini dürtüp kaldırmış ve büyüğe yardımcı olarak arabaya binmişlerdi
-" merhaba doktor Kim burada mı?" Dedi Changbin danışmaya
-" Evet odasında ."
-"Pekala hadi gidelim ." Dedi ikilinin yanında giderek
İki büklüm olmuş Minhonun yürümesine yardımcı olarak doktorun odasına girdiler . Kafasını dosyalara gömmüş çalışan doktor gecenin bir yarısı gelenin kim olduğuna bakmak için kafasını kaldırdı ve ağlayan yüzü ile iki büklüm Minhoyu fark etti .
-" Minho , bir sorun mu var ?"
-" Bilmiyorum , çok şiddetli bir ağrım var ." Dedi korkarak
-" pekala yat ultrason cihazından bakalım ." Dedi , arkadaşları büyüğün yatmasına yardımcı oldu ve pijamasını sıyırdı
Soğuk jeli sıkıp cihazı şişkin karnında dolaştıran doktora baktı , bebeklerine bir şey olmamış olması için dualar ediyordu inanmadığı tanrıya
-" Her şey yolunda görünüyor Minho , bugün çok strese girmene sebep olan bir şey yaşadın mı?"
-" Evet yaşadım ."
-" Pekala bebeklerin yaşadığın stres belki de korkuyu hissettiği için bu şekilde tepki veriyor . " Dedi ve ekledi -" Eğer sen rahatlarsan onlar daha rahatlayacak ."
-" Bir sorun yok yani öyle mi ?"
-" Evet ikisi de oldukça sağlıklı ." Dedi
-" pekala teşekkürler ."
-" eğer ihtiyacın varsa bitkisel bir ağrı kesici yazabilirim ."
-" gerek yok Bay Kim birazdan geçer ."
-" Pekala Minho ."
Küçükler büyük olana yardım etmiş ve hastaneden ayrılmışlardı . Minho biraz hava almak istemiş bu sebeple onunla birlikte sahile inmişlerdi , onu yalnız bırakmak istemiyorlardı
-" Çocuklar Chris den bir haber yok mu ?" Dedi Minho
-" Sanırım hala görmedi aramaları Hyung ."
-"Bana söylemediğiniz bir şey yok öyle değil mi ?"
-" Hayır ."
-" Hayır ."
ikisi de gözlerini kaçırıp yakalanmamaya çalışsa da bir şeyler olduğunu sezen büyükten saklayamamışlardı yalan söylediklerini .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Coincidence
Fanfiction-" Biz dün film izlemiştik ya hani ." Dedi Minho , bundan sonra geleceği tahmin eden Chris gülmemek için kendini tutmaya başladı -" O küçük kaplumbağa poposunun üstüne düşmüştü hani , kesin canı çok yanmıştır ." Dedi Chris'in omzuna kollarını dola...